José's traduction Turc
426 traduction parallèle
I've always thrown out such a jazzy line. Really, except for Doc and yourself, José's my first non-rat romance.
Ben daima dışlandım, ama sadece doktor, sen ve José sıçan olmayan maceralarımdınız.
Jose's father
Jose'nin Babası
Jose's son
Jose'nin oğlu
- Where's Jose?
- Nereye Jose?
Well, there's always José Rodriguez.
Neyse, José Rodriguez hep buralarda.
Little María José is bored.
Küçük Maria Jose'nin canı mı sıkılmış?
Who the hell's José da Silva Pereira?
Kim bu José de Silva Pereira?
José brought up the blueprints for a new ranch house he's building and I have this strange feeling that maybe the blueprints and my knitting instructions got switched.
José yeni çiftlik evinin taslaklarını getirdi. Ördüğüm desenle çiftlik evinin taslağının birbirine girdiği hissine kapıldım.
José's in Washington for the night so I thought if I asked you over, you might come.
José bu gece Washington'da, bu yüzden seni çağırdım.
Not that he's my idea of the absolute finito.
José tam olarak hayalimdeki adam değil.
I'm not hotfooting it after José, if that's what you think.
Eğer düşündüğün buysa José'nin peşinden koşmuyorum. Hayır.
A family of the same unusual name was with a circus up there.
- Anlat, Jose. Aynı tuhaf soyadı olan bir aile oradaki bir sirkte çalışıyormuş.
Let's go!
Dinle José Luis, kiliseye geldik işte.
José Luis, come here.
( Tanınmış akademisyen Corcuera bir önceki ünlü kitabı - Buraya gel José Luis!
What's going on, José Luis?
Sorun nedir? - Ne oldu José Luis?
José Luis, he knows what he's saying.
- Dinle onu José Luis! - Tecrübesi var, görmüyor musun?
It's José Luis!
Bu José Luis. José Luis.
It's José Luis.
José Luis!
What's going on?
- Amadeo! - Ne oldu José Luis?
I'm leaving. Let's discuss this man-to-man.
İnsanlar konuşa konuşa anlaşır, José Luis.
Do you think that's fair?
Sence bu doğru bir şey mi, José Luis?
I want you to see Jose's present.
Jose'nin İspanya'dan getirdiği hediyeyi göstermedim.
— between Corporal Jose Fernandez in black trunks and Private First Class Harry Higby in white trunks.
Siyah şortlu Onbaşı Jose Fernandez. Ve karşısında beyaz şortlu Er Harry Higby.
Look Jose, that's no longer a man, it's a cadaver!
Baksana Jose, adam artık yaşamıyor, ölmüş! Gel bakalım.
Now you Jose.
Sıra sende Jose.
I'm scared Jose, what Blue Demon's told us is terrifying.
Korkuyorum Jose, Mavi Şeytan'ın bize anlattıkları dehşet verici.
Jose's Childhood.
JOSE'NİN ÇOCUKLUĞU
Jose's Journey.
JOSE'NİN YOLCULUĞU
Jose ´ s Death.
JOSE'NİN ÖLÜMÜ
It's proven without doubt, then, that Jose is Jorge.
Şu anda José'nin Jorge olduğu kanıtlandı.
There's José!
İşte José!
May 13, 1845... José Dolores agrees to dissolve the rebel army.
13 Mayıs 1845, José Dolores isyancı ordusunu dağıtmayı kabul etti.
- And then, José Dolores says... that if a man works for another, even if he's called a worker... he remains a slave. And it will always be the same.
- Ve sonra, José Dolores der ki bir insan diğeri için çalışırsa ona işçi bile dense bir köle olarak kalır.
- And then, José Dolores says... that we must cut heads instead of cane.
- Ve sonra, José Dolores der ki kamış yerine kafa kesmeliyiz.
Now we must realize, gentlemen, that if we are to succeed... in eliminating José Dolores, it's not because we're better than he is... or that we're braver than he is, it's simply because we have more arms... and more men than he has.
Şimdi beyler, şunu anlayalım. Eğer José Dolores'i bertaraf etmeyi başaracaksak ondan daha iyi olduğumuzdan değil veya ondan daha cesur olduğumuzdan değil ; sadece daha çok silahımız olduğundan ve ondan daha çok adamımız olduğundandır.
There's always José Dolores.
Hep José Dolores var.
There, that's José Dolores.
İşte, bu José Dolores.
Well, now let's see, against whom did José Dolores rebel?
Şimdi düşünelim, José Dolores kime karşı ayaklandı?
See, there's the beginning of a rationale which I think José Dolores... could make public without too much shame.
Bakın, burada José Dolores'in çok utanca düşmeden açıklayabileceği bir mantığın başlangıcı var.
The y sa y the Gringo did it.
Jose, Gringo'nun yapmış olabileceğini düşünüyor.
What's happening, Jose?
Ne oluyor Jose?
- This half for Jose.
- Yarısı Jose için.
- Where's Jose?
- Jose nerede?
This isn't Juan's box, It's José's!
Juan'nın kutu değil bu, Josa'nın.
José's boots.
Josa'nın ayakkabıları.
- No, silly, it's José.
- Yok be, Josa bu.
The boy's name is José Angel Cerneda...
Çocuğun adı José Angel Cerneda idi...
You know that the first day I came here, I sat down here, and I was taking off my shoe, and the door opened, and Don Jose came in, and said...
Şuraya oturdum, ve ayakkabımı çıkarıyordum o sırada kapı açıldı, Don Jose içeri girdi ve bana...
Jose... my Jose... it's been three years since you left and I still carry you in my heart
Jose... Jose'm... Bizden ayrılalı üç yıl oldu... ve ben seni hâlâ kalbimde taşıyorum.
I decided when they sold uncle Jose's museum
Jose Amca'nın müzesi satıldığı zaman karar verdim.
There's Josés mother!
Jose'nin annesi, orada!