Linked traduction Turc
2,134 traduction parallèle
I woke up in the middle of the night, and you won't let me in your bed, so I came in here to look up native Americans, which linked me to the Albuquerque balloon festival, which linked me to stars, which linked me to "us" magazine,
Gece yarısı uyandım ve sen yatağına girmeme izin vermedin ben de buraya geldim ve Amerikan yerlileri araştırdım. Link beni Albuquerque balon festivaline o da yıldızlara, o da Amerikan dergilerine götürdü.
There's probably a console inside there linked to the plane's avionics.
Orada muhtemelen uçağın uçuş sistemine bağlı bir kumanda konsolu var.
Come back in a week with these rings linked together, and maybe I'll- - Say, you did it already? !
Bir hafta içinde bu halkaları birbirine geçirmeyi başarabilirsen, o zaman bir şey- - Ne kadar çabuk!
There had been rumors of black market dealings and subsequent investigations, but no one has linked him to anything shady.
Hakkında, yasa dışı bağlantılarla ilgili belirli soruşturmalar açılmış ama kimse şüpheli olaylarla alakasını kuramamış.
He's a South L.A. gang member who's been linked to three non-gang-related murders.
Güney Los Angeles çete üyesi. Üç tane de çeteye bağlı olmayan cinayetlerle bağlantılı.
And you're sure they haven't linked forces yet?
Güçlerini birleştirmediklerine eminsin?
The Surprisingly Helpful Equation-Linked Differential Optimized Numerator.
Simültane Hesaplı, Eşitlik Linkli Diferansiyel Optimizeli Numaratör.
I didn't understand until it was too late that our... two worlds were inextricably linked.
İki dünyanın ayrılmaz şekilde birbirine bağlı olduğunu anlayana kadar iş işten geçmişti.
But now, I realize it's all about love and anger and how they're linked,
Ama şimdi anlıyorum ki, aslında aşk ve öfkeyi anlatıyor.
Are they inextricably linked? "
İçinden çıkılmaz bir konu mu? "
Right. Give me all the hate mail linked to that high school.
Şu liseden yollanan tüm nefret mesajlarını çıkar bana.
No they're not, they're linked somehow.
Hayır değiller, bir şekilde birbirleriyle bağlantılılar.
Was Mr. Vargas linked to cocaine trafficking?
Bay Vargas'ın kokain kaçakçılığıyla bir ilişkisi var mıydı?
Was he linked to cocaine trafficking?
Kokain kaçakçılığı ile bir bağlantısı var mıydı?
Are any of the investigations in your current department linked to Pedro Vargas or Augusto Lora?
Çalıştığınız departmandaki soruşturmaların içinde... Pedro Vargas ya da Augusto Lora ile bağlantılı olan var mı?
Of course you're not linked to the doufi or even that such distinctions are valid.
Tabii ki, ne aptallarla bağlantın ne de böyle bir ayrımın geçerliliği var.
My premonition must've been linked to Max.
Kendisi hasta, bu yüzden ona kendini yormamasını söyledim.
Because they may not be linked.
Çünkü, ikisi kesişmeyebilir.
He's been linked to protest bombings on the campus of Texas Western University, and U.S. bases at Subic Bay and the Vieques Islands.
Texas Western Üniversitesi'nin kampüsünün, Subic Bay Üssü'nün ve Vieques Adası'nın bombalanmasıyla bağlantısı var.
He's linked to the Marcianos and the Corsicans.
Marciano ve Korsikalılarla bağlantısı vardı.
Did you not know the scan was linked to emergency lockdown?
Taramanın, acil tecrit ile bağlantılı olduğunu bilmiyor muydun? - Tecridin ne olduğunu bile bilmiyorum.
I know you have an alibi, but you're the only people linked to crime.
Şahidin var biliyorum, ama bu cinayetle ilişkili olan tek insan da sensin.
The patient exhibits acute... disorder linked to childhood phobia. Jesus Christ!
Hasta çocukluğunda gelen bazı saplantılara sahip.
With the same letters but easier to remember and linked.
Ayrı harfler ile olsun, ama hatırlamana kolaylık sağlayacak bir şey olsun.
At least we were never linked by blood.
Neyse ki kan bağımız yok.
How everything is linked.
Her şeyin nasıl birbirine olduğu.
The stones work in pairs, they're linked.
Taşlar çift halde çalışırlar birbirlerine bağlıdırlar.
The magma below Praxis is linked to several dormant volcanoes on three of your continents.
Praxis'in altındaki magma üç kıtanızdaki birçok uykudaki volkanla bağlantılı.
Paranoia is the first sign of Toxoplasma gondii, the parasite linked to crazy cat lady disease.
Paranoya, deli kedi kadın hastalığının sebebi olan toxoplasma gondii'nin ilk belirtisidir.
You're linked to two disappearances.
İki kayıp olayıyla ilişkilendiriliyorsunuz.
Well, the original was believed to have been cursed by the actor--there were several deaths linked to it.
Kitabın aslının aktör tarafından lanetlendiği söylenir. Ve bir çok ölümle ilişkili olduğu.
Most likely, the delusion of why they need to kill their families will be linked to this ideology.
Ailelerini katletmeleri gerektiğini düşünmelerine neden olan sanrı,.. ... bu ideolojiyle bağlantılıdır.
I mean, if the casings are the same, then we should be proceeding as if the cases are linked, right?
Kovanlar aynıysa, olaylar bağlantılıymış gibi devam etmeliyiz, değil mi?
For scientists, the question of life after death is inextricably linked with another question.
Bilim insanları için "ölüm sonrası" sorusu... başka bir soruyla etle tırnak gibi bağlantılıdır.
Campanelli, I want wiretaps within the next two hours on every cell, home, prison, and business linked to Keller and Lang.
Campanelli, Keller ve Lang arasında yapılan son iki saat içerisindeki tüm ev, hapis ve iş telefon kayıtlarını istiyorum.
The unrest in China will be closely linked to the Four Nations Bank loan to the Qing court.
Çin'deki huzursuzluk Qing hanedanlığının 4 uluslar arası bankadan kredi alabilmeleri ile çok yakından alakalı.
- Sir, your name is linked to this murder case.
Efendim neden yaptınız?
When I used The Ash's access clearance code to look into Marvin, these two were linked to him.
Ash'in güvenlik kodunu kullanıp Marvin'i araştırmak istedim, bu ikisi de ona bağlantılıydı.
Because you weren't linked up to it.
Ama Et seni nasıl okudu? Sen bağlanmadın ki.
Yeah, they'll be linked like sausages, my man.
Evet, sosis gibi bağlanmış olacaklar, adamım.
All right, so far, we've linked him to Neal Cooper,
Pekala, şu ana kadar onu Neal Cooper'la ve...
The lair's computer was only linked to the precinct database, which means you can only get an I.D. if the perp has a criminal record.
Barınağın bilgisayarı sadece savcılığın veritabanına bağlı bu da demek oluyor ki failin bir suç kaydı olması gerekli.
In analyzing the isotope ratios of oxygen and hydrogen in the driver's hair, I've linked him to the drinking water supply in the Waipahu area.
Sürücünün saçındaki oksijen ve hidrojenin izotop oranını analiz ederken Waipahu bölgesindeki içme suyu rezerviyle arasında bir bağlantı keşfettim.
They must have linked the teleport relay to the lift, but I've fused it!
Işınlanma cihazını asansöre bağlamış olmalılar ama ben bozdum bağı!
I'm wondering how it could be linked to the murder?
Bu cinayetle nasıl bir bağlantısı olabilir, çok merak ediyorum?
- is linked to ours somehow.
- olduğuna yüzde yüz eminim.
I am telling you, sir, it could be linked to Conahan's murder.
Dediğim gibi efendim, Conahan'ın öldürülmesiyle bağlantılı olabilir.
You say it's random, but it's gotta be linked to something.
Bunun tesadüfi olduğunu söylüyorsun, ama bir şeyle ilişkili olmalı.
Even before director Bertram notified me That she was romantically linked with one of his victims.
Direktör Bertram'ın, bana gelip kurbanlardan biriyle romantik ilişkide olduğunu söylemeden önce bile.
We found that cloth and preliminary forensics has linked it to you.
Sus, bu doğru değil!
That locus is linked to congenital blindness which doesn't appear in the maternal line.
Bu da anne tarafında görülmez.