Mta traduction Turc
116 traduction parallèle
It's an MTA bus outbound on the Hollywood Freeway.
Hollywood Şehirler Arası yoldan giden MTA otobüsü.
A man fixed your car so it wouldn't start then followed you into the MTA station.
Bir adam arabanı sabitlemiş, bu yüzden çalışmıyor sonrada seni MTA istasyonuna kadar takip etmiş.
And let people vote on it, let's say a two-week period, and after the two-week period, they'll have the results in the paper, and I think the MTA will be embarrassed.
Ve insanlar bunu oyluyor, iki haftalık bir periyot diyor, iki haftalık periyottan sonra, kağıt üzerinde sonuçlara ulaşıyorlar, ve bence MTA mahçup olacak.
The MTA rejected it and they said, no, that if you put a dog in the yard, the dog would step on the third rail.
MTA bunu reddetti ve dediler ki, hayır, eğer oraya köpek koyarsak, köpekler üçüncü raya kadar gidebilir.
As a result of telling that story innumerable times, I embarrassed the MTA into building the fence around the first of 19 yards.
Anlatılan bir hikayeye göre defalarca, MTA 19. bölgeye çitlerini inşa ettiğinde yüzüm kızardı.
And I'm telling you that those lockers are MTA business.
Ve sana, bu kilitler MTA'ya ait diyorum.
Napoleon is alive and well and working for the MTA.
İzin almadan çalışamayacağımızı söylüyor.
MTA does not answer to the city.
MTA şehir yönetimine rapor vermez.
I can neither confirm nor deny Soneji was involved in the MTA train incident.
Soneji'nin MTA tren olayına karıştığını ne teyit ne de inkar edebilirim.
MTA officials continue to deny... the existence of a mutant to deny the existence... of a mutant strain of cockroach... engineered by scientists...
MTA resmi olarak bir mutant... yarattıklarını inkar etmeye devem ediyor hamamböceğine benzer... yaratıkların varlığını inkar ediyorlar... bilimadamları tarafından geliştirilen...
Suspects are entering the Pershing Square MTA station.
Şüpheliler, Pershing caddesindeki metro tüneline giriyor.
- I need MTA schematics of Pershing Square.
- Kim, Pershing Square istasyonunun bütün şematiğini istiyorum.
I'm Kelly Knoxville for WMAT, Action News.
Ben Kelly Knoxville, MTA'dan.
I read about this guy, gets on the MTA here, dies.
Bir adamın haberini okudum, buradaki metroya biniyor ve ölüyor.
A guy gets on the MTA here in L.A. and dies.
Adamın biri L.A.'de metroya binip ölüyor.
MTA Downtown.
MTA şehir meerkezi.
Can you access the MTA's disaster-response system?
MTA facia önleme sistemine ulaşabilir misin?
- Shall I tell MTA to close the station?
- İstasyonu kapatsınlar mı?
He got through the perimeter at the MTA station.
Metro istasyonundaki çevirmeden kurtulmuş.
Lenny, the best mechanic in the whole MTA.
Lenny, MTA'nın en iyi makine ustası.
- Tim Felson. MTA. - Ronnie Lobell.
Tim Felson, MTA.
Tell'em we've got a Caucasian male, early 20s, wearing a brown jacket, being taken from here against his will.
MTA'e alarma geçir. Onlara bu istasyondan zorla kaçırılan kafkas, erkek, 20'li yaşlarda, kahverengi bir ceket giyen ve siyah bir çanta taşıyan birisini aradığımızı söyle.
Everyone on the train were either MTA employees or undercover cops.
Trendeki herkes ya MTA çalışanı ya da gizli polis.
The drill participants were all MTA employees or law enforcement.
Tatbikat çalışanlarının hepsi MTA görevlileri ya da kanun gücündendiler.
MTA windbreaker's easy enough to get your hands on.
MTA siperlikleri karışmak için yeterliydi.
She got off the MTA bus, walked across wearing her headphones.
Kız, otobüsten inip müzik dinleyerek yürümeye başlamıştı.
Ok, I'll call the MTA, I'll run the metro card and concentrate on her stops
Ben ulaştırma yetkililerini aradım. Metro kartını araştırıp gittiği duraklar üzerinde odaklanacağım.
And she said she heard subway sound but I checked the MTA map the closest train crosses four blocks from there
Metronun sesini duyduğunu söylemişti, ama haritaya baktım. En yakın tren buradan dört blok uzaktan geçiyor.
And this just in. We are now learning that the mayor and the MTA are suspending all subway service in Manhattan until further notice.
Şimdi aldığımız bilgiye göre, belediye başkanı ve MTA yetkilileri Manhattan'daki tüm metro seferlerini, ikinci bir emre kadar durdurdu.
I contacted the mta.
Geçen geceki şoförü buldular.
Reports of an empty train blowing through stations caught the MTA's attention.
Duraklardan boş olarak geçen tren ihbarı idarenin dikkatini çekmiş.
MTA bus clipped the kerb and it knocked down a utility pole.
MTA otobüsü kaldırıma çıkıp elektrik direğine çarptı.
Goddamned MTA strikes again.
Toplu taşıma yine can aldı.
The Hostage Negotiation Team has just arrived at MTA headquarters to determine if this is a terrorist enterprise.
Rehine pazarlık ekibi olay yerine yeni geldi. Terör girişimi olup olmadığını anlamaya çalışıyorlar.
I thought you were some sort of MTA big shot.
Seni orada yüksek makamlarda sanıyordum.
And it's not, you know, it's not the MTA's fault.
Ve bu, şirketin suçu değil bu.
I'll tell you about it when I get home but I'm in the middle of it now and they wanna do background checks on everybody involved here from the MTA.
Neyse, eve gelince anlatırım. Şu anda tam olayın içindeyim. Bu işe karışmış olan şirketteki herkesi kontrol etmek istiyorlar.
- This is Walter Garber, MTA. - How do you spell that?
Ben demiryollarından Walter Garber.
Dan McWilliams, MTA.
Dan McWilliams, MTA.
That area's MTA manager is Ömer Ucar.
- Bölgenin MTA Müdür'ü Ömer Uçar.
If that was the case, he would have needed to get a permit for the samples from MTA Ankara, and I'd have been informed about that.
Eğer öyleyse eldeki numunelerin Ankara MTA'dan onayını almak..... zorunda ki, bundan benim haberim olur.
A council starts an inspection after samples are received in MTA.
Numuneler MTA'ya girdikten sonra bir kurul tarafından incelemeye alınıyor.
They called from Denizli MTA.
- Denizli MTA'dan aradılar.
M.T.A vehicle?
MTA aracı mı?
MTA is currently working in that region.
O bölgede MTA çalışıyor!
You need to hurry up and get that report from MTA as soon as possible.
Senin de elini çabuk tutup bir an önce şu MTA'dan raporu alman lazım.
The whole world knew him and no one even knows your MTA manager.
Bütün dünya tanıyordu onu. Kaldı ki, sizin MTA müdürünüzü tanıyan yok.
He was upset about a guy at the MTA office.
MTA ofisindeki bir adama sinirlenmiş.
- He's talking about the MTA.
- Jack MTA'dan bahsediyordu.
- Everything in place with the MTA?
- MTA hazır mı?
MTA, downtown.
MTA şehir merkezi.