Lovejoy traduction Turc
117 traduction parallèle
Lovejoy, Baby Shark and Eat-Your-Soup in the lead!
Yabani Menekşe, Yavru Köpekbalığı, Çorbanı Ye önde!
Lovejoy out!
Yabani Menekşe elendi.
Don't pass out on me Lovejoy.
Beni aptal mı sanıyorsun ukâla herif.
Reverend Lovejoy, your wife confiscated this... - from one of the boys in the choir.
Peder Lovejoy, Karınız korodaki çocuklardan, birinin elinde bunu bulmuş.
I'm Helen Lovejoy,
Ben Helen Lovejoy,
- Hello, Reverend Lovejoy?
- Merhaba, Reverend Lovejoy?
- This is Mrs. Lovejoy.
- Hayır ben bayan Lovejoy.
Reverend Lovejoy!
Muhterem Peder!
Reverend Lovejoy... we need you to help us find a rabbi.
Saygıdeğer Lovejoy... Bir hahamı bulmak için yardımınıza ihtiyacımız var.
Reverend Timothy Lovejoy, Monsignor Kenneth Daly... and Rabbi Hyman Krustofski.
Saygıdeğer Timothy Lovejoy, Monsenyör Kenneth Daly... ve haham Hyman Krustofski.
I also tried Mr. Flanders, Aunt Patty, Aunt Selma, Dr. Hibbert, Reverend Lovejoy... and that nice man who caught the snake in our basement.
Bay Flanders'ı, Patty teyzeyi, Selma teyzeyi, Dr. Hibbert'i, Papaz Lovejoy'u... ve bizim bodrum katımızda snake'i yakalayan iyi adamı aradım.
My name is Helen Lovejoy, and I'll be playing Stella.
İsmim Helen Lovejoy, ve Stella`yı oynayacağım.
Sorry to bother you, Reverend Lovejoy.
Rahatsız ettiğim için özür dilerim saygıdeğer peder.
That Reverend Lovejoy really displeases me.
Şu Peder Lovejoy beni çok hayal kırıklığına uğratıyor.
Reverend Lovejoy, I had a bit Of an ulterior motive in inviting you to dinner.
Peder Lovejoy, sizi yemeğe davet etmemizin başka bir sebebi var.
Now, Mrs. Lovejoy, could you tell us a little about Marge Simpson?
Pekala, Bn. Lovejoy, Marge Simpson'ı bize biraz daha anlatabilir misiniz?
It was Jessica Lovejoy!
Hırsız Jessica Lovejoy'du!
Reverend Lovejoy will make Marge take me back.
Reverend Lovejoy, Marge'ın beni eve almasını sağlayacak.
Ransom notes. Here it is... Mr. Lovejoy.
İşte, Bay Aşk Delisi.
"Lovejoy sits behind the wheel, watching a bar across the street, getting his video camera..." What, is he following someone?
Aşk Delisi arabasında oturup, kamerasını hazırlar... - Birini mi takip ediyor?
Whatever you do, don't say anything about Mr. Lovejoy, you got that?
Ve Bay Aşk Delisi hakkında da bir şey söyleme.
Mr. Lovejoy. I don't want you guys to think that I'm trying to put something over on you.
Sizi oyaladığımı düşünmenizi istemiyorum.
You asked me to get these guys off your back, and the next thing I know, you're saying, "Have a piece of Mr. Lovejoy." I couldn't believe my fuckin'ears.
Ama onlara Bay Aşk Delisi'ni anlattın.
This is good, this Mr. Lovejoy.
Bu harika. Bay Aşk Delisi.
It says here you're getting Martin Weir for the part of Lovejoy?
Başrol için Martin Veir'i seçtiğiniz yazıyor.
This writer's name, Murray Saffrin, would be better than Lovejoy.
Yazarın ismi Murray Saffrin bile Aşk Çocuğu'ndan daha iyi.
That's the reason why Harry's gonna produce this Mr. Lovejoy with me, not Chili Palmer.
Bu yüzden Harry, Bay Aşk Delisi'ni benimle yapacak. Chili Palmer'la değil.
I hear you bagged Martin Weir for Mr. Lovejoy.
Bay Aşk Delisi için Martin Vier'i seçmişsin.
Actually, Martin, the reason we came by was to talk about Mr. Lovejoy.
Aslında biz buraya Bay Aşk Delisi'ni konuşmaya gelmiştik.
Does this mean that you're gonna reconsider our deal on Mr. Lovejoy?
Yani Bay Aşk Delisi anlaşmasını bir daha düşünecek misin?
Reverend Lovejoy, your old Army drill sergeant and the regional director of the IRS.
Saygıdeğer Papaz Lovejoy, eski çavuşun ve bölgenin IRS yöneticisi.
- That's Mrs. Lovejoy.
- Bu Bayan Lovejoy oluyor.
Reverend Lovejoy... with all that's, uh, happened to us today, uh... you know, l-I kind of feel likeJob.
Aziz Lovejoy.... bugün bize olanlar bilirsiniz, Hz. Eyüp gibi hissediyorum.
Howdy, Reverend Lovejoy.
Nasılsınız Papaz Lovejoy?
Mom, Reverend Lovejoy doesn't have a coat.
Anne, Peder Lovejoy'un montu yok.
Mr. Lovejoy...
Bay Lovejoy..
Lovejoy, find her.
Lovejoy, bul onu.
- That guy, Lovejoy, put it in my pocket.
- Cebime o adam, Lovejoy koydu. - Biliyorum.
Lovejoy.
Lovejoy.
And Helen Lovejoy, sure, she looks blond but I've heard cuffs and collar don't match, if you get my drift.
Ve Helen Lovejoy. Sarışın görünüyor ama manşet ve yakası birbirine uymuyormuş, ne demek istediğimi anlıyorsun.
- Lovejoy here.
- Lovejoy konuşuyor.
I'm calling for Reverend Lovejoy.
Peder Lovejoy'u aramıştım.
That's not what Reverend Lovejoy's been telling me.
Peder Lovejoy böyle demezdi genelde bana.
It's Reverend Lovejoy!
Bu Peder Lovejoy!
Religious guy? - Oh, you mean Reverend Lovejoy.
- Rahip Lovejoy mu?
- # # [Organ ] - [ Reverend Lovejoy] That concludes our service.
İbadetimizin sonuna geldik.
I'm Lovejoy.
Ben Lovejoy.
- Ciao.
- Çav Lovejoy.
Lovejoy'll fill you in about work tomorrow.
Yarın Lovejoy sana işi anlatacak.
Lovejoy, you look sick.
- Yapma dostum.
Yeah, Mr. Lovejoy, it was good.
- Bay Aşk Delisi iyi.