English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ L ] / Lj

Lj traduction Turc

200 traduction parallèle
File number 2H-LJ-14.
Dosya numarası 2H-LJ-14.
Go L.J., go! Go!
Evet, bastır LJ!
LJ, are you hungry?
K.J., aç mısın?
LJ, are you hungry, do you want some milk?
Süt ister misin, K.J.?
So I invented something to ease LJ's anxiety during chow time.
O yüzden, K.J.'nin kaygısını azaltacak bir şey icat ettim.
To solve that problem I created a lifelike latex left breast moulded from his mother's left breast, so this way LJ will avoid any nipple confusion.
K.J.'nin meme ucu karmaşası yaşamaması için annesinin sol göğsünün kalıbından gerçeğe yakın kauçuktan bir göğüs yaptım.
OK. Here's the deal, LJ.
Seninle anlaşalım.
Sometimes I think you're the only person I can really talk to, LJ.
Sanırım konuşabildiğim tek insan sensin.
Now, let's find out, LJ, why the Ferber method isn't working.
Bakalım Ferber yöntemi niye işe yaramamış.
You ever stay at a fancy hotel, LJ?
Hiç güzel bir otelde kaldin mi, LJ?
Just a note from LJ saying he's with her, that he was safe.
Sadece, LJ den, onunla beraber güvende oldugunu bildiren, bir not var.
Go start the car, LJ!
Git arabayi çalistir LJ!
LJ?
LJ?
- LJ?
- LJ?
Go home, LJ.
Eve git, LJ.
- LJ, hold up.
- LJ, dur.
It's not funny, LJ.
Komik değil, LJ.
Where's this coming from, LJ?
Neden böyle oldu, LJ?
- They're putting me to death, LJ.
- Beni öldürecekler, LJ.
LJ?
Lj?
You know, I, uh... I sort of get what you're going through here, LJ.
Bilirsin, ben, uh... bende senin geçtiğin yolardan geçtim, Lj.
You should have breakfast every day, LJ.
Hergün kahvaltı yapmalısın, Lj.
LJ.
LJ.
LJ and his dad.
LJ ve babası.
- LJ, we're home.
- LJ, biz geldik.
LJ, you here?
LJ, burada mısın?
LJ, get out of here!
LJ, kaç.
- The police. I don't think that's such a good idea, LJ, with your prints on the murder weapon and all.
Bence bu pek iyi bir fikir değil, LJ, hele cinayet silahında parmak izlerin varken.
We can help you, LJ.
Sana yardım edebiliriz, LJ.
LJ's in trouble.
LJ'in başı dertte.
Cos you can't help LJ if you're dead.
Ölürsen, LJ'e yardım edemezsin.
- LJ. Thank God.
- LJ Tanrıya Şükür.
You understand me, LJ?
Beni anlıyor musun LJ?
LJ?
! LJ!
Lincoln's son LJ just left me a message.
Lincoln'ün oğlu mesaj bırakmış.
LJ, it's Veronica. Where are you?
LJ ben Veroinca.Neredesin?
LJ...
LJ....
LJ, I want you to listen to me.
LJ beni dinle.
LJ, I need to know that you hear me, okay?
LJ, Beni duyduğundan emin olmam lazım.
It's LJ, I'm with Veronica.
Ben LJ, Veronicaylayım.
- Uh, you know, lj- - uh, I'll move.
! - Bilirsin.. gitmeliyim.
Then I'm guessing you know Michael's in Fox River and LJ's rotting in some prison.
O zaman sanırım Michael'ın Fox River'da olduğunu ve LJ'in bir hapisanede çürüdüğünü de biliyorsundur.
- You can't go, LJ.
- Gidemezsin, LJ.
I'm going to stay here with LJ.
Buarada LJ ile kalacagim.
How often would you make those for LJ?
Bunlari LJ için ne siklikta yapardin?
I couldn't bring LJ.
LJ'getiremedim.
LJ... it's your dad.
LJ... Bu baban.
- LJ.
- LJ.
You got to have faith, LJ.
Inançli olmalisin, LJ.
LJ?
K.J.!
LJ.
K.J.?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]