English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ K ] / Kidnapping

Kidnapping traduction Turc

3,709 traduction parallèle
They got a word for that, though... it's "kidnapping."
Onun için güzel bir kelime var. - Adam kaçırma.
I'm looking for a kidnapping victim.
Bir kaçırılma vakasını araştırıyorum.
Sorry about kidnapping you.
Seni kaçırdığımız için kusurumuza bakma.
I... I need to report a kidnapping.
Bir kaçırma olayını bildirecektim.
Are you aware Vince is wanted for kidnapping and murder?
- Vince'in adam kaçırma ve cinayetten arandığının farkında mısın?
You kidnapping my son is awkward?
- Garip mi? Oğlumu kaçırman garip mi?
Harris Ryland is not going to jail for kidnapping Emma.
Harris Rylan, Emma'yı kaçırmaktan hapse gitmiyor.
Kidnapping a kid.. Rape..
Çocuk kaçırma ve... tecavüz.
Article 287 of Criminal Law, kidnapping a minor, tempting..
Ceza kanununun 287. maddesi, küçük bir çocuğu kaçırma, kandırma...
But if the story about her father's kidnapping is true, then we might actually be able to save him...
Ama eğer babasının kaçırılma hikayesi doğruysa belki babasını kurtarabiliriz.
Maybe a kidnapping gone bad?
Yolunda gitmeyen kaçırılma olayı mı?
A bright side to kidnapping?
- Kaçırılmanın iyi yanı mı? Evet.
Hell, this is not even my first kidnapping.
Bu ilk kaçırılmam değil benim.
But there's no need to over-tax yourself so soon after your kidnapping.
Fakat kaçılmandan sonra kendine bu kadar yüklenmene gerek yok.
A ceremonial bridal kidnapping.
Törensel bir gelin kaçırma.
Another kidnapping in broad daylight.
Güpegündüz bir başka kaçırma olayı.
Maybe Hasim got wind of the kidnapping, tried to thwart it, and paid with his life.
Belki Hasim de kaçırılmayı duyup buna engel olmaya çalışmış ve karşılığını hayatıyla ödemiştir.
So it could be that Hasim was in on the kidnapping and it went sideways.
Yani Hasim'in kaçırılmada bir rolü olup daha sonra saf değiştirmiş olabilir.
So this could've been a kidnapping for ransom.
Para için kaçırılmış olabilir yani.
He'll be running point on the kidnapping.
Kaçırılma olayıyla o ilgilenecek.
She wasn't any help with Hasim or the kidnapping, but she did say that Sara went out last night.
Hasim ya da kaçırılma konusunda yardımcı olamadı ama Sara'nın dün gece dışarı çıktığını söyledi.
What's a drug smuggler doing involved in a kidnapping?
Bir uyuşturucu kaçakçısının adam kaçırmayla ne işi olabilir ki?
They even made me sit through a lecture on kidnapping from the head of corporate security.
Şirket güvenliğinin başkanından bana kaçırılmayla ilgili ders bile aldırdılar.
That security guy, you said he talked to you about kidnapping.
Şu güvenlikçinin seninle kaçırılma hakkında konuştuğunu söylemiştin.
That's murder, two counts of kidnapping.
Cinayet ve iki kişiyi kaçırma da var.
This isn't a kidnapping for ransom, is it?
Fidye için kaçırılmadılar, değil mi?
- This is kidnapping!
Bu adam kaçırma!
- It's funny you mention kidnapping.
Adam kaçırmadan bahsetmen iyi oldu.
Caroline, I'm not kidnapping our roommate.
Caroline, oda arkadaşımızı kaçıracak değilim.
Turns out that Val and Jason were witnesses to the kidnapping of Malloy's first victim... Esther Alonzo.
Görünüşe göre Val ve Jason Malloy'un ilk kurbanı Esther Alonzo'nın kaçırmasındaki şahitlermiş.
- It could be a kidnapping
- Belki kaçırılmadır.
Kidnapping?
Kaçırılma mı?
Don't you know what the point of kidnapping is?
Adam kaçırmaların sebebi ne biliyor musun?
You laughed it off when I said it was kidnapping
Kaçırılma olabilir dediğimde üstüme güldünüz.
Attempted kidnapping All officers report to station
Kaçırma Girişimi. Bütün sivil polisler merkeze.
The police were criticized for initially ruling out kidnapping
Polis kayıp ihbarını ciddiye almamakla eleştirilmişti.
Except for the kidnapping part.
Kaçırılma kısmı hariç.
Turns out Mark Elwood, A.K.A. Pastor Mike, was charged with kidnapping a 16-year-old girl in Tempe, Arizona, six years ago.
Görünüşe göre Mark Elwood diğer adıyla Peder Mike 6 yıl önce Tempe, Arizona'da 16 yaşındaki bir kızı kaçırmakla suçlanmış.
... and while Pastor Mike Sheehan has been arrested for the role he played in this morning's kidnapping, he is no longer a suspect in our ongoing serial investigation.
... Peder Mike Sheehan bu sabahki kaçırma soruşturması yüzünden yakalandı. Devam eden soruşturmamızın şüphelisi değil.
Could have called the cops, had you arrested for kidnapping, but I didn't.
Polisi arayıp, seni adam kaçırmaktan tutuklatabilirdim ama yapmadım.
If you're referring to the $ 2.2 million that you borrowed to pay off the kidnapping ransom, I'd say that's a little more than a pittance.
Eğer kaçırılan adamın fidyesini ödemek için ondan ödünç aldığın 2.2 milyon doları kastediyorsan bunun çok az paradan biraz fazla olduğunu söylemeliyim.
Kidnapping a family is messy, Mike.
Bir ailenin kaçırılması pislik bir iştir Mike.
There was no reports of a kidnapping or an abduction in the area, so how long has Mushroom Woman been down here, do you think?
Bu bölgede adam veya çocuk kaçırma ile ilgili bir şikayet yok, ne kadar süredir Mantar Kadın burada, sizce?
Including kidnapping Adrian?
Adrian'ı kaçırmak da dahil mi?
Welcome to kidnapping.
Evet. Fidye işleri riskli olur.
The money that leads to extortion, kidnapping, and drugs.
Para dolandırma, adam kaçırma ve uyuşturucuya uzanan para.
Alonzo runs the biggest underground casino in Starling City when he's not busy kidnapping.
Alonzo adam kaçırmakla meşgul olmadığı zamanlarda Starling City'deki en büyük yeraltı kumarhanesini işletir.
Are you suggesting that I knew something about my husband's kidnapping?
Kocamın kaçırılışıyla ilgili bir şey bildiğimi mi ima ediyorsun?
Let's call it kidnapping.
Diyelim ki adam kaçırma diyoruz.
This is kidnapping, Sergeant Major... look, shitbird,
Bu, adam kaçırma Başçavuş... görünüm, shitbird,
It is very difficult to imagine that her grand plan in America is something as prosaic as a kidnapping for ransom.
Amerika'daki büyük planının fidye için birini kaçırmak olduğuna inanmak çok zor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]