Joust traduction Turc
118 traduction parallèle
- You joust, Benji?
- Sen yapıyor musun, Benji?
You joust with me?
Var mısın?
The four remaining knights will now take the stand for the fifth joust of the day.
Sövalyeler günün galiplerini belirlemek için birkez daha karşılaşacaklar.
I said : "Alexandre, if you don't want to joust, stay home!"
"Alexandre, müsabakaya girmek istemiyorsan, evde kal!" dedim.
Noble knights to joust at my tournament. Come along.
Asil şövalyeler turnuvamda atlı mızrak dövüşü yapacak.
To joust, they have to stand with their feet... between here and here.
Mızrak dövüşü için ayakları üstünde durmak zorundalar... burayla bura arasında.
Begin the joust sequence on my mark.
Mızrak düellosu safhasını işaretimle başlatın.
Sorry, a joust to the death, to choose a champion.
Pardon, cirit yarışması. Ölümüne. Bir şampiyon seçmek için.
I remember my first joust.
İlk karşılaşmamı hatırlıyorum da.
All knights prepare and be ready who would joust for the right to draw the sword from the stone.
Kılıcı taştan çıkartma hakkına erişmek için... dövüşecek olan bütün şövalyeler... hazır olsun.
For I have never met my match in joust or duel.
Henüz ne mızraklı ne de teke tek dövüşte dengimi bulamadım.
You joust well, sir.
İyi dövüşüyorsunuz.
What about a medieval joust?
Orta çağ mızrak dövüşüne dersiniz?
A medieval joust it is then.
O halde mızrak dövüşü yapılacak.
I can't believe my life depends on Dad's ability to joust.
Hayatımın babamın mızrak dövüşü yeteneğine bağlı olduğuna inanamıyorum.
Let's joust.
Hadi mızrak dövüşü yapalım.
In a joust.
Mızrak dövüşünde.
Bart, Maggie and Marge are at the joust.
Bart, Maggie ve Marge mızrak dövüşündeler.
Could we just reschedule this verbal joust?
Bu ağız dalaşını başka bir zamana erteleyebilir miyiz?
Please tell me this isn't your first joust.
Lütfen bunun ilk mızrak dövüşün olmadığını söyle.
And Roxton won the joust, saving the King and his kingdom.
Ve Roxton da mızrak dövüşünü kazanıp, kralı ve krallığını kurtardı.
You can't even joust.
- Mızrak dövüşü yapamazsın.
But the prizes and prestige are bigger in the joust.
Ama mızrağın ödülleri ve prestiji daha büyük.
- I can't joust with broken armor.
- Kırık zırhla dövüşemem.
May I present Count Adhemar winner of the joust in France and champion at Saint-Emilion.
- Kont Adhemar'ı takdim ederim. Fransa mızrak dövüşü galibi ve St. Emilion şampiyonu.
What do you think of the joust?
Oyunu nasıl buluyorsunuz?
Do men die in the joust?
Bu dövüşte ölünüyor mu?
Finally, for the mounted joust and tournament champion Adhemar, Count of Anjou.
Son olarak, atta mızrak dövüşü ve turnuva şampiyonu Adhemar, Anjou Kont'u.
The winner of the mounted joust and tournament champion Ulrich von Lichtenstein.
At üstünde mızrak dövüşünün galibi ve turnuva şampiyonu Ulrich von Lichtenstein.
When we joust, I always say I'm you.
Mızrak dövüşünde ben hep sen oluyorum.
Can you joust?
Yarışabilir misin?
David, the part where we parry and joust and get to know each other bit by bit...
David, bu birbirimizi tartma ve anlama faslını daha fazla uzatamayız... Hayır.
You can't even joust.
döğüşemezsin.
But the prizes and prestige are bigger in the joust.
Fakat ödül ve prestij mızrakta daha fazla.
- I can't joust with broken armor.
- Kırık zırhla döğüşemem.
May I present Count Adhemar winner of the joust in France and champion at Saint-Emilion.
kont Adhemar'ı sunarım Fransa mızrak birincisi ve Saint-Emilion şampiyonu.
What do you think of the joust?
Mızrak döğüşü hakkında ne düşünüyorsun?
Do men die in the joust?
Mızrak döğüşünde insanlar ölürmü?
Finally, for the mounted joust and tournament champion Adhemar, Count of Anjou.
Son olarak, Atlı mızrak için ve turnuva şampiyonu Adhemar, Anjou kontu.
The winner of the mounted joust and tournament champion Ulrich von Lichtenstein.
Atlı mızrağın birincisi ve turnuva şampiyonu Ulrich von Lichtenstein.
When we joust, I always say I'm you.
Arenaya her gittiğimde ben seni seyrediyorum.
Can you joust?
Mızrak döğüşünü bilirmisin?
- You brought cowardice to the joust.
- Korkaklığını mızrak dövüşüne bile taşıdın.
I saw both sides of the joust.
Mızrak dövüşünün her iki yönünü gördüm.
How can you joust someone when you agree with them?
Taraf tutarak bakış açılarını onaylarsan, nasıl mızrak dövüşü yapabilirsin?
If you're gonna joust, you gotta want it!
Mızrak tutacaksanız, bunu istemelisiniz!
We were all set to come see you joust today.
Hepimiz bugün seni izlemeye gelecektik.
- That you're going to be late for the joust?
- Şövalyelerin mızrak dövüşüne geç kalacaksınız.
I'm not in the mood to joust, Lex.
Düello yapacak havam yok Lex.
How dare you want to joust with me?
# Nasıl cesaret edersin benim karşıma gelmeye.
Mr. Modesty won the joust last night.
Bay Alçak Gönüllü dün gece at üstünde savaş kazandı.