It's so beautiful here traduction Turc
111 traduction parallèle
It's so beautiful here.
Burası çok güzel.
It's so beautiful here!
Ne kadar güzel! Hiç bunun gibi şey görmedim!
- It's so beautiful here.
- Burası çok güzel.
come here, it's so beautiful!
Buraya gelin! Ne kadar güzel!
it's so beautiful here...
Burası çok güzel...
It's so beautiful here!
Burada hiçbir şey yok!
It's so good here, and out full moon is so beautiful.
Burada olmak güzel, dolunay ne kadar güzel.
It's so beautiful here.
- Burası ne kadar güzelmiş.
It's so beautiful here
Burası çok güzel!
It's so beautiful here but unfortunately they are transient
Burası gerçekten çok güzel! ama ne yazık ki hepside geçiciler!
Well, here we are in beautiful Tongola, so I think it's time you levelled with me.
Aaa, işte güzel Tongola'dayız. Bu yüzden, sanırım bana gerçeği söylemenin zamanı geldi.
- It's so beautiful here. - Did you get married today?
- Bugün mü evleniyorsunuz?
It's so beautiful here.
Burası ne kadar güzel!
IT'S SO BEAUTIFUL HERE, RICHARD.
Burası çok güzel, Richard.
I can't believe it's so beautiful up here.
İnanamıyorum, çok güzel bu.
It's really beautiful here and so are you.
Burası gerçekten çok güzel. Sen de öylesin.
You look beautiful. It's just that I'm the only person here who has the slightest inkling... of how to act like a gentleperson, so I have to go with you.
Harika, ama nazik davranışları bir tek ben biliyorum... işte bu yüzden de seninle beraber gelmem gerek.
You know, it's so beautiful out here.
Burası çok güzel.
it's so beautiful here.
Burası çok güzel.
It's so beautiful here.
Ne kadar güzel değil mi burası.
It's so beautiful down here.
Ne kadar güzel burası.
It's another beautiful... autumn day friends, and so sit back, relax... and so let "Big Daddy" Dave Barton do the driving... as we cruise on down the highway of hits here on WGV... the sound of Gravestown.
İşte yeni, güzel bir sonbahar günündeyiz dostlar. Arkanıza yaslanın ve rahatınıza bakın... Bırakın "Büyük Baba" Dave Barton, rahatça dolaşsın,..
It's so beautiful up here.
Burası çok güzel.
So it's a beautiful little town you got here.
Çok güzel küçük bir kasabanız var.
Well, it's so beautiful here.
Burası çok güzel bir yer.
It's so beautiful here.
Burası harika
It's so beautiful up here...
Yukarıdan güzel görünüyor...
It's so beautiful out here
Dışarısı çok güzel
It's so beautiful here.
Burası o kadar güzel ki.
God, it's so beautiful here.
Tanrım, burası çok güzel.
It's so beautiful here, it's like paradise.
Burası çok güzel, cennet gibi.
- It's so beautiful here.
- Burası o kadar güzel ki.
It's so beautiful here.
Burası öyle güzel ki..
It's so beautiful here.
Burası öyle güzel ki.
God, it's so beautiful out here I wanna weep.
Tanrım, burası o kadar güzel ki ağlamak istiyorum.
Shayera, it's so beautiful here.
Burası çok güzel!
Oh, God. It's so beautiful up here.
Tanrım, burası çok güzel.
It's so beautiful out here.
Burası ne kadar da güzel.
It's so beautiful here, the drive down was so beautiful.
Burası çok güzel. Geçtiğimiz yol da çok güzeldi.
It's so beautiful here.
Bu harika.
It's so beautiful out here.
Burası harika bir yermiş!
It's always so beautiful in here.
Burası hep güzeldir.
It's So beautiful here.
Burası çok güzel.
It's so beautiful up here.
- Bu manzarayı özlemişim.
It's so beautiful over here.
Burası çok güzel.
God, it's so beautiful here.
Tanrım, burası o kadar güzel ki.
It's been so beautiful here this week.
Bu hafta burası çok güzeldi.
It's so beautiful here.
Çok güzel burası.
She said it's beautiful, so I just came here to drop by.
O güzel olduğunu söyledi, bu yüzden buraya geldim.
So we have here a beautiful church. It's very Greek.
Bakın, arkamda çok güzel bir Yunan kilisesi var.
It's gonna be so beautiful here.
Burası çok güzel olacak.
it's so cute 87
it's so pretty 115
it's so cold 109
it's so big 57
it's so beautiful 277
it's so sad 132
it's so hot 138
it's something 135
it's so far away 17
it's so good 224
it's so pretty 115
it's so cold 109
it's so big 57
it's so beautiful 277
it's so sad 132
it's so hot 138
it's something 135
it's so far away 17
it's so good 224