Malaria traduction Turc
572 traduction parallèle
In summer the water courses run almost dry. This leads to malaria brought by anophelese mosquitos.
Yazları akarsular hemen hemen kurur ve bu da anofellerin taşıdığı sıtmanın kaynağıdır.
Almost everyone in Las Hurdes has malaria.
Bütün hurdeslilerin sıtmalı olduğu söylenebilir.
Has there been more malaria?
Hâlâ sıtma görülüyor mu?
You're dying by the thousands of malaria.
binlerceniz sıtmadan ölüyor.
Him and malaria. Fifteen years!
O ve sıtma. 15 yıldır.
12,000 of our boys are policing that pest hole down below and according to reports, they are being infected by a kind of moral malaria.
Aşağıdaki salgın hastalık yuvasında 12 bin adamımız jandarmalık yapıyor ve raporlara göre, bir tür "ahlaki" sıtma mikrobu kapmışlar.
- Solid malaria.
- Sıtmadan yatıyorum.
- Malaria, huh?
- Sıtma, ha?
Are you sick? - A little malaria.
- Hayır, hafif sıtma.
- Oh, malaria...
- Sıtma...
A touch of malaria.
Sıtma nöbeti.
Malaria, my ass!
Sıtmaymış! Kıçımın kenarı.
Do you think there's any danger of catching malaria?
Sence sıtmaya yakalanma riskimiz var mı?
I think you might have malaria, Andy.
Sanırım sen sıtmasın Andy.
No, I'd know malaria.
Hayır, sıtmayı bilirim.
The heat should be great for your malaria.
Sıcak sıtmana iyi gelmiş olmalı.
It's his malaria.
Sıtma nöbeti.
They died of malaria, dysentery, beri-beri, gangrene.
Öldüler sıtma, dizanteri, beriberi ve kangrenden.
I'll stop by tomorrow... it's only malaria... take quinine.
Yarın uğrarım. Sadece sıtma. Kinin alsın.
No, no, it's only malaria.
- Hayır. Bu sıtma.
Our flight surgeon says mosquitoes have malaria, and they keep flying.
Uçak doktorumuz sivrisinekler sıtma taşır diyor. Onlar da uçuyor.
Silly disease, malaria.
Aptal hastalık. Sıtma.
There should be malaria here.
Burasa sıtma olmalı.
It's either that or a bad go of malaria.
Ya sarhoşsun, ya da çok kötü sıtma olmuşsun.
Half the gang's down with malaria and dysentery.
Adamların yarısı malarya ve dizanteriden yatıyor.
Not for a man with malaria.
Hayır, sıtmadan, olağan dışı değil.
- He always gets malaria.
- Her zaman sıtması vardı.
Cerebral malaria.
Beyinsel sıtma.
- No, I've seen typhus and malaria.
- Hayır, tifüs ve sıtmayı gördüm.
He's got malaria.
O sıtma.
He's had cerebral malaria.
Beyinsel sıtması varmış.
You've got malaria.
Sıtma hastasısın.
Wait till you've had your share of malaria.
Sıtmadan payınızı alana kadar bekleyin.
We would like to hear a r ¨ ¦ sum ¨ ¦ of the special clinical types of pernicious... as differentiated from chronic or latent malaria.
Sizden kronik ve gizli sıtma arasındaki farkın ölümcül özel klinik türleri... bakımından özetini dinlemek istiyoruz.
And a touch of malaria.
Ve sıtma nöbeti.
Malaria, I believe.
Sanırım sıtma.
To free Rome from malaria.
Roma'yı sıtmadan kurtarmak için.
How about malaria or hydrophobia?
Sıtma ya da kuduza ne dersiniz?
You've watched them die of smallpox and measles and malaria.
Onların sıtma, çiçek ve kızamıktan öldüklerine şahit oldunuz.
- malaria, scurvy.
- Sıtma, iskorbüt.
How come you can't control the malaria with drugs?
Nasıl olur da sıtmayı ilaçla kontrol edemezsiniz?
- It's that damn malaria.
- Lanet olası sıtma.
Everyone in camp's been exposed to malaria.
Kamptaki herkes sıtmaya tutulmuş.
But that malaria was very bad.
Ama o sıtma çok kötüydü.
- Marvellous stuff, these malaria pills.
- Bu sıtma hapları, olağanüstü şeyler.
The best cure for malaria is rest.
Sıtma için en iyi tedavi dinlenmedir.
I'm almost out of malaria pills.
Neredeyse sıtma haplarım bitmek üzere.
George seemed so recovered from his attack of malaria that we left for Kiunga the very next day wondering how Elsa would react to the sight of her first ocean.
Kiunga'ya gitmek için George'u terkettiğimizde sıtma ataklarından kurtulmuş görünüyordu, aynı gün biz de Elsa'nın okyanusa vereceği ilk tepkiyi merak ediyorduk.
Miles and miles of it, filled with dirty water, quicksand, moccasins and malaria.
Kilometrelerce uzunlukta bataklık. İçi leş gibi su, çamur, zehirli yılan ve sıtma mikrobu dolu.
Malaria.
Sıtma.
( man ) MM-HMM, THAT WILL DO FOR THE MALARIA PATIENTS.
Sıtma hastaları için uygun?