Kelsi traduction Turc
45 traduction parallèle
Our composer, Kelsi Nielsen, will accompany you and be available for rehearsals prior to callbacks.
Bestecimiz Kelsi Nielson size eşlik edecek. İkinci seçmelerden önce prova yapmaya da hazır.
Kelsi, my sawed-off Sondheim,
Kelsi, benim bücür Sondheim'ım.
You're the playmaker here, Kelsi.
Sen buradaki oyun kurucusun Kelsi.
Kelsi, give them the duet from the second act.
Kelsi, onlara ikinci perdeden bir düet seç.
I saw the way you treated Kelsi at the audition yesterday.
Dün seçmelerde Kelsi'ye nasıl davrandığını gördüm.
- I've been rehearsing with Kelsi.
- Kelsi'yle prova yaptım.
I've got Kelsi waiting for me to rehearse.
Kelsi prova için beni bekliyor.
Hey, Kelsi, what are you planning to do this summer?
Selam Kelsi, senin yaz için planların neler?
Oh. Come here, Kelsi.
Buraya gel Kelsi.
Kelsi, piano.
Kelsi, piyano.
Now, it's an amazing song, but Kelsi didn't write it for us.
Şarkı harika ama Kelsi bunu bizim için yazmamış.
Kelsi!
Kelsi!
Kelsi.
Kelsi.
Kelsi's got some great new ideas
Kelsi'nin gösteriye heyecan katacak
Kelsi, find Ryan.
Kelsi, Ryan'ı bul.
Kelsi told us what went down between you and Sharpay.
Kelsi, Sharpay'le aranda geçenleri bize anlattı.
- Kelsi will help you with it.
- Kelsi sana yardımcı olacak.
A little light on the sign-ups, Kelsi?
Katılımlar az miktarda mı, Kelsi?
Kelsi's right.
Kelsi doğru söylüyor.
Kelsi will compose, Ryan will choreograph - and I will direct.
Kelsi besteleyecek, Ryan koreografiyi hazırlayacak ve ben de yöneteceğim.
- Miss Kelsi Nielsen.
- Bayan Kelsi Nielsen.
Listen, Kelsi always writes her best songs for Troy and Gabriella.
Dinle, Kelsi en iyi şarkılarını hep Troy ve Gabriella için yazar.
Kelsi, splendid music.
Kelsi, müzik muhteşemdi.
Kelsi's writing something amazing for Troy and Gabriella.
Kelsi, Troy ve Gabriella için harika bir şey yazıyor.
Did you get a copy of that song from Kelsi?
Kelsi'nin şu şarkısının kopyasını alabildin mi?
Kelsi will work with you.
Kelsi seninle çalışacak.
Kelsi, Troy, Ryan.
Kelsi, Troy, Ryan.
I will take care of Kelsi and the orchestra.
Ben Kelsi ve orkestrayı hallederim.
Kelsi Nielsen, the Juilliard School Scholarship Recipient.
Kelsi Nielsen, Juilliard Okulu bursu alıyor.
"Kelsi Lasker."
"Kelsi Lasker."
- Uh, Kelsi, I'm Sydney. We spoke on the phone.
- Kelsi, ben Sydney. telefonda konuşmuştuk.
Kelsi is just the intern.
Kelsi sadece stajyer.
Gentlemen, Kelsi.
Beyler, Kelsi.
So, Kelsi, you've been with us, you know, for a week now, and we wanted to have a little chat, you know, give you a little feedback.
Evet, Kelsi, bir haftadır bizlesin, ve küçük bir konuşma yapmak istedik, bilirsin, biraz geribildirim.
Kelsi...
Kelsi...
Kelsi, wait.
Kelsi, bekle.
If Kelsi had already told her dad that I yelled at her, then he would have already
Eğer Kelsi babasına ona bağırdığımı söylemiş olsaydı çoktan aramış ve,
No sign of Kelsi, but I did get invited to a formal, which is kind of flattering.
Kelsi'den hiç iz yok, Ama bir eğlenceye davet edildim, ki gurur vericiydi.
It's not just Kelsi.
Sadece Kelsi değil.
Sweetheart, you're nothing like Kelsi.
Tatlım, Kelsi ile alakan yok.
Kelsi, what are you doing?
- Dur. Kelsi, ne yapıyorsun?
I just came by to take Kelsi to lunch.
Kelsi'yi yemeğe çıkarmaya gelmiştim.
Oh, Kelsi.
Oh, Kelsi.
Never mind. Kelsi, thank you so much.
Kelsi, teşekkürler.