Look what we have here traduction Turc
148 traduction parallèle
[Man] Hey, look what we have here, John.
- Bak burada ne var, Jean!
And look what we have here.
Ve bak burada neyimiz varmış Hamar.
Look what we have here.
Bakalım neler var.
Look what we have here before us.
Bakın önümüzde ne var.
And look what we have here.
Ve bak burada ne varmış.
Oh, look what we have here.
Bakın burada ne varmış.
- Look what we have here, boys.
- Bakın burada ne varmış.
Ooh, look what we have here.
Ooh, bakın burada ne varmış?
- Look what we have here.
- Bak burada neyimiz var.
Oh, well, look what we have here.
Bak burada ne var?
Well, look what we have here.
- Bak burada kim varmış.
Oh, guys, look what we have here.
Bakın çocuklar burada neler var?
Well, look what we have here.
Bakın burada kimler var.
Look what we have here.
Bak burada neler var.
Dan, look what we have here.
Dan, bak otada ne var.
Well, look what we have here.
Bak ne yaptın.
Look what we have here.
Bakın kimler var burada!
Look what we have here.
- Özür dilerim, Zeyna.
Look what we have here.
Bak burada ne var.
Look what we have here.
Bak burada ne varmış.
Look what we have here...
Bakın burada ne var...
Look what we have here.
Kimleri görüyorum?
Yeah, look what we have here.
Evet, bakalım burada ne varmış.
Look what we have here, Twigg.
Bak kim buradaymış Twigg.
Hey, guys, look what we have here.
- Çocuklar, bakın burada ne var.
Look what we have here.
Bak neler varmış.
Well, look what we have here.
Bak, burada ne var?
Look what we have here... a bunch of young punk motherfuckers... tryin'to steal from me.
Şuna bak! Bir grup punk serseri genç, malımı çalmaya kalkışıyor!
Well, look what we have here.
Bak burada ne varmış.
Hey, look what we have here.
Hey, bakın bende ne var. Kanatlar.
Look at what we have here.
Bu, bu...
But now, I look upon what we have here.
Ama şimdi burada sahip olduklarımıza bakıyorum da...
Look, I don't know what's going on around here, or if it's happening anywhere else, but we're a bunch of damn fools if we don't face the fact that we're in a hell of a lot of trouble, and we're gonna have to get together and fight it.
Burada ne olduğunu bilmiyorum, yada başka yerlerde ne olduğunu... ama zor durumda olduğumuz gerçeğinle yüzleşmezsek bir yığın lanet aptalız demektir... ve hep beraber kalıp, direnmek zorundayız.
Look at what we have here.
Bakın burada ne var.
Well, look-ey what we have here.
Hey, bakın burada kim varmış.
Well, why don't we take a good look at what we have here.
Şey neden elimizdekilere iyice bir göz atmıyoruz.
Well, look at what we have here.
Hele bakın kim varmış burada.
Oh, look at what we have here.
Bakın ne varmış burada!
- All that crime out there and look what we have in here : A doughnut commercial.
Oradaki tüm o suçlar ve bak burada neyimiz var : "Donut reklamı"
Look, I know what the orders say but he attacked Chief O'Brien and we have rules here against that sort of thing.
Bak, emirleri biliyorum fakat, o Şef O'Brien'a saldırdı ve burada bu tür şeylere karşı kurallarımız var.
We'll take a look at what we have here.
Ne olmuş bir bakacağız.
Here, look what we have. Mm!
Muhteşem, değil mi?
Look at what we have here.
Şunlara baksana.
Look what we have got here
Bakın bakın nelerimizde varmış
Look, I know they're in trouble... but did you have to bring them here? I mean, now with what we're fighting?
Bak, biliyorum sıkıntıları var... ama onları buraya getirmek zorunda mıydın?
Ladies and gentlemen since it appears we're going to be here for a while shall we have a look at what the Soviets are doing in Cuba?
Bayanlar ve baylar bir süre daha burada bulunacak olduğumuzdan Sovyetlerin Küba'da neler yaptığına bakmaya ne dersiniz?
Look, what we have to ask ourselves here is this.
Bakın, burada kendimize sormamız gereken bu.
OK, what have we got here? Let's take a look.
Pekala bakalım elimizde ne varmış?
Oh, look. What do we have here?
Kim gelmiş?
Look what we have here.
- Bak, burada ne var.
Look here sir, we do not have any enmity.. .. against you, but what I wanted to say is that..
Buraya bak dostum, sana karşı bir düşmanlığımız yok, demek istediğim şey şu,