Methodical traduction Turc
213 traduction parallèle
On the other hand, Guy Haines is a quiet, methodical player almost lackadaisical.
Guy Haines sakin bir oyuncu neredeyse uyuşuk.
I have a methodical mind.
Beynim metodik çalışır.
He's as cold and methodical as those two watches he carries about with him.
İşini yaparken ve diğer ikisi de izlerken gayet soğuk kanlı ve yöntemli..
He's a methodical man.
Düzenli bir adam.
In matters of this kind, I'm most methodical.
Bu konularda çok metodik çalışırım.
He was so methodical, but he would leave paying bills to the last minute.
Çok düzenliydi, ama fatura ödemelerini son ana bırakırdı.
A methodical man could still be methodical in extremis.
Titiz bir insan, son nefesinde de titiz olabilir.
She is strong-willed, methodical and patient.
Azimli, metodik ve sabırlıydı.
Not just some background hiss but a methodical series of pulses.
Öylesine bir arkaplan hışırtısı değil,... metodik bir sinyaller serisi.
And as the dog grew up, those methodical beatings by blacks... planted that seed of fear in him.
Ve köpek büyüdükçe, zenciler tarafından devamlı yapılan dövme işi onun içine korku tohumlarını yerleştirdi.
Let's be methodical, Captain Hastings.
Metodik olun Yüzbaşı Hastings.
In other words... I am methodical, organized and logical.
Başka bir deyişle sistemli, düzenli ve mantıklıyım.
Methodical, wooden.
Metodik, Odun.
But yes, we're methodical, yes, we're diligent, yes, we're serious.
Ama'Evet'in geçmedi, metod olarak evet, itina ile evet, ciddi olarak evet.
The way he killed them, cool, methodical.
Onları öldürüş biçimi soğukkanlı ve sistemli.
He's very methodical.
Çok sistemli biri.
"An Intelligent, Methodical, Painstaking, Passionate detective, who would rather die than give up"
"Zeki, metodik, sabırlı ; vazgeçmektense ölmeyi tercih eden detektif"
She's a cold, methodical killer.
Sogukkanli, profesyonel bir katil.
This guy's methodical, exacting... and worst of all, patient.
Bu adam sistemli, çok dikkatli... ve en kötüsü, sabırlı.
the police may be slow... but they're methodical.
Polis yavaş olabilir ama sistemli çalışır.
It's organized, it's relentless, it's methodical.
Tüm bunlar organize, acımasız ve sistemli.
You're careful and organised and methodical and all that.
Sen dikkatli ve organizesin ve düzenli ve tüm bunlar.
A dyed-in-the-wool killer, cold-blooded, clean and methodical.
Bir katil. Soğukkanlı, temiz ve metodik.
My husband is a very methodical man.
Eşim çok düzenli bir adamdır.
He was so methodical, the way he planned to kill his own daughter.
Kendi öz kızını öldürmeyi planlarken... çok sistemliydi.
Methodical bastards.
Düzenli piçler.
Not smart but methodical.
Zeki değildir ama düzenlidir.
Very, methodical man.
Oldukça, yöntemli biri.
This is methodical.
Bu ise yöntemli.
I've always been methodical, goal oriented.
Ben her zaman sistematik çalışarak, hedefime ulaşırım.
Patiently and without remorse, he trained it to be the a cold, ruthless and methodical killer.
Ve içindeki tutkuyla, bu hayvanı en kötü işler için eğitmiş.
It's slow, methodical... painless.
Yavaş, metodik ve acısız.
We were methodical exploring the interior.
Geminin içini metodik bir biçimde keşfediyorduk.
Most of your serial killers are totally methodical.
Seri katillerin büyük çoğuınluğu sistemli ve düzenlidir.
Methodical.
Yöntemli.
- He's never been so methodical.
Bu kadar düzenli değildi zaten hiçbir zaman.
We're dealing with a serial killer who's methodical and patient.
Sistemli ve sabırlı bir seri katille karşı karşıyayız.
A shooter who is highly intelligent and methodical.
Katilimiz çok zeki ve sistemli çalışıyor.
He's intelligent, methodical, and devout in his belief that killing River is the right thing to do.
Zeki, sistemli ve River'ı öldürmenin yapılacak... en doğru şey olduğuna bütünüyle inanıyor.
She's a cold, methodical killer.
Soğukkanlı, profesyonel bir katil.
But as a filmmaker, he was methodical.
Fakat bir film yapımcısı olarak, işi kitabına göre yapardı.
Our unsub is male, intelligent, organized, and methodical.
Şüphelimiz erkek,.. ... zeki organize ve düzenli.
Now, we're dealing with a killer who is not only extremely powerful, but methodical.
İnanılmaz derecede güçlü ama sistemli bir katille karşı karşıyayız.
Standbury, on the other hand, his anger is controlled, it's almost methodical.
Standbury, diğer yandan, kızgınlığı kontrol altında, neredeyse bir yöntem gibi.
It's very methodical in its execution.
Çok metodik, çok disiplinli.
"The collapses were too methodical to be a chance result of airplanes colliding with the structures."
"Çökmeler, uçakların binalara çarpmasından doğan bir tesadüf eseri olmak için çok fazla sistemliydi."
He is methodical, he plans things years in advance.
Sistemli çalışır, meseleleri yıllar öncesinden planlar.
They were too methodical.
Çok metodik davrandılar.
Let's be systematic and methodical.
Sistemli ve düzenli olalım.
I've studied her, she's tidy, methodical and charming too. And so I thought, for my brother... Am I not right?
Onu görünce kardeşim geldi aklıma.
They're slow, they're methodical, and they're positive.
Yavaş, sistemli ve yapıcıdırlar.