English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / It means a lot to us

It means a lot to us traduction Turc

44 traduction parallèle
It means a lot to us.
Bunun bizim için anlamı büyük.
It means a lot to us.
Bizim için çok şey ifade eder.
That may not mean much to you, but it means a lot to us.
Bu senin için önemli olmayabilir, ama bizim için çok önemli.
- It means a lot to us.
- Bizim için çok önemli.
It means a lot to us.
Bu seyahat bizim için çok değerli.
It means a lot to us.
Bu bizim için çok önemliydi.
It means a lot to us.
Bizim için önemi büyük.
It means a lot to us, a lot to Sammie,
Bunun bizim için anlamı çok büyük. Sammie için de öyle.
It means a lot to us.
Bu bizim için çok önemli.
Well, it means a lot to us.
Bu bize yeter.
It means a lot to us, your willingness to, to help us out.
Çok iyi anlıyoruz. Bize yardım etmeyi gönüllü olarak istemelisin.
It means a lot to us.
Bizim için çok önemli.
What you're doing, it means a lot to us.
Yaptığın şey bizim adımıza çok şey ifade ediyor.
But I really hope that you like it,'cause it means a lot to us.
Ama umarız burayı beğenirsin, çünkü bizim için anlamı büyük.
It means a lot to us, Sir, to be here with you in this very room, in person.
Tam da bu odada, şahsen bulunmak bizim için de çok önemliydi efendim.
It means a lot to us.
Bizim için çok anlamlı.
It means a lot to us.
Bizim için çok önemliydi.
It means a lot to us... that you would be with us and help celebrate... our first... first 40 years of her marriage.
Bizimle olmanız ve evliliğimizin ilk 40. yılını kutlamamıza katkıda bulunmanız bizim için çok şey ifade ediyor.
It means a lot to us.
Bizim için önemli.
- Yeah, we do. - It means a lot to us.
- Bunu söylemeniz çok anlamlıydı.
It means a lot to us.
Bu bizim için çok şey ifade ediyor.
It really means a lot to us.
Bu bizim için gerçekten çok şey ifade ediyor.
The honor of our induction to the Hall Of Fame means a lot to us but it really meant everything to Joey.
Hall Of Fame'e kabul edilmenin anlamı bizim için çok büyük ama Joey için bu her şey demekti.
It just freaks me out a little bit, because obviously this whole thing with us means a lot to you.
Bu beni biraz sinirlendirdi çünkü bu olanlar açıkça görülüyor ki senin için çok anlam ifade ediyor.
It means a lot to all of us.
Bizim için çok önemli.
I know Nora, but it's just that the showcase means a lot to both of us, you know.
- Biliyorum, Nora. Bu gösteri ikimiz için de çok anlam ifade ediyor.
Your help with Susan, it means a lot to me, to all of us.
Susan'a yardımların benim için çok önemli, hepimiz için.
Well, Peter, it's been a rough week for both of us, but it means a lot to me to hear you say that.
Peki, Peter, ikimiz içinde çok zor bir hafta oldu... senin bunu bana söylediğini duymak beni çok sevindirdi.
Considering that the entire estate is in your husbands name and it is the largest in these parts, your opinion means a lot to us.
Tüm arsaların kocanızın adına olduğu ve buralarda en büyük hissedar o olduğu için sizin fikriniz bizim için çok önemli.
It means you play ball with us or we ship your ass off to prison in an undisclosed location with a whole lot of sand and very little regard for human rights.
Manası şu : ya bizimle oynarsın ya da seni öyle bir hapishaneye yollarız ki yeri belli olmayan, kumsalda ve insan haklarına azıcık saygı duyulan bir yer.
It really means a lot to us to have you here.
Bugün burada bulunmanız bizim için büyük bir anlam ifade ediyor
It means a lot to us.
Bizim için anlamı çok büyük.
It means a lot to us. It's nice to know I can make a difference.
Bizim için anlamı büyük.
You're in. Look, we know we're no one's first choice for a fraternity, so it means a lot to have you here with us.
Bakın, bizim kulüp seçeceklerin ilk tercihi olmadığımız kesin.
Hey, uh, it really means a lot to us to have you here.
Burada olmanız bizim için çok önemli.
It means a lot to both of us.
İkimiz için de anlamı büyük.
That might not mean a lot to you, but it means plenty to us.
Size önemli bir şey gibi gelmeyebilir ama bizim için büyük bir anlam ifade ediyor.
Um, well, since we're all in such a great mood, I... thought it would be a good time for us to talk about something that means a lot, to Christine and I.
Hazır hepimiz bu kadar mutluyken Christine ve benimle ilgili önemli bir konu hakkında sizinle konuşmak için uygun bir zaman olduğunu düşünüyorum.
And it means a hell of a lot to us, so don't worry about this interview, all right?
Biz daha zorlarını da gördük. Bu röportaj için endişelenmeyin olur mu?
Listen, it means a lot to me that you guys loved the band, and I'm gonna tell you the exact same thing I've told everyone who's ever asked us to reunite :
Grubu seviyor olmanız benim için çok şey ifade ediyor ama yeniden birleşmemizi isteyen herkese ne dediysem size de onu diyeceğim.
It means a lot, but that piece of paper... that prevents us from being able to see one another, so maybe if you talk to your mom...
Anlamı büyük ama o kağıt parçası birbirimize görmemizi engelliyor. O nedenle belki eğer annenle konuşursan... - Şu an lavdasın.
Oh. Because we just felt that it wasn't right for us and the Miners Welfare Club means a lot to me.
Çünkü bizim için doğru olduğunu hissetmedik ama Miners Welfare Kulübünün bizim için anlamı büyük.
Look, the house is a dump, but it's been in our family for generations, and it means a lot to all of us.
Ev çöplük gibi ama nesillerdir ailemizde ve bizim için anlamı büyük.
It means a lot to us.
Bayan Elliot.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]