June traduction Turc
5,460 traduction parallèle
Were you aware that on June 18, the day Mr. Sorrentino died, that Chicago was experiencing a heat wave and the temperature was 98 degrees?
Bay Sorentino'nun öldüğü gün olan 18 Haziran'da,... Chicago'nun 37 derece sıcaklıkta bir gün geçirdiğini biliyor muydunuz?
June 2013, Seoul
Haziran 2013, Seul
June 15th, 1985 I got the whole world in my hands
15 Haziran 1985 Tüm dünya benim oldu.
June 24th Han Chae-jin statute of limitations expires
24 Haziran, zamanaşımı süresinin doluş günü.
Aunt June gets indigestion and thinks she's having a stroke.
Juna Halam mide hazımsızlığı geçirip felç geçirdiğini sanan biridir.
Apparently, it's a little more serious than that, and aunt June thinks that we need to be there, like, now.
Belli ki durum bundan daha ciddi ve June Hala acilen babanın yanına gitmemiz gerektiğini düşünüyor.
No, I talked to June, and you're right.
June'la konuştum.
Tom just spoke with aunt June.
Tom, June Halam ile konuşmuş.
Aunt June talks too much.
- June Halan'ın ağzında bakla ıslanmaz.
It was June before I could say good-bye to Miss January.
Bayan Ocak'a veda edemeden Haziran'a gelmiştik.
Rory and his father, mark, went missing on June 12, 2004.
Rory ve babası, Mark, 12 Haziran 2004'de kaybolmuş.
Your mother created this on June 15, 2004, three days after you went missing.
Bu siteyi, 15 Haziran 2004'de annen oluşturdu, kaybolmandan üç gün sonra.
"Korean beauty June Kim, aka Sapphire"?
Kore güzeli June Kim. Nam-ı diğer Safir.
- Um, is it June or Sapphire?
- June mu Safir mi diyelim?
June, we're not here for a dance or any of the other things you do that I don't judge you for because I'm very open-minded.
June, buraya dans veya diğer şeyler için gelmedik. Fakat seni yargılamıyorum. Açık görüşlü bir insanım.
Please, have June come to your apartment and we can brief her.
June sizin evinize gelsin. Lütfen onu çalıştırın.
If I'm here to meet June, why am I blindfolded?
June ile buluşacaksam neden gözlerim bağlı?
So, June, are you working your way through graduate school or something?
Peki June, okul masrafların için mi çalışıyorsun? Hayır.
Okay, June, this has all the details that Han sent his mom about you.
June, işte annesine senin hakkında gönderdiği bilgiler.
I asked her to bring down some crosses for June to wear when she meets your mom.
June'un takması için haç kolyesi getirmesini istemiştim. Ne?
Sophie, this is June.
Sophie, Bu June.
Oh, you know, his June is a brilliant brain surgeon.
Biliyor musunuz June harika bir beyin cerrahı.
Mother, may I present June?
Anne seni June'la tanıştırayım.
June, this is my mother, Su-Min Lee.
June, bu annem Su-Min Lee.
June, please pray.
June lütfen duayı sen et.
Go, June.
Haydi June.
When June cannot play the piano, mother will discover my lie.
June'un piyano çalamadığı ortaya çıkınca annem yalanımı anlayacak.
- Poor June.
- Zavallı June.
- Poor June...?
- Zavallı mı?
Poor June lives in a doorman building.
Kapıcısı olan bir evde yaşayan zavallı June.
June is a prostitute I paid to pretend, so you would think we were happy as you and father.
June bir fahişe. Ona kız arkadaşım rolü yapsın diye para ödedim. Babamla olan mutluluğunuz gibi.
June 9th in Arthur's hotel suite.
9 haziranda, Arthur'un suit odasında.
According to a mission report dated June the 12th, a CIA black Ops team raided the A.L.C. stronghold where Mr. Braga was located.
12 haziran tarihli görev raporuna göre... CIA gibli operasyonlar ekibi içinde Bay Braga'nın da olduğu A.L.C. sığınağına baskın düzenlemiş.
Her body was discovered in a landfill in June.
Cesedi Haziran ayında bir çöplükte bulundu.
Diane is dead. I buried her two years ago, on June 12, 2011.
Cenazesi 2 sene önce 12 Haziran 2011'deydi.
Hey, happy June 16.
Mutlu 16 Haziranlar.
That June Dad died?
Babamın öldüğü Haziran.
They are five games out with the Dodgers not having relinquished first place since June 30th.
30 Haziran'dan beri birinciliği kovalamalarına rağmen Dodgers'tan beş maç gerideler.
Apparently died in a drowning accident, June 2004.
Görünüşe göre 2004'ün Haziran ayında boğularak ölmüş.
I tell you, Addie, we've been busier than a June bee on chocolate lately.
Diyeceğim o ki, Addie, son zamanlarda aşırı yoğunduk.
I deliver a package there every year in June.
Oraya her yıl haziranda bir paket teslim ederim.
4 June 2004 Appeal
4 Haziran 2004 Temyiz
18 June 2004 The Verdict on Appeal
18 Haziran 2004 Temyiz Hükmü
June, July, August, September, October, November, December, January...
Haziran, Temmuz, Agustos, Eylül, Ekim, Kasim, Aralik, Ocak...
June, July, August, September, October, November...
Haziran, Temmuz, Agustos, Eylül, Ekim, Kasim... Yok artik.
Charles Francis Jenkins first invented the projector... on June 6th, 1894, in Wayne County, Indiana.
Projektörü Charles Francis Jenkins icat etti 6 Haziran1894'te Wayne County, Indiana'da.
- Liz, aunt June called.
- Tom.
I'm sorry.
- Liz, June Hala aradı.
On a Sunday morning in June, 1914, just by this bridge here in Sarajevo, a young nationalist saw a car carrying
1914 Haziranının bir Pazar sabahında, genç bir milliyetçi,
[Thumping music] So, June, here's the thing.
June, işte olay şu.
[Applause] June, the piano is free.
June Piyano müsait.