It's not safe for you here traduction Turc
84 traduction parallèle
It's not safe for you to stay here.
Burada kalmanız güvenli değil.
I know it's not safe for you here.
Burasının senin için güvenli olmadığını biliyorum.
It's not safe for you here anymore.
Burası senin için güvenli değil artık.
- Peterson, listen. It's not safe for you to be here alone.
- Peterson dinle burada yalnız kalman güvenli değil.
You know, with everything that's been going on recently, I'm not sure how safe it is for a girl like yourself to be here. Alone.
Biliyor musun, son günlerde yaşanan olaylardan sonra... senin gibi bir kızın burada tek başına olmasının ne kadar emniyetli olduğundan emin değilim.
It's not safe here for either one of you.
Burası ikiniz için de tehlikeli.
It's not very safe for you here.
Burada güvende değilsin.
- It's not safe for you to be here.
- Burası senin için güvenli değil.
It's not safe for you here.
- Burası senin için güvenli değil.
It's not safe for you here.
Burası senin için güvenli değil.
As long as the Initiative is in operation, it's not safe for you here.
Bu operasyon sürdükçe, burada güvende olmayacaksın.
It's not safe for you to be here.
Burada olmanız emniyetli değil.
It's really not safe for you here, is it?
Burası senin için gerçekten güvenli değil, değil mi?
It's not safe for you here.
Burada olman güvenli değil.
It's not safe for you to be here.
Burada olman güvenli değil.
It's not safe for you here.
Burada güvende değilsin.
It's not safe for me to be here. You know that.
Benim için Sanki güvenli değil burada olmak, biliyorsun.
It's not safe for you up here.
Bu kadar yukarısı senin için güvenli değil.
It's not safe for you here.
Burası senin için güvenli değil
- It's not safe for you here.
Onu bırakamam.
It's not safe for you to be out here.
Bak burada olman güvenli değil.
You shouldn't be here. It's not safe for you in these cars.
Buraları güvenli olmadığı için burada olmamanız gerekiyor.
Reason I asked is because it's not that safe around here for girls to be alone, you know?
Kızların, buralarda yalnız başına dolaşmasının pek güvenli olmadığını bildiğim için, sordum.
Did you tell her why it's not healthy or safe for you to be here?
Burada olmanın, senin için neden sağlıklı ya da güvenli olmadığını, ona anlattın mı?
Because it's not safe for you here.
Burası senin için güvenli değil.
If you had all the information that I had, you'd know that it's not safe for her here.
Benim bildiklerimi bilseydin burada olmasının güvenli olmayacağını bilirdin.
Look, it's not safe for you to be here, ok?
Burada olman güvenli değil.
It's not safe for you here.
Burada güvende değilsiniz.
It's not safe for you here anymore, Olivia.
Burası senin için güvenli değil Olivia.
It's not safe for you here anymore.
Burası artık güvenli değil.
It's not safe for you out here.
Dışarısı senin için güvenli değil.
Look, it's not safe for you here.
Burası senin için güvenli değil.
It's not safe for you to be here.
- Burada olman güvenli değil.
No I mean it's not safe for me for YOU to be here.
Demek istediğim burada olman benim için güvenli değil.
You don't mind me saying, it's not safe for you to come out here alone like this, Superintendent.
Özür dileyerek söylüyorum, buraya yalnız başınıza gelmeniz güvenli değil Baş komiserim.
Trust me, it's not safe for you to stay here.
Burada kalmanız hiç emniyetli değil. Sarışın? Evine dön!
It's not safe for you here anymore.
Burası artık senin için güvenli değil.
It's not safe for you here.
Senin için burasi güvenli degil.
Because it's not safe for you here.
Çünkü burası senin için güvenli değil.
It's not safe for you here anymore.
Burada kalmanız artık güvenli değil.
It's not safe for you to stay here, must shift your base.
Burda kalman güvenli değil, seni başka yere götürmeliyiz.
It's not safe for me to talk here. Let me call you in ten minutes.
Buradan konuşmak güvenli değil, seni 10 dakika sonra ararım.
It's not safe for you here. I promised I'd say good-bye.
Sana veda edeceğime söz vermiştim.
It's not safe for you to be here.
Burada olman senin için güvenli değil.
No. It's not safe for you here.
- Burası senin için güvenli değil.
'It's not safe for yöu here.'
Burası senin için güvenli değil.
Besides, it's not safe for you to be here.
Hem burada olman güvenli değil.
- Come on. It's not safe for you out here.
- Burası sizin için güvenli değil.
It's not safe for you here, all right?
Burası senin için güvenli değil, tamam mı?
It's not safe here, It's not safe for you and Billy.
Billy ve sen burada emniyette değilsiniz.
Then it's not safe for you to be here!
O zaman burda olman senin için güvenli değil!