Lop traduction Turc
200 traduction parallèle
And two hard-boiled eggs.
İki de lop yumurta.
Make that three hard-boiled eggs.
Lop yumurtalar üç olsun.
- With two hard-boiled eggs.
- İki tane lop yumurta.
- And two hard-boiled eggs.
- İki tane de lop yumurta.
Make that three hard-boiled eggs.
Lop yumurtalar üç tane olsun.
And two hard-boiled eggs.
İki tane de lop yumurta.
It's either foggy out, or make that 12 more hard-boiled eggs.
Bu sis düdüğü değilse, 1 2 tane daha lop yumurta demektir.
- Are those my hard-boiled eggs?
- Onlar benim lop yumurtalar mı?
Move, you lop-eared cactus-eater!
Bu sersem hayvan daha hızlı gitmez mi?
That's that lop-eared old bull again.
Yine o sarkık kulaklı erkek fil.
Old Lop-Ear and company.
Koca Sarkık Kulaklı ve şürekası.
An ugly lop-eared mongrel
Çirkin, sarkık kulaklı bir melez.
Now, if you could talk your mama into feeding'me one, big woman-cooked meal, why, I figure it and that horned toad would be worth at least a lop-eared Yeller dog, don't you?
Şimdi, eğer annenle konuşabilirsen ve bana kadın eliyle hazırlanmış bir yemek verirse işte o zaman, bu boynuzlu kurbağayı, sarkık kulaklı, sarı bir köpekle değiştiğime değdiğine düşünürüm, olmaz mı?
A little ol'lop-eared puppy
Biraz sarkık kulaklı bir yavru
You can scramble them, coddle them or devil them.
Yağda, rafadan, lop veya baharatlı pişirilebilir.
And in good bandit fashion, I'll lop your head off!
Şimdi bir eşkıyalık edip kafanı uçuracağım senin.
She'll lop them off!
Budayacak onları!
However, we will be spending a few days at Lop.
Ancak Lop'ta birkaç gün kalacağız.
Lop?
Lop?
No one will enter the TARDIS until we reach Lop.
Lop'a ulaşana kadar kimse TARDIS'e girmeyecek.
The strangers and their unusual caravan accompany me to Lop.
Yabancılar ve ilginç karavanları benimle Lop'a gelecekler.
( The caravan has arrived at Lop. )
( Karavan Lop'a ulaşır. )
Now, you will follow us and on the third night, I will walk back to you... then we're gonna ride back here to Lop, wait for two days and then... return to the caravan to collect the thing of magic that will bring the mighty Kublai Khan to his knees!
Bizi takip et, 3. gece seni bulacağım, Lop'a geri dönüp 2 gün bekleyeceğiz ve sonra karavana dönüp yüce Kubilay Han'ı dize getirecek sihirli şeyi alacağız!
Then, we're gonna'ride back here to Lop.
Sonra, birlikte buraya, Lop'a döneceğiz.
- Is there enough to get us back to Lop?
- Lop'a geri dönmemize yetecek midir?
- Then we must go back to Lop.
- O zaman Lop'a dönmeliyiz.
- Return to Lop.
- Lop'a döneceğim.
That was the last I ever saw the strange travellers in the course of a discussion many years ago at the way station of Lop
Bu tuhaf yolcuları son görüşümdü. Uzun yıllar önce, Lop'taki yol istasyonunda bir tartışmamız esnasında Bayan Wright benim Venedik'i yine göreceğime inanmış hâldeydi.
On the other hand, he might prefer to lop off my head.
Diğer taraftan, kafamı kesmeyi de tercih edebilirdi.
The boss of all the coolies is Lop-eye Shing.
Bütün işçilerin patronu Lop-eye Shing'tir.
Lop-eye Shing says that you killed Chien.
Lop-eye Shing, Chien'i sen öldürdün diyor.
Looks like you ain't running'this ship after all, Lop-eye.
Bu gemiyi sen yürütüyorsun gibi görünmüyor, Lop-eye.
Sir, is it wise overruling Lop-eye about the coolie?
Efendim, işçiyi seçerken Lop-eye'ı atlamak iyi oldu mu?
But Lop-eye fired Po-han.
Lop-eye Po-han'ı kovdu.
Lop-eye has a tendency to forget his place from time to time.
Lop-eye zaman zaman yerini unutuyor.
Well, you said you wanted something that went "plop."
"Lop, lop" ses çıkaran bir şey istemiştiniz.
- Explain. They're gonna lop off the captain's professional head, and you're sitting here playing chess with a computer.
Kaptan'ın kellesini götürmek üzereler ve sen ise satranç oynuyorsun.
I'll lop its back legs off, make good.
Arka bacaklarını keserim.
What he really wanted, in writing, was a guarantee... That the United States would assist the Soviet Union... In destroying China's Atomic bomb project at Lop Nur and Sinkiang.
Gerçekte istediği, Birleşik Devletler'in Çin'in Lop Nur ile Sinkiang'daki atom bombası projesini yok etmekte Sovyetler Birliği'ne yardım edeceğini yazıIı olarak garanti etmesiydi.
Lop off the branches, quick!
Dalları kesin çabuk!
Lop off those branches!
Kesin şu dalları!
The hard-boiled eggs I was telling you about.
Hani lop yumurtaları anlatmıştım ya.
What do you keep your hard-boiled eggs in?
Lop yumurtalarınızı siz nerede saklarsınız?
A real lop-ear ; thought he was gonna take over General Electric.
Gerçek bir ahmak ; General Electric'i aldığını sandı.
The left hemisphere is too small.
Sol lop çok küçük.
-... he lop off their heads.
-... kafalarını kesecek.
He says watch out or he get very angry and lop your head off.
Dikkatli olsun, yoksa kızıp kellesini uçururum, diyor.
Have that big piece of meat too...
- Al bakayım şu lop eti de.
If you stay any longer, I'll lop off your head.
Eğer daha fazla kalırsan, kafanı koparacağım.
And hard boiled egg.
Bana sorarsan, lop pişmiş bir yumurta.
Sir, you can't just lop someone's head off and blame it on the Vikings.
Hurra! Büyük Alfred zamanında değiliz. Efendim, öyle kolay kolay birinin kafasını kesip, suçu Vikinglerin üzerine atamazsınız.