English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ K ] / Kevlar

Kevlar traduction Turc

291 traduction parallèle
It's Kevlar.
O kevlar.
It's made up of kevlar...
Kevlar'dan yapılma...
And the Kevlar helmet you were issued that didn't, by chance, find its way into one of the local pawn shops in town?
Peki sana verilen miğfer... ya şans eseri olarak şehirdeki rehincilerden birinin eline geçtiyse?
That's why I want to see Kevlar on your head by 1900 hours or you're not going to have a head to wear it on.
Bu yüzden saat 19.00'da miğferini görmek istiyorum... yoksa onu giyecek bir kellen kalmaz.
It's titanium, laminated with Kevlar.
Kevlar'la kapli titanyum.
- This Oevlar is great.
- Bu Kevlar harika.
Their clothes were made outta that lightweight Japanese Kevlar.
Kıyafetleri özel bir kumaştan yapılmıştı ve kurşun geçirmiyordu.
The bullet went through eight layers of Kevlar.
Mermi, can yeleğinin sekiz tabakasını da geçmiş.
Kevlar 9 helmet and body armor.
Kevlar 9 başlık ve vücut zırhı.
Teflon sniper round went through the cop's Kevlar vest.
TefIon sniper mermisi polisin KevIar çelik yeleğini delmiş.
- The miracle of Kevlar.
- Çelik yeleğin mucizesi.
It's better than Kevlar.
Kevlar'dan iyi.
All right. l`ll be wearing fashionable lKevlar.
Tamam. Güzel bir Kevlar yelek giyeceğim.
This is all Kevlar, steel-reinforced.
Kevlar'dan, çelik katkılı.
These vests, they're similar to the Kevlar ones worn by the cops on the street... except these are shank-proof as well as being bulletproof.
Bu yelekler, sokaktaki polislerin giydiği Kevlar'ların benzeri... yalnız onlara ilaveten bıçak da işlemiyor.
Kevlar?
Kevlar mı?
I've got some Kevlar back there with your name on it.
İçeride kurşun geçirmez yeleğimiz var.
Wound is consistent with a high-velocity impact... from a large projectile... which passed through a three-ply Kevlar jacket.
Ve kan kaybına sebep olmuş. Bu yara üç katlı özel Kevlar giysiyi delmiş.
Wear Kevlar? Huh?
Kevlar mı giyiyorsun?
The body is a one-piece Kevlar composite.
Gövde tek parça birçok kalkan parçadan oluşmuştur.
You'll wear the Kevlar at all times.
Çelik yeleğini hiç çıkarmayacaksın.
I n Kevlar we trust.
Çelek yelek içinde güvendeyiz.
MBGs, kevlar BDUs, encryption sat-comms, three pounds of C-4 charges, and a cryo-3 radiation detector to help you locate the nukes.
Gece gözlükleri, kurşun geçirmez yelekler,... 1,5 kilo C-4 ve nükleer başlıklar için radyasyon detektörü.
Lightweight Kevlar, state of the art.
Hafif Kevlar. Son teknoloji ürünü.
It turns out the dentist was using Kevlar to fill cavities.
Dişçi oyukları kapatmak için Keveral kullanıyordu. Keveral'de ne?
What's Kevlar? It's a material used in weapon casings and body-armour plating.
Silahların kaplamasında ve kurşun geçirmez yeleklerde kullanılan bir madde.
I was holding Kevlar when it slimed me. Can we just concentrate on getting outta here before this goo monster comes back?
Bu yapışkan canavar geri gelmeden önce, buradan kurtulmanın yolunu düşünebilir miyiz lütfen?
Come on! - Kevlar!
Keveral nerede?
Where's the Kevlar? - By the phone.
- Telefonun yanında.
Here you go, boy. That's why he came here, I guess. All the Kevlar in all these old car parts.
Sanırım buraya gelmesinin sebebi, eski araba parçalarında Keveral bulunması.
And the Kevlar vests IAB caught you selling to drug dealers, they replicas, too?
Ya uyuşturucu satıcılarına satarken yakalandığın çelik yelekler? Onlar da mı taklitti?
I got one less Crown Vic than I had last night. I'm out two Kevlar vests that burned in the car... two hand-held radios, a shotgun... and I'm about to lose this idiot here for a week or two of medical.
Dün geceden bu yana, bir araba, arabada yanmış iki tane çelik yelek, iki tane el telsizi, bir tabanca kaybettim bir ya da iki hafta içinde de hastanelik olacak bir adam kaybedeceğim.
John Bailey, in a Kevlar vest, lit up by three separate shooters.
John Bailey, çelik yelekle, üç farklı kişi tarafından vurulmuş.
He was wearing Kevlar, but it didn't help.
Çelik yelek giyiyordu, ama faydası olmadı.
We found him with Kevlar, like the one Worden caught last week.
Worden'in geçen hafta bulduğu gibi çelik yelekli.
Remind me to buy some shares in KEVLAR.
Çelik yelek firmasının hisselerini alayım.
Five G's for a Kevlar vest?
Kevlar çelik yelek için 5 bin dolar mı?
We never used to wear Kevlar till I took three in the chest.
Ben göğsümden üç kurşun yiyene dek çelik yelek giymezdik!
Sir, a Kevlar flak jacket.
Efendim. Kurşun geçirmez yelek.
- They got Kevlar.
- Çelik yelekleri var.
Kevlar... at a funeral?
Çelik yelek. Hem de cenazede?
The kevlar caught it, man.
Yelekte kalmış, adamım.
However, the material is made up of a close-knit fibre similar to Kevlar, meaning something small and sharp should be able to penetrate it, such as a fine-tipped trinium dart.
Ancak, madde Kevlar'a benzer sıkı dokunmuş fiberden oluşuyor, bu da demek oluyor ki küçük ve keskin birşey onu delebilir, iyi uçlu bir trinyum oku mesela.
In these uncertain times, I opted for a Kevlar-reinforced hull with two-inch thick Plexiglas windows, like on the Russian Widowmaker submarines.
Son zamanlarda pek çok kargaşa yaşandığından, Rus Widowmaker deniz altısı gibi gövdesi Kevlar'la güçlendirilmiş 5 cm kalınlığında pleksicam pencereleri olan bu aracı seçtim.
- Hey, this is Kevlar, pal.
- Hey, bu kurşun geçirmez yelek dostum.
Inflatable Kevlar.
Bu kurşun geçirmez şişme top.
These windows have been made bulletproof with Kevlar for your protection.
Bu pencereler güvenliğin için kurşun geçirmez yapıldı.
Penetrates up to 48 layers of Kevlar.
48 kat Kevlar'ı delebiliyor.
Kevlar will not stop the energy blast from a staff weapon.
Kevlar bir enerji silahından gelen enerji darbesini durduramaz.
Yeah, Kevlar Second Chance.
- Evet, "İkinci Şans".
Thank God for Kevlar.
Çok şükür kevlar yelek var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]