It won't last long traduction Turc
100 traduction parallèle
But don't make it too long. You know that bottle won't last very long.
Gecikme ama, o şampanyanın uzun süre dayanacağını sanmam.
It won't last long.
Uzun sürmeyecek.
It won't last long.
Uzun sürmez.
It seems long. But it won't last forever.
Uzun gelir ama sonsuza kadar sürmeyecek.
Ignore it and you won't last long.
İhmal edersen uzun yaşamazsın.
I warn you, it won't last long.
Seni uyarıyorum, bu uzun sürmez.
At that rate it won't last long, 2 maybe 3 years and grass will be gone.
2 belki 3 yıl ve çim yok olacak.
- Yes, but it won't last long.
- Evet, ama o kadar uzun sürmez.
It won't last long.
Fazla uzun sürmez.
One moment, it won't last long.
Bir saniye. Fazla uzun sürmez.
It won't last long.
Az kaldı ölmemize.
Transporter operational, but it won't last for long.
Işınlama aracı çalışıyor ama uzun süre dayanmaz.
It won't last for long anyway.
Nasıl olsa bu iş uzun sürmeyecek.
With Dolman gobbling up your silver as fast as you can mine it the McGowan empire won't last too long.
Dolman senin gümüşünü bu kadar hızlı tüketirken McGowan imparatorluğu, daha fazla devam edemez.
It's a steady rain, but it won't last long.
Şiddetli yağıyor ama çok uzun sürmez.
It won't last long...
Fazla uzun sürmez...
It won't last long now.
Artık uzun süre öyle kalmaz.
It won't last long in that radiation.
Bu radyasyonda fazla dayanmaz.
It won't last too long!
Fazla dayanmaz!
It won't last long.
Uzun sürmüyor.
It won't last long.
Bu uzun sürmeyecek.
And I'm told it won't last long.
Dediğim gibi uzun sürmez.
You intimidate them. But it won't last long.
Senden biraz çekindiler... ama bu uzun sürmez.
It won't last long.
Çok sürmez.
But he always said to me, "Don't worry, it won't last long."
Ama bana her zaman "Merak etme, fazla sürmez." diyordu.
It won't last long.
Tasalanmıyorum.
I know it won't last long. I know...
Uzun sürmeyeceğini biliyorum tabii.
But at the rate she spends it it won't last very long.
Ama kızımın harcama hızıyla pek uzun süre dayanmaz.
It won't last long.
Bu bizi pek uzun süre götürmez.
The gate won't last long, but we figure it'll be long enough.
Geçidin uzun süre dayanacağını zannetmiyorum fakat yeterli olacağını tahmin ediyoruz.
Calm is restored but it won't last for long.
Ortalık sakinleşti fakat bu uzun sürmeyecek.
It's a trap, we won't last long!
Bu bir tuzak, fazla dayanamayacağız!
- It won't last long.
- Fazla uzun sürmez.
Still it won't last for long.
Yine de uzun süre yetmez.
Okay, I've secured a patch but it won't last long.
Pekala, Bir bağlantı kurmayı başardım ama uzun sürmeyecek.
But it won't last long.
Ama bu böyle devam etmeyecek.
Uh-oh, it looks like a jam-up, but with this much horsepower, it won't last long.
Sıkıştılar galiba ama bu kadar beygir gücüyle, yakında biter.
It won't last long, but for the time being it suits my purposes.
Bu uzun sürmez ama şu anda benim amacıma uyuyor.
Enjoy it, boys, because knowing the two of you it won't last long.
Tadını çıkarın çocuklar, çünkü sizin ikinizi tanıyorsam, bu durum uzun sürmeyecek
Keep it up at this speed, and the car won't last long.
Bu hızla devam et, yoksa araba uzun süre dayanmaz.
It won't last very long.
Çok uzun sürmeyecek.
It won't last long.
Sonsuza kadar sürmeyecektir.
Yeah, but it won't last long.
Evet, ama fazla sürmez.
It won't last long, but it's our only choice.
Fazla dayanmaz ama tek şansımız bu.
It's nothing but a fling, and won't last for long.
Kaçamaktan başka bişey değil ve uzun sürmez.
Puts a dent in sales, but it won't last long.
Ama uzun süreceğini sanmıyorum.
He won't last long enough for it to work.
- Etkisini göstermesini bekleyecek kadar zamanımız yok.
It won't last nearly as long, but it should power the chair for as long as we need it to.
Çok fazla sürmeyecek, ama koltuğu istediğimiz kadar çalıştıracaktır.
- It won't last long.
- Uzun sürmeyecek.
- It won't last long. It can't.
İlişkileri uzun sürmeyecek.Süremez.
It's Nick Larson calling, and the date I would like to book is for tonight after my client meeting, which hopefully won't last too long.
Ben, Nick Larson ve bu gece, çok uzun sürmesini istemediğim müşteri toplantısından sonraya randevu almak istiyorum.
it won't work 371
it won't happen again 518
it won't matter 76
it won't take long 230
it won't last 65
it won't start 41
it won't hurt you 22
it won't open 58
it won't 497
it won't happen 50
it won't happen again 518
it won't matter 76
it won't take long 230
it won't last 65
it won't start 41
it won't hurt you 22
it won't open 58
it won't 497
it won't happen 50