Let me introduce you to traduction Turc
506 traduction parallèle
"Balduin, let me introduce you to the Baron Waldis-Schwartzenberg, the future husband of my daughter"
"Bay Balduin, size Baron Waldis - Schwartzenberg'i tanıştırmama izin verin, kızımın müstakbel kocası."
Let me introduce you to the others.
Diğerlerini tanıtayım. - Bayan Cortland.
Let me introduce you to the Judge
Seni Savcı Bey'le tanıştırayım.
And now let me introduce you to your fellow clerk. Mr. Marley!
Şimdi de size ortağınız bay Marley'i tanıştırmama izin verin!
- Let me introduce you to Mrs. Orange.
- Sizi Bayan Orange ile tanıştırayım.
Let me introduce you to my uncle.
Seni amcamla tanıştırayım.
Cousin, let me introduce you to my friend, Lavinia.
Kuzen izin verirsen seni arkadaşım Lavinia ile tanıştıracağım.
At least let me introduce you to the young man, Oscar.
En azından sizi şu genç adamla, Oscar'la tanıştırayım.
- Please. Please let me introduce you to all Paris.
- Lütfen, izin verin de sizi bütün Paris'e tanıtayım.
Let me introduce you to my ex-wife.
Sizi eski karımla tanıştırayım.
But you will have, if only you'll stop being obstinate... and let me introduce you to this great friend of mine, Dick Carlton.
Ama olmalı, eğer inadı bırakırsan ve iyi bir dostum olan Dick Carlton ile tanıştırmama müsaade edersen.
Nelse, let me introduce you to the man I wanted you to meet.
Nelse, seni tanışmanı istediğim adamla tanıştırayım.
Let me introduce you to a few of your victims.
Seni bir kaç kurbanınla tanıştırayım.
Well, let me introduce you to the members.
İzninizle sizi üyelerle tanıştırayım.
Let me introduce you to...
Sizleri tanıştırayım...
Oh, Guy, let me introduce you to Argyron Stavropoulos.
Guy, seni Argyron Stavropoulos'la tanıştırayım.
Mr Legrain, let me introduce you to Mr Mézeray.
Mösyö Legrain! Sizi Mösyö Mezeray ile tanıştırayım.
Barbara, let me introduce you to George, a friend.
Barbara, seni arkadaşım George'la tanıştırayım.
Well, come on over here to a table, let me introduce you to some hot grub.
Haydi şurada bir masaya otur, seni bazı sıcak yemeklerle tanıştırmama izin ver.
Companero, let me introduce you to Zaira, wonderful Zaira amazing Zaira.
Yoldaş, Zaira'yla tanış. Harika Zaira. Güzel Zaira.
Let me introduce you to my new friends,
Sana yeni arkadaşlarımı takdim etmeme izin ver,
Let me introduce you to my date...
Seni kız arkadaşımla tanıştırmama izin ver...
- Let me introduce you to the mayor.
- Seni Belediye Başkanı'yla tanıştırayım.
Let me introduce you to Mr. May.
Sizi Bay May ile tanıştırayım.
Let me introduce you to my secretary
Sizi sekreterimle tanıştırayım.
Come, let me introduce you to Professor Faruk
- Merhaba, Tekin. Gel seni, Profesör Faruk ile tanıştırayım.
- Let me introduce you to Semra.
Seni, Semra ile tanıştırayım.
- Let me introduce you to our assistant principal, Mahmut
- Bakın tanıştırayım. Müdür muavinimiz Mahmut bey.
That's it, yes, let me introduce you to Inspector Lamy, from Paris.
Öyle, evet, izninizle size Komiser Lamy'yi tanıştırayım, Paris'ten.
And now, sir let me introduce you to Brother Peachy Carnehan, which is him and Brother Daniel Dravot, which is I.
Evet efendim size Kardeş Peachy Carnehan'ı, kendisi olur ve Kardeş Daniel Dravot'ı, kendimi takdim ediyorum.
Anyway, let me introduce you to... Amyl Nitrate.
Herneyse, sizi Amyl Nitrate ile tanıştırayım.
Let me introduce you to Madame Berger, from French TV.
Bay Daubray-Lacaze, size Fransız TV. sinden Bayan Berger'i tanıtmak istiyorum. - Nasılsınız?
Let me introduce you to your patient.
Sana, hastanı takdim edeyim.
Let me introduce you to my associate.
Size ortağımı takdim edeyim.
Let me introduce you to Lulu and Robert...
Tanıştırayım... Lulu ve Robert...
Excuse me, let me introduce you to Mr Portal.
Affedersiniz, sizi Profesör Portal'la tanıştırmak istiyorum.
Let me introduce you to the others.
Sizi diğerleri ile tanıştırayım.
Sis, let me introduce you to some friends.
bacım, izin ver seni arkadaşlarımla tanıştırayım.
Let me introduce you to our team.
Ekibimizle tanıştırayım.
Listen up everyone, let me introduce you to my younger brother, Jiro.
Herkes dinlesin, kardeşimi tanıtmama izin verin, Jiro.
Why don't you let me introduce you to Sid Bacharach?
Neden Sid Bacharach'la tanışmak istemiyorsun?
Just let me introduce you to Ben.
İzin ver seni Ben'le tanıştırayım.
Let me introduce you to the girls.
Gel de seni kızlarla tanıştırayım.
Let me introduce you to the Wildburn's.
- Sizi Wildburn ile tanıştırayım.
- Thank you. Miss Fairfax, pray let me introduce myself to you.
Bayan Fairfax, size kendimi tanıtayım.
Let me introduce you, gentlemen, to Professor Antenor Zalamea.
Ama, yalnız değilim. Baylar, sizi, Profesör Antenor Zalamea ile tanıştırayım.
- Let me introduce to you.
- İsterseniz göstereyim.
Gentlemen, let me introduce to you Niko Pirosmanashvili, the painter who lives in our city, but, unfortunately, not yet known to us.
Baylar, izin verin sizi Niko Pirosmanashvili'yle tanıştırayım. Kendisi şehrimizde yaşayan bir sanatçı ama ne yazık ki hiçbirimiz onu bilmiyoruz.
Let me introduce my boys to you.
Çocuklarımı da size tanıtayım, Sam.
Let me introduce to you Professor Godbole and this...
Seni Profesör Godbole ve...
Let me just introduce you to Ron.
İzin ver seni Ron'la tanıştırayım.