English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ L ] / Lusting

Lusting traduction Turc

76 traduction parallèle
They were crazy about him, lusting for his body, his manly figure.
Kadınlar bu kaslı vücut ve erkeksi duruş nedeniyle çılgına dönerdi.
All that sinning, lusting and killing. And then swearing before the judge on the Holy Bible to tell the whole truth, and the way they...
Bütün bu günahkârlık, şehvet düşkünlüğü, cinayet ve ardından da tüm gerçeği söylemek için jürinin önünde kutsal kitap üzerine yemin etmek ve seçtikleri yol...
I want Margaret lusting after me.
Margaret'ın beni arzulamasını istiyorum.
People are killing each other, lusting after each other's wives... worshipping false idols.
İnsanlar birbirini öldürüyor. Birbirlerinin karısını arzuluyor. Sahte ilahlara tapıyorlar.
But keep your lusting, lechering minds off of my wife!
Fakat o şehvet düşkünü düşüncelerinizi karımdan uzak tutun!
You ain't the kind of man to go lusting after another man's wife, especially with them six bawds arriving in town.
Sen başka bir erkeğin karısını arzulayacak bir erkek değilsin,... özellikle de kasabaya altı kadın gelmişken.
Therefore, you must cease lusting after the throne.
Bu yüzden taht arzunu dizginlemelisin.
And what, dearly beloved, can we do about the weakness of lusting men and soft women?
Ve değerli dostlar, arzulu erkeklerin ve hafif kadınların... bu zaaflarıyla ilgili ne yapabiliriz?
They all think we moon around all day, lusting after their bodies.
Tabii siz gittikten sonra tüm gün bunun etkisi ile dalgın dalgın dolaşırız artık.
He's lusting after your daughter.
Kızınıza karşı şehvet duyuyor.
It says, lusting after pleasure shall devour you...
Haz peşinde koşmanın insanı mahvedeceğini yazıyor...
- No, scam is lusting.
- Hayır, buluşma şehvet içerir.
He was lusting to put the poor man's eyes out personally on the spot.
Zavallı adamın gözünü oracıkta çıkarmaya can atıyordu.
Because he gives you that tremendous kind of impaction... of lusting, suffering, crazed humanity... in all sorts of bizarre, gargoyle-like allegorical forms.
Ve bu da Robert Crumb çünkü o size ; arzulayan, acı çeken, çıldıran insanlığın her türlü tuhaf, canavarımsı alegorik tiplerde muazzam coşkusunu veriyor.
This was not some tawdry older woman lusting after young flesh!
Olanlar, yaşlı adi bir kadının genç bir delikanlıyı arzulaması değildi.
"They're after me... lusting for me"
"Ben afetim, kıyametim, benim gençlerin tufanı..."
I'm actually lusting after a woman that does nothing but grate on my nerves. I can't stand her!
Ona katlanamam ki ben!
Is it possible that she could have been lusting after me all this time?
Bunca zamandır beni arzuluyor olabilir mi?
Her agent is out getting her jobs while my agent is sitting here, lusting after girls in commercials.
Onun ajansı ona iş bulurken benim ajansım burada oturup reklamlardaki kızlara sulanıyor.
He told us about the booze and the lusting... the late nights, the lying... and the gambling.
Bize içkiden, şehvetten... gecenin geç saatlerinden, yalanlardan... ve kumardan bahsetti.
Well, I, uh, went to college and found myself lusting after the football team more than the cheerleaders, so I kinda figured I was gay.
Üniversiteye gittim ve kendimi ponpon kızlardan çok, Amerikan futbolu takımıyla ilgilenir buldum. Düşündüm ve şöyle dedim :
We might have a different kind of religion, one where lusting is a sacrament.
Şehvetin ibadet sayıldığı farklı bir dinimiz olabilirdi.
I don't smoke, you don't drink, and Bob here, wouldn't think about lusting after a woman.
Ben sigara içmiyorum, sen içki içmiyorsun, Bob bir kadına karşı şehvet duymayı aklından bile geçirmiyor.
I married her to make love regularly thinking if anything could cure my lusting after other women....
Sekse dayanılmaz bir isteğim var. Onunla daima ve düzenli olarak sevişmek için evlendim. Başka kadınların peşinden koşmamı engelleyeceğini düşündüm.
You're lusting for blood like a barbarian!
Barbarlar gibi kana susamışsın!
No, I'm just lusting...
Hayır Matteo, ama ben çok kötüyüm.
So why is Sir Lust-A-Lot lusting after you?
Bu yüzden mi Sör Azgın seni arzuluyor?
Doug, yelling at me will not keep your wife from lusting after your best friend.
Bana bağırman, karının en iyi arkadaşını arzu ediyor olmasını engellemez, Doug. - Sen nereden biliyorsun?
Isabel is great, but lusting after her is something the old Alex Whitman would do.
Isabel çok hoş, ama O'na ihtiras duymak daha çok eski Alex Whitman'in yapacağı birşey.
There I was, inches away from my ex-boyfriend... friend, whatever... lusting after a bass player.
İşte orada, eski sevgilimden ya da arkadaşımdan birkaç santim uzaklıktaydım ve kontrbasçıya göz süzüyordum.
Marriage is not about animal lusting, and kinky sex games.
Evlilik, hayvani arzular... ve seks oyunlarından ibaret değildir.
- I was just lusting after Chandler.
- İçimden Chandler'ı geçiriyordum.
After two years of nonstop Lana-lusting, that's the best you can do?
İki yıl boyunca sürekli Lana'yı arzuladın ve, Yapabildiğinin en iyisi bu mu?
I know what lurks in your lusting heart.
O şehvani kalbinden neler geçtiğini biliyorum.
You're only lusting for her, the same way you're lusting for me.
Onu arzuluyorsun. Şimdi beni arzuladığın gibi, değil mi?
This one is lusting after me.
Bu beni istiyor.
She's been lusting after him ever since he moved in.
Adam buraya taşındığı günden beri bunun için yanıp tutuşuyor.
Look at yourselves, lusting after the straight guy... you can never have.
şu halinize bakın, herifin kıçı için deliriyorsunuz... Asla sahip olamazsınız.
- Are you concentrating on the game, or are you just lusting after the feet of your soon-to-be wife?
- Dikkatini oyuna veriyor musun... yoksa müstakbel karının ayaklarını mı inceliyorsun?
You conquered those tribes, lusting for their game and their lands just as we have now conquered you for no less noble a cause.
Tıpkı sizi daha az soylu olmayan bir amaçla fethettiğimiz gibi o kabileleri fethettiniz, avlarını ve topraklarını arzuladınız.
You drooling, lusting dolphins!
Sizi ağzı akan, şehvet düşkünü yunuslar sizi!
I've been lusting over Vivaan for 2 years..
Iki seneden beri Vivaan'a Cılgınca hayranim.
You're a lusting faun.
Şehvetli bir keçisin.
I'm more than happy just lusting after Deanna Troi.
Deanna Troi sonuncu olursa daha mutlu olucam.
He is at the root of our own curse, lusting for something we want but we cannot have.
Bir şey için can atıp ulaşamamak gibi bir belanın kökeninde bu yatar.
How did you know I've been lusting after a steamer? Well...
Bunu istediğimi nereden biliyordun?
I'm not one of your typical fucked-up damage cases who's just lusting for male attention.
Ben senin erkeğe muhtaç kalmış o eski pis tecrübelerine benzemem.
I am lusting for more
Daha fazlası için arzuluyum.
I thought he was my friend and all this time he's been lusting after me.
Onun en iyi arkadaşım olduğunu sanıyordum ve o bunca zaman beni arzuluyormuş.
What term would you use to refer to a black person Lusting after a white person.
Peki sen beyaz birinden hoşlanan siyahi insan için hangi terimi kullanmayı tercih ediyorsun?
I was thinking about going with the one girl who's been lusting after my dong the whole time.
Benim aletimi yıllardır arzulayan kızla gitmeyi düşünüyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]