English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / It's very urgent

It's very urgent traduction Turc

96 traduction parallèle
He says it's very urgent.
- Çok acilmiş.
I've told him you didn't wish to be disturbed, sir, but he says it's very urgent.
Kendisine rahatsız edilmek istemediğinizi söyledim efendim. Ancak çok acil olduğunu söylüyor.
He says it's very urgent.
Çok acil olduğunu söyledi.
- I had to call you, Walter. It's very urgent.
Aramak zorundaydım, Walter.
But it's very urgent sir.
Ama bu çok acil efendim.
Yes, it's very urgent.
Evet, çok acil.
It's very urgent.
Çok önemli.
It's very urgent.
Evet efendim.
- It's very urgent.
- Bu çok acil bir durum.
It's very urgent.
Konu çok acil.
- It's very urgent.
- Çok acil.
It's very urgent.
Bu çok acil.
It's very urgent.
- Bu çok acil.
It's very urgent.
Çok acil.
Seems silly to me, but Mr Mayhew thinks it's very urgent.
Aynı fikirde olmasam da, Bay Mayhew çok acil olduğunu düşünüyor.
Says it's very urgent.
Çok acil olduğunu söylüyor.
- He says it's very urgent.
- Çok önemliymiş.
He says it's very urgent.
- David mi?
He says it's very urgent.
Acil olduğunu söylüyor.
It's very urgent.
Çok acil dendi.
Miss, get me Bologna. It's very urgent.
Bayan, acele Bolonya'yı bağlayın.
It's very urgent.
Acil bir mesele var.
Theyhave gone inside It's very urgent now
gitme içerdeler ama hayat memat meselesi ama yaralısın!
- It's very urgent.
- Dışarı çıkar mısınız?
Consul Nordling insists it's very urgent.
Konsolos Nordling çok acil olduğu konusunda ısrar ediyor.
Immediately. It's very urgent.
Derhal. çok acil.
Would you tell the General that it's very urgent?
Generale çok acil olduğunu söyler misiniz?
Says it's very urgent.
Acil olduğunu söylüyor.
It's very urgent.
Bu, çok acil.
They said it's very urgent. All they gave me was an address.
Sadece bir adres verdiler bana.
As I need at least two week's training it's very urgent.
En fazla iki haftamız var.
It's very urgent.
Çok acil!
It's very urgent... please!
Çok acil... lütfen!
Yes, it's very urgent.
Evet, çok acil bir konu.
It's very urgent!
Acil bir konu!
It's very urgent.
Alo? Jim?
It's very, very urgent.
Çok acil.
Yes, it's very urgent.
Evet, bu çok acil.
It must be very urgent, your Excellency, he's waited for more than an hour.
Çok acil bir durum olmalı, Ekselansları, bir saatten fazla bir süredir bekliyor.
It's very urgent, and I ask only for a single place on a train.
Çok acil bir durum ve trende tek kişilik bir yer istiyorum.
I want to see Mr. Sureau, it's very urgent.
Acilen Bay Sureau ile görüşmek istiyorum.
Yes. It's very urgent.
Evet, çok acil.
But it's very urgent.
- Ama acil bir durum var.
Yes yes, please, it's very urgent.
Evet evet, lütfen, çok acil.
- It's very urgent, Mr. Finney.
- Acil bir durum Bay Finney.
It's not very urgent.
Öylesine dolaşırım.
No, it's very urgent, you have to go right now.
Hayır, bu çok acil!
Well, it's a very private matter, but extremely urgent.
Çok özel bir meseledir, ama bir o kadar da acildir.
It's very urgent.
Çok acil. Lütfen!
Excuse me, Professor Helmer, but it's very urgent.
Afedersiniz, Profesör Helmer, ama bu acil.
No, it's very urgent! I need an enlargement of the bit I've circled
Daire içine aldığım kısmın bir agrandismanı lazım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]