It's too big traduction Turc
734 traduction parallèle
The Big Boyjust handed me the whole North Side but it's too much for one man to handle alone.
Big Boy, tüm Kuzey bölgesini bana verdi ama orası tek bir kişi için fazla büyük.
No, it's for the big fellas too.
Hayır, büyükler için de.
And it's gonna have three windows. And the kitchen will be here, and it's gonna be good and big, too.
Ve mutfak da burada olacak büyük ve çok güzel olacak.
It's too big to be hurt by little love.
Küçük bir aşkla incitilmeyecek kadar büyük.
- Maybe it's too big.
- Belki çok büyük olduğundandır.
It's too big for me.
Bu benim için çok büyük. Çok sıcak.
It's too big.
O çok büyük.
It's too big for signal smoke, ain't it?
İşaret dumanı için fazla büyük, değil mi?
We looked all over. But let's face it, the town's too big.
Gabe, onu bulmaya çalıştım.
It's too big.
Çok ağır.
It's too big!
Çok büyük.
- No, Brad, it's too big a gamble.
- Hayır, Brad, Bu çok büyük bir kumar.
It's too big to drink out of.
Bir şey içmek için bile çok büyük.
It's gotten too big to operate from home.
Evden idare etmek için fazla büyük hale geldi.
Don't fill up yours it's too big
Sen beslenme çantanı doldurma çok büyük.
It's too big, Johnny. There's something wrong with it. - Chicken.
Çok büyük iş, onda yanlış olan bir şey var.
- It's too big!
- Çok büyük.
Yeah, it's too big for just one person. What with taxes and ─
Tek kişi için fazla büyük.
It's too big for closets.
Dolaplar için fazla büyük.
The trouble with this country is it's too big.
Bu şehrin sorunu çok büyük olması.
A thing like this, it's- - It's too big to evaluate.
Böyle bir şey paha biçilemeyecek kadar büyük.
- You know that's the trouble with this territory, it's too big.
Bu topraklarda bir sorun var. Çok büyük.
It's too big.
Çok büyük.
No, it's too big for that, and it's impossible to cut it.
Hayır, bunun için çok büyük, ve kesmemize imkan yok.
My father said it was a size too big, but that I should be glad it wasn't a pair of boy's trousers.
Babam bedeninin çok büyük olduğunu söylemişti, ama ben bunun bir çift erkek elbisesi olmadığı için memnun olmuştum.
All the same, it's too big, a job to keep clean.
Herşey birbiriyle özdeş, bu kadar büyük bir evi temiz tutmak zor bir iş.
You see, this was Miss Welenmelon's and Mr. Welenmelon's home before he passed on, and rather than sell it just because it was too big for her, she decided to rent out the rooms and that way she wouldn't be alone.
Teşekkürler. Beyefendi ölmeden önce burada Bay ve Bayan Welenmelon yaşıyordu. Hanımefendi, satmak yerine odaları kiralamayı uygun gördü.
Well, it's too big to be a river.
Nehir olamayacak kadar büyük.
It's too big for either.
İkisi de olamayacak kadar büyük.
It's too big.
Fazla büyük.
Here, this ring, it's too big.
Bu yüzük çok büyük.
It was too big and isolated, solemn, white, and empty.
Koskocaman, tek başına, biraz ciddi görünümlü, içi dışı beyaz, mobilyasız bir ev.
I don't know, but whatever it is, it's a whopper. He's too big to catch with a diaper pin.
Biraz ucuz kereste de aldım.
- I was afraid of that, it's too big.
- Korkarım ki çok büyük.
The bed's big. As long as it's not too big. I'd get cold.
Yatak odası üst katta olduğundan üşüyebilirim.
Yes, like, like ehh... something too big for it's frame!
Evet evet sanki... ekranda kocaman birşey var gibiydi! Evet.
- It's too big.
- Çok büyük.
It's too big.
Bu çok büyük bir şey.
It's much too big for ordinary use.
Sıradan kullanım için çok büyük.
It's too big for your neck?
Boynuna büyük mü geldi?
It's too big to hit and too well guarded.
Saldırmak için çok büyük ve çok da iyi korunuyor.
It's too big for us.
Bu bizi aşar.
- It's a little too big.
- Azcık büyükmü ne.
- But it's all too big!
- Ama bunlar çok büyük!
It's all too big. Nothing fits!
Hiç biri üzerime olmuyor!
- It's too big around.
bu çok kalın.
Look, it's not too big and it's not too small.
Baksana, çok büyük de değil çok küçük de.
It's even way too big, when you think of it.
Düşünürsen fazla büyük hatta.
All the control cables run along here, so if it's not too big a hole, she might fly.
Tüm kontrol kabloları buradan geçiyor. Eğer çok büyük bir delik açılmazsa, uçabilir.
It's too big for me.
Bu benim için çok büyük.
It's no big deal but too bad we had to drag the boss into this and cause him to lose some money
Gerçekten biz bile kandık! ama gene de oldukça karlıydı... o aç gözlü patrondan fazlasını aşırdık!
it's too late 1593
it's too late for me 32
it's too much 352
it's too late now 142
it's too loud 51
it's too expensive 49
it's too cold 57
it's too early 104
it's too easy 69
it's too painful 30
it's too late for me 32
it's too much 352
it's too late now 142
it's too loud 51
it's too expensive 49
it's too cold 57
it's too early 104
it's too easy 69
it's too painful 30