Laertes traduction Turc
153 traduction parallèle
And now, Laertes, what's the news with you?
Laertes, gel şimdi bakalım.
What wouldst thou beg, Laertes, that shall not be my offer, not thy asking?
Nedir istediğin Laertes? Rica minnete gerek yok, isteğini olmuş bil şimdiden.
What wouldst thou have, Laertes?
- Söyle, nedir dileğin Laertes?
Take thy fair hour, Laertes.
Güle güle git Laertes, gününü gün et.
Yet here, Laertes?
Hâlâ burada mısın, Laertes?
Laertes, if you desire to know the certainty of your father's death, is it writ in your revenge that, swoopstake, you will draw both friend and foe? - None but his enemies.
Dinle Laertes, eğer sevgili babanın ölümündeki gerçeği arıyorsan, dost, düşman dinlemeden, bu işte kazanan kim, kaybeden kim demeden gözü kapalı saldırmak mı senin öç alma yolun?
That is Laertes, a very noble youth.
- Bu Laertes, soylu bir gençtir. Dinle.
- He is mad, Laertes.
- Bırak şu deliyi, Laertes.
Laertes, I must commune with your grief, or you deny me right.
Laertes, bırak acını paylaşalım seninle, yoksa hakkımı yemiş olursun.
Laertes, was your father dear to you?
Laertes, babanı gerçekten seviyor muydun?
But I'm very sorry, good Horatio, that to Laertes I forgot myself. For by the image of my cause I see the portraiture of his.
Ama sevgili Horatio, bil ki çok üzgünüm, Laertes'e karşı aşırı gittiğime çünkü kendi derdimin aynasında onun da çektiği acıyı görüyorum.
Sir, here is newly come to court Laertes, who I believe be an absolute gentleman, full of the most excellent differences, of very soft society and great showing.
Efendimiz, soylu Laertes saraya geldi bu yakında. Kusursuz bir kişizade gerçekten üstün değerleri saymakla bitmez, konuşmaları öyle tatlı, davranışları öyle kibar ki doğrusu.
- Of... Laertes?
- Laertes'in mi?
I know you are not ignorant of what excellence Laertes is -
İyi biliyorsunuz, Laertes'in ne kadar değerli olduğunu.
The King, sir, hath laid, sir, that in a dozen passes between yourself and him he shall not exceed you three hits.
Ama devam edin bakalım. Kral bahse girdi, efendimiz, Laertes'le siz karşılaşırsanız, on iki kapışmada sizden ancak üç puan fazla alabilir diye.
Was't Hamlet wronged Laertes?
Hamlet miydi Laertes'e haksızlık eden?
If Hamlet from himself be ta'en away, and when he's not himself does wrong Laertes, then Hamlet does it not, Hamlet denies it.
Hamlet çıkar da Hamlet olmaktan, Laertes'i kırarsa kendinde değilken, Hamlet değildir bunu yapan, inkar ediyor bunu Hamlet.
- I'll be your foil, Laertes.
- Siz hiç almasanız da olur, Laertes.
I have seen you both. But since he is bettered, we have therefore odds.
İkinizi de gördüm, ama Laertes bir hayli ilerletmiş işi, onun için 3 puan bağışladı bize.
Come for the third, Laertes, you do but dally.
Gelelim üçüncüye, Laertes. Ama bırakın şakayı, gösterin artık kendinizi.
How is't, Laertes?
- Ne oldu, Laertes?
And now, Laertes, what's the news with you?
Ee, Laertes, Sende ne haberler var?
What wouldst thou beg, Laertes?
Neymiş, Laertes?
Take thy fair hour, Laertes.
Gençliğinin tadını çıkar, Laertes.
Yet here, Laertes?
hala burda mısın, Laertes?
- Stay, my lord Laertes.
- Sakin olun Lord Laertes.
Calmly, good Laertes!
Sakin ol Laertes!
Good Laertes... if you desire to know the certainty of your dear father... is it writ in your revenge... that you will draw against both friend and foe?
İyi Laertes... Sevgili babanla ilgili gerçeği bilmek istiyorsun... ama intikam defterinde nediyor... Dost düşman hiçbirini gözetme mi diyor?
Laertes, was your father dear to you?
Laertes, Baban sana karşı iyi miydi?
Not that I think you did not love your father.
Babanı sevmediğini sandığımdan değil, Ama Laertes...
But, Laertes... what would you undertake to show yourself your father's son... in deed more than in words?
Bilirim ki bazı şeyler sizde kalabilir... Babanın oğlu olduğunu göstermek için ne yapardın?
Laertes, believe me, is an absolute gentleman.
Laertes, İnanım tam bir beyefendi.
What's wrong, Laertes?
Sorun nedir, Laertes?
Higher, Laertes!
Yüksel, Laertes!
Go to it, Laertes!
git ona, Laertes!
Come for the third, Laertes.
Ağırdan alıyorsun, Laertes.
Laertes, you have practiced much.
Laertes, Oyalanıyorsun.
Fight, Laertes!
Dövüş, Laertes!
And now, Laertes, what's the news with you?
Laertes, gel şimdi bakalım. Ne var?
What wouldst thou beg, Laertes, that shall not be my offer, not thy asking?
Nedir istediğin? Rica minnete gerek yok, istediğini olmuş bil şimdiden.
What wouldst thou have, Laertes?
Söyle nedir dileğin, Laertes?
Take thy fair hour, Laertes.
Güle güle Laertes, gününü gün et.
Yet here, Laertes?
- Hâlâ burada mısın, Laertes?
The ocean, overpeering of his list, eats not flats with more impetuous haste than young Laertes, in a riotous head, o'erbears your officers.
- Kralım kaçın, kurtarın kendinizi. Taşan denizler bile daha çabuk dolduramaz ovayı genç Laertes ve arkadaşlarından daha önce.
Laertes shall be king. " Caps, hands, and tongues applaud it to the clouds :
Laertes kral olacak. " diyorlar.
How cheerfully on the false trail they cry!
Laertes kral. " Ne candan havlıyorlar yanlış iz peşinde!
O thou vile king, give me my father! Calmly, good Laertes.
Seni alçak kral, babamı ver bana!
That drop of blood that's calm proclaims me bastard cries cuckold to my father brands the harlot even here between the chaste unsmirched brow of my true mother.
Soğukkanlı ol, Laertes. Kanımın kalan son damlası benim piç olduğumu ilan eder babama deyyus der. Orospu damgası vurur, annemin tertemiz temiz alnına.
What is't, Laertes?
Nedir Laertes?
" Laertes shall be king.
Şapkalar, eller, diller yırtıyor havayı.
Laertes, king. "
" Laertes kral olacak.