Miron traduction Turc

Miron...

Neron!

Miron... I've been looking for you.

Neron, seni arıyordum.

Miron Pastai, the Gypsy.

Çingene, Miron Pastai!

Miron lordache.

Miron lordache,

Russ Miron out quickly.

Russ Miron çabuk çıktı.

Secretariat is catching up to Russ Miron.

Secretariat Russ Miron'ı yakalıyor.

- Russ Miron on the inside.

- Russ Miron iç kulvarda.

Secretariat and Russ Miron.

Secretariat ve Russ Miron.

Hello, Miron.

merhaba, Miron.

That Miron has such a nerve... He doesn't want food. He only wants money.

Miron da aynı şekilde sinirli... yemek istemiyor sadece para istiyor

It's to her I wanted to send the Miron poem.

Ona da Miron'un bir şiirini göndermek istemiştim.

So you ended up with the poem by Miron.

Bu yüzden Miron'un şiiri sana gelmiş.

She likes Miron and I thought... I'd sent her... the poem.

Miron'un şiirlerini çok sevdiğinden ben de yollayayım dedim.

Miron is calling for you.

Miron seni arıyor.

Hello, Miron Alekseyevich.

Merhaba Miron Alekseyevich.

Miron Alekseyevich didn't mind.

Miron Alekseyevich karşı çıkmadı.

Miron continued to tell me how much he loved his Tanya, but he really didn't have to. The whole town knew about his passion how they hid in the local hotel, how he washed her with vodka.

Miron, Tanya'ya olan sevgisini anlatarak devam etti onun tutkusunu bütün şehir biliyordu bir otelde gizlendiklerini, onu votkayla yıkadığını.

There were rumors that Tanya didn't love him, but Miron said nothing about it.

Tanya'nın onu sevmediğine dair söylentiler vardı ama Miron bununla ilgili hiç bir şey söylemedi.

Dear Miron Alekseyevich!

Sevgili Miron Alekseyevich!

They laughed when we introduced ourselves as Miron and Aist.

Kendimizi Miron ve Aist olarak tanıttığımızda güldüler.

All that Miron had left now was his love for Tanya.

Miron'da kalan tek şey Tanya'ya duyduğu sevgi.

Miron was silent, it didn't make any sense to "smoke" any more.

Miron sessizdi, "duman" çıkarmanın bir anlamı yoktu.

Miron looked like he didn't notice.

Ama Miron bunu fark etmiyormuş gibi davranıyordu.

Miron Alekseyevich immediately went looking for Tatyana.

Miron Alekseyevich hemen Tatyana'yı aramaya gitti.

When we drove up on the Kineshemsky Bridge,

Kineshemsky köprüsüne geldiğimizde Miron mırıldandı.

Miron whispered, "My Tanyusha is gone."

"Tanya'm gitti"