English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ K ] / Kick it

Kick it traduction Turc

2,825 traduction parallèle
And if you want to do manual-shift mode, you kick it over to the left, and then it's reversed.
Manüel vites modunda kullanmak isterseniz sola doğru çekiyorsunuz ve sonra tersine.
Kick it, negro, kick it.
Vur zenci, vur!
- Open that door, or I'll kick it in.
- Aç şu kapıyı, yoksa kıracağım.
So would you just do a workup on him, and if it's anything, kick it up to Robbins?
Yani, onu bir muayene eder misin? Olmadı, Robbins'e yollar mısın?
Kick it!
Vur!
That's how we kick it on the earthly plane.
Dünyevi düzlemde işleri böyle hallederiz.
I'm just gonna kick it down.
Kapıyı kıracağım.
How'd you kick it?
Nasıl vazgeçtin?
Kick it.
Tekmele.
Kick it away!
Uzağa tekmele!
Just kick it.
Tekmele.
We gotta go kick it with some chicks.
Birkaç piliç avlamalıyız.
- THE WEASELS NEED TO KICK IT UP A NOTCH.
Seksi bir bayan vokal lazım bize.
Mama, if you don't open this door, I'm gonna kick it in.
Anne, kapıyı açmazsan kıracağım.
I don't know maybe we could pop those boots off and kick it around a bit.
Bilmem, belki şu çizmeleri çıkarıp biraz konuşabiliriz.
- You're gonna get a kick out of it.
- Acayip hoşuna gidecek.
I apologize- - it might take a few minutes to kick in.
Özür diliyorum... Etki etmesi birkaç dakika sürebilir.
You laughed to the point that it made him aggro so now, whenever Nath sees Lochi, he's always threatening to kick him in the nuts.
Sen o kadar çok güldün ki çocuk agroya bağladı. Bu yüzden artık Nath ne zaman Lochi'yi görse taşaklarını tekmelemekle tehdit ediyor.
Maybe'cause a canned ham don't kick and scream when you try to eat it.
Belki de onu yemeye çalıştığında konserve jambonun tekmeleyip çığlık atmadığındandır.
It's all we can do to not kick them when we walk.
Tek elimizden gelen, yolda yürürken onların üstüne basmamak.
You know that to make it go, you slightly kick and you should say,
Bilirsin, eğer hareket etmesini istiyorsan hafifçe vurmalı ve shuuu! demelisin.
I think I just felt it kick.
Sanırım tekmeledi.
Now, they kick and scream while they're bleeding out, but it is good, good, good for the meat.
Şimdi kanarken tekme ve çığlık atacak ama bu iyi, iyi et için.
Oh, I put stickers underneath the furniture with the names of the people it goes to if I kick.
Mobilyaların altına, ölürsem kime verileceklerini gösteren etiketler yapıştırdım.
- Just thought you'd get a kick out of it.
- O zaman boşverin gitsin.
When i read... five... it was like a kick in the head.
Beşinci bölümün... senaryosunu okuduğumda... Yumruk yemişe döndüm.
It was like a horse rearing up and... giving me a swift kick with all four hoof... hooves.
Sanki bir at şaha kalkıyormuş ve... dört toynağıyla birden sert bir tekme indiriyormuş gibi...
Hell, I'm embarrassed to admit it, but I am stoked to win this thing and kick ass.
Bunu itiraf etmeye utanıyorum ama bu yarışmayı kazanıp kıçlarına tekmeyi basmak için sabırsızlanıyorum.
Gives it that little sweet kick.
O nefis tadını veren madde.
You know how we were talking earlier about me moving in with you and how hard it is to kick a tenant out in New York?
Demin benim sana taşınmamı ve New York'ta kiracıları evden atmanın çok zor olduğunu konuşmuştuk ya?
Kick his ass, it's almost over!
Nakavt et, az kaldı.
If I don't feel like it, I kick him out of bed.
Ben öyle hissediyorum, yoksa onu dışarı atarım.
This jeep, does it kick me?
Ahan bu jip, tekme atıyor mu bana?
I say we high tail it back to Oa, cram the interceptor with as many GLs as she'll hold ultra-warp back and kick their red butts until they're black and blue!
Derim ki hızlıca Oa'ya dönelim, avcı uçağına GL'ler doldur ultra-çözücüyle geri dönüp onları siyah ve mavi oluncaya kadar tekmelemek!
You kick a horse during the race, not after it's over.
Fırsat varken her şansını denedin, iş işten geçtikten sonra değil.
If that's the neighbor telling us to keep it down, I'll kick...
Eğer gelen komşuysa, onu döverim...
Got a kick out of it.
Bunlar hoşuna gidiyordu.
The Army so much as kick them, it'll detonate it.
Askler zorladığı an patlayacak.
And for what it's worth I got a really big kick out of seeing your original breasts.
Ayrıca ne pahasına olursa olsun orijinal göğüslerini görmekten büyük bir keyif aldım.
You'll feel it kick in soon.
Yakında tekme hissedeceksin.
I'm just gonna use it as legal cover if I decide to kick your ass.
Eğer bir gün kıçına tekmeyi basmak istersem bunu yasal yükümlülük olarak kullanırım.
How long does it take for anti-psychotic drugs to kick in?
Anti psikoz ilaçları ne kadar sürede etkisini gösterir?
Although it would be really nice to kick Jopa's ass.
Ama yine de Jopa'yı sikip atmak çok güzel olurdu.
Well, now it's time for that, uh, equal-share scenario to kick in. Yes.
Artık eşit pay senaryomuzun başlama zamanı geldi.
It's been Papadol's mission to kick him off the force.
Papadol onu kapı dışarı etmeyi kafasına koydu.
It might take a few hours for the atropine to kick in, but you should be fine.
Atropinin etki etmesi bir kaç saati bulur ama oynarsınız.
She wants to tell you - - pardon me - - if you don't tell someone how bad it really is, she'll kick your ass from beyond.
Sana söylemek istediği... Üzgünüm ama eğer ne kadar kötü olduğunu birine anlatmazsan diğer taraftan kıçına tekmeyi basarmış.
Like the late, great, actual Dick Roman used to say to the whores he'd kick out of the presidential suite Cute don't quite hack it, sugar.
Başkanlık süitinden attığı kaltağa ; "Sevimlilik her zaman işe yaramaz tatlım."
Get over to the paper, kick the tires, and figure out what it's worth.
Gazete olayını çabukça hallet ve neye layık olduğunu anla.
Sometimes it's fun to kick a man when he's down.
Bazen düşene bir tekme daha vurmak çok zevkli oluyor.
I think you especially would get a kick out of it.
Bence sen ölmekten özellikle zevk alacaksın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]