Klan traduction Turc
2,934 traduction parallèle
Why don't you come to my church on Sunday and get some of my cousins to sign up for the Klan?
Neden Pazar günü kiliseme gelip, kuzenlerimden bazılarını KKK'ya katılmaya ikna etmiyorsun?
It's time for the noblest Nobel Prize of all : the Peace Prize.
Nobel Ödülleri'nin en onurlusu açıklanıyor : Barış Ödülü.
You know, this spot's beginning to look more like a Klan house than a clubhouse.
Burası kulüp evinden çok Klan evi gibi görünmeye başladı.
People are sure to clean up their act when presented with cold, hard facts by rational folks like us.
Durumun ne kadar ciddi olduğunu bizim gibi aklı başında insanlarca açıklanınca herkes anlayacaktır.
I don't find out for a few days.
Bir kaç gün içinde açıklanır.
- You still ticklish?
- Hala gıdıklanıyor musun?
Just name your clan.
Klanının adını söyle.
Buddy, for the last time, I don't have a clan, okay?
Dostum, son kez söylüyorum benim bir klanım yok, tamam mı?
Well, she was the only bearable member of the clan.
Klanın tek çekilir üyesiydi.
What tickles?
Demek gıdıklanıyorsun?
Some of Ginn's people, a clan from her home planet, are believed to be the ones behind it.
Saldırının arkasında Ginn'in halkından bazılarının ana gezegeninden bir klanın olduğu düşünülüyor.
You're really getting ripped off.
Gerçekten kazıklanıyorsunuz.
* Maiden name of Queen Inhyeon
Leydi Min, Inh Yeohung Klanı mı? "Kraliçe Inhyeon'un kızlık soyadı."
Lady Min of the Yeohung Clan?
Leydi Min, Yeohung Klanı mı?
Now, the reason why structure matters, why it mattered that there were these two strands which were closely entwined, is because it neatly explains how a cell divides, how it replicates.
Yapının, yani bu iki ipliğin birbirine dolanmasının önemli olmasının sebebi böylece hücrenin nasıl bölünüp kendini kopyalayabildiğinin açıklanıyor olmasıdır.
Fitzpatrick maccorieghan of clan fin arvin!
Fin Arvin klanından Fitzpatrick Maccorieghan!
Sure, but soon as probate clears, moving back to Tallahassee.
Tabii ama vasiyetname açıklanır açıklanmaz... -... Tallahassee'ye döneceğim.
It tickles.
Gıdıklanıyor.
She was of my clan. The Fae were constantly at war back then.
Benim klanımdan biriydi.
She killed one of the Dark Fae clan leaders.
Annen ufak bir isyan çıkarttı. Karanlık Fae klan liderlerinden birini öldürdü.
- Rip-off.
Kazıklanıyoruz.
Pouring the grounds into the wind... is similar to separating the wheat from the chaff.?
Buğday tanelerinin savrularak ayrılması gibi, kozalak parçaları da rüzgarda ayıklanıyor.
Ah! I'm really ticklish there.
Oradan gıdıklanıyorum.
She is not of my clan nor under my protection.
Ne benim klanımda ne de korumam altında.
Gentlemen, the banking clan and trade federation Are about business, not violence.
Beyler, Bankacılık Klanı ve Ticaret Federasyonu işle ilgilenir, şiddetle değil.
The banking clan, the trade federation, and the techno union will all get their fair share and then some.
Bankacılık Klanı, Ticaret Federasyonu ve Tekno Birlik tüm kazançlarını elde edeceklerdir.
There is a move to vote on the proposed bill to lift regulations On the banking clan.
Bankacılık Klanı üzerindeki denetimlerin kaldırılmasına yönelik teklife sunulmuş tasarı için oylamaya geçilecektir.
Go to the banking clan and see how much interest they're going to charge for the loan.
Banka klanına git ve ne kadar borç verecekler öğren.
The only winner will be the banking clan.
Tek kazanan banka klanı.
- I'm ticklish there.
- Oramdan gıdıklanırım.
You're ticklish on your upper back?
Sırtından gıdıklanıyor musun?
I'm ticklish in a lot of places I'm not gonna tell you about.
Sana bahsetmeyeceğim bir çok yerimden gıdıklanırım.
I was eating into the profits.
Kârdan tırtıklanıyordum.
Was that task division prepared when the election results came in?
Bu görev bölümünü seçim sonuçları açıklanınca mı yaptınız?
Diaries and gift lists are going on the net.
Tutanaklar ve hediye listeleri açıklanıyor.
We're all therianthropes, the last of the Lycan clan.
Hepimiz therianthropesuz, Lycan klanının son üyeleri.
Okay, so listen, I just found out that we're all, uh... Part of a clan.
Tamam dinle, daha demin hepimizin bir klanın parçası olduğunu öğrendim.
You need to haggle, otherwise, you will get ripped off.
Pazarlık yapman lazım, yoksa kazıklanırsın.
If he's prepubescent, that would also explain why there's no sexual experimentation on the victims.
Eğer ergenlik öncesi bir yaştaysa kurbanlarla niye cinsel denemeler yapmadığı da açıklanır.
Nothing says freak like coal for lunch.
Ucubeler gibi kömür yemek nasıl açıklanır?
I've made contact with the Yashida clan in Japan, run by a man named gorgon.
Gorgon adında bir adam tarafından yönetilen Japonya'daki Yashida klanı ile temasa geçtim.
That tickles!
Gıdıklanıyorum!
Oh, that tickles!
Gıdıklanıyorum, dedim!
Since I sent my demo tape, the result is going to come out soon.
Demo çekimimi yolladığım için, sonuçlar yakında açıklanır.
While you're a maiden from a yangban clan.
Siz de yangban klanınından bir hanımsınız.
It is I, the chief of this clan.
Benim, klanın şefi.
That tickles.
Gıdıklanıyorum.
We are, as we speak, getting a mob together to ku-klux-klan the bastards.
Şu an biz konuşurken bile şerefsizler Ku Klu Klan gibisinden bir örgüt oluşturuyorlar.
So I go up in there, and it tickles the lady's asshole.
Sokunca karının göt gıdıklanıyor.
You're ticklish.
Çok çabuk gıdıklanıyorsun.
You know these banking clan people.
Banka klanının insanlarını tanıyorsun.