English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ J ] / Jlb

Jlb traduction Turc

45 traduction parallèle
Roy's going to interview him at JLB and I'll be there.
Roy onunla JLB'de röportaj yapacak ve ben de orada olacağım.
He's doing an interview down at JLB.
JLB'deki röportaja katılacak.
I just want to hear Three One Third on the box. One of them songs on JLB.
Ben sadece Üç Tam Bir Bölü Üç'ü JLB'de dinlemek istiyorum.
"We need to get our songs on JLB."
"Şarkımız JLB'de çalmalı."
I heard from my man Roy today... that he's gonna be at JLB tomorrow night... for the interview with Big O.
Adamım Roy yarın akşam Big O röportajı için JLB'de olacak.
You coming to JLB tonight?
Bu akşam JLB'ye geliyor musun?
- What floor is JLB on? - Twenty-eighth.
- JLB kaçıncı katta?
JLB doesn't need a maverick.'
JLB'nin başına buyruk birine ihtiyacı yok.
Can JLB's future wait till tomorrow?
JLB'nin geleceği yarına kadar bekleyebilir mi?
JLB Credit, fuck off, please.
JLB Kredi, siktirin gidin lütfen.
Hi, Alan, you wanted to talk about...
JLB KREDİ TOPLANTI ODASI Selam Alan, şeyi konuşmak istemişsin...
Right, this weekend, the JLB conference in Kettering.
- Evet, bu hafta Kettering'deki JLB konferansı.
That's what I've got to go through that door - and pitch to the JLB board in ten minutes.
ZEUS PROJESİ 10 dakika sonra şu kapıdan çıkıp bütün JLB kuruluna sunum yapmak için elimde bir tek bu var.
I feel the same sometimes when I come back from JLB and I've had to do loads of spreadsheets.
Ben de JLB'den geldiğimde ve elimde bir sürü kağıt olduğunda öyle hissediyordum.
I snogged her at the JLB conference. What?
JLB konferansında epey yiyiştik.
And in the last quarter at JLB, I personally presided over an increase of close to 17 %.
JLB'deki son üç aylık dönemde yaklaşık yüzde 17'lik bir artışı bizzat yönettim.
And as... as you can see I've been in the top ten percentile of performers at JLB for the last three financial years in a row, so...
Gördüğünüz gibi, üst üste son üç yıldır JLB'nin en iyi performansa sahip ilk yüzde 10'luk dilimindeki kişilere dahilim.
'Walking into the jaws of death.
JLB KREDİ Ölümün kollarına koşuyorum.
'OK, grab your nuts, Corrigan.
JLB KREDİ Pekala, adam ol Corrigan.
- From JLB.
- JLB'den.
That's why I'm abusing my management position to get you challenging work at JLB.
Sana JLB'de iş bulmak için yöneticilik pozisyonumdan faydalanıyorum.
I'm just going to take off my flatmate hat and put on my much larger, new JLB manager's hat.
Ev arkadaşı şapkamı çıkarıyorum ve daha büyük JLB yönetici şapkamı takıyorum.
JLB Credit UK is no longer existent.
JLB Kredi UK artık yok.
It's like JLB never existed.
- JLB hiç yokmuş gibi.
OK, gotta build a JLB life raft.
JLB cankurtaranı olmalıyım.
I was thinking, JLB Survivors'Campaign Group.
JLB Mağdurları Kampanya Grubu'nu düşünüyorum.
See what bits of the JLB corpse there are to chow down on.
Bakalım yenecek ne kadar JLB cesedi var.
Uh-huh. It's such a weird day for all of us JLBers.
Tüm JLB'liler için tuhaf bir gün...
While I was waiting for the food, I actually sketched out a potential invite for the JLB survivors'fundraiser.
Yemeği beklerken JLB Mağdurları Yardımlaşması için bir davetiye taslağı hazırladım.
Boss of the JLB survivors.
JLB Mağdurları Patronu. Evet!
I just feel... I'm not trying to associate JLB HQ with the Nazis, that would be reductive.
JLB HQ'yu Naziler ile ilişkilendirmek istemem bu indirgemeci olur.
No, and obviously there must be a lot of anxiety over bonus and salary issues, but JLB is doing all it can to help.
- Hayır. Belli ki ikramiye ve maaşlarla ilgili çok endişe var... -... ama JLB elinden geleni yapıyor.
Steffan wanted to have a chat with you about some issues, about your JLB survivors'group.
Steffan bazı konularda seninle konuşmak istiyor JLB Mağdur grubu ile ilgili.
It's been a great afternoon and we've had a lot of laughs, and I'd just like to say about the JLB survivors'group, and the final salary payout battle, well, it's been a week now and I think the time has come
Harika bir akşam üzeri oldu ve çok güldük JLB Mağdurları ve tazminat alma savaşı ile ilgili bir şeyler söylemek istiyorum bir hafta oldu ve öne çıkıp şöyle deme zamanı geldi...
Look, JLB is a big multinational and it's served us all a great big shit sandwich, but what we've got to do is we've just got to eat it down.
Bak, JLB büyük bir uluslararası şirket ve bize büyük bir bok sandviçi verdi şimdi onu yememiz gerekiyor.
You worked at JLB for less than three hours.
JLB'de üç saatten az çalıştın.
I've got keys. MARK : Of course he's got keysl He's carving up the JLB corpse.
Tabii anahtarı vardır, o JLB cesetlerini avlıyordu.
- Put it back, bitch! That's JLB's.
Onu bırak, kaltak, bu JLB'nin.
Not since JLB closed.
JLB kapandığından beri.
All the crazy shit we've pulled over the years - JLB, Kettering, the marketing / sales shitstorm - we're always there for each other, right?
Bu zamana kadar yaptığımız onca çılgın işten sonra, JLB, Kettering boktan satış / pazarlama fırtınaları.
MARK : JLB reunion.
JLB buluşması.
'It's perfect.
JLB KREDİ Mükemmel.
'Ah, soup.
JLB KREDİ Çorba.
- Agh.
JLB KREDİ
- Hey, Dobbs.
JLB KREDİ - Dobs.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]