My heart is racing traduction Turc
77 traduction parallèle
Can't you feel how my heart is racing?
Kalbimin nasıl attığını hissediyor musun?
Today, you are honouring me in this very place. My heart is racing once again.
bugün, beni onurlandıran bu yer kalbimi bir kez daha heyecanla dolduruyor.
I know some people are beginning to suspect us, but I'm in agony! My heart is racing!
Biliyorum bazı insanlar bizden şüphelenmeye başlıyor, fakat ıstırap içindeyim!
My heart is racing, Mr. Truckman
- Çok korktum, Bay Kamyoncu.
It's why my heart is racing and I'm so fluttery.
Ondan kalbim duracak gibi, çok gerginim.
Do you know what it means when I say my heart is racing?
Söylesene kalbim hızla çarpıyor desem. Beni anlayabilir misin?
My heart is racing, harold.
Kalbim küt küt atıyor, Harold.
My heart is racing.
Kalbim deli gibi atıyor.
My heart is racing and so am I
Kalbim gümlüyor, ben de.
We have to compensate for the lip stick CF. My heart is racing.
Zararları ödememiz gerekebilir.
My heart is racing.
Kalbim hızlandı.
My heart is racing on.
Kalbim hızla atıyor.
My heart is racing on.
Gönlümde bir yarış var.
In fact, my heart is racing.
Baksana kalbim nasıl atıyor.
- My heart is racing.
- Kalbim yerinden çıkacak.
Both. And my heart is racing.
İkisi de, kalbim çarpıyor.
My heart is racing.
Kalbim küt küt atıyor.
- God, my heart is racing.
- Tanrım, kalbim yerinden fırlayacak.
My heart is racing.
- Kalp atışım hızlandı.
You're so formidable that my heart is racing!
Senin bu kadar hırçın olman kalbimi hareketlendiriyor.
My heart is racing.
Kalbim küt küt!
Now my heart is racing.
Şimdi benim kalbim de çarpmaya başladı.
My heart is racing.
Kalbim çarpıyor.
My heart is racing,
.. kalbim asırı hızlı atıyor..
My heart is racing!
Kalbim hızla çarpıyor!
My palms are sweaty, and my heart is racing.
Avuç içlerim terledi ve kalbim deli gibi.
My heart is racing.
Kalbim duracak.
Because for me, my heart is racing right now. What is with her and the
Nasıldı, kalbim duracaktı ya
I know I said I was okay but my heart is racing and, okay, so, should we chance that out to the hospital, or do we try to get out of town, because I, Hey love. I don't know if it's just nerves or something serious.
İyi olduğumu söyledim ama kalbim çok hızlı atıyor, peki, hastanede mi buluşalım yoksa şehirden çıkmayı mı deneyelim, çünkü ben, bilmiyorum heyecanlandım.
I know I said I was okay but my heart is racing and, okay, so, should we chance that out to the hospital, or do we try to get out of town, because I,
İyi olduğumu söyledim ama kalbim çok hızlı atıyor, peki, hastanede mi buluşalım yoksa şehirden çıkmayı mı deneyelim, çünkü ben, bilmiyorum heyecanlandım. Aşkım. Endişe edecek bir şey yok.
My heart is racing, and I'm tingly all over.
Kalbim çok hızlı çarpıyor, bütün bedenim titriyor.
My heart is racing.
Kalbim hızlı atmaya başladı.
- My heart is racing.
- Kalbim çat çat atıyor.
Oh, God, I'm actually gonna have a heart attack. Actually my heart is racing like a little...
Kalp krizi geçireceğim ben, kalbim öyle güm güm diye atıyor ki...
And tell him that my little heart is racing, racing.
Küçük kalbimin yarış atı gibi koştuğunu söyle ona.
Be still, my racing heart - she is floating toward me as a winged melody. I burst with a Spanish pride.
Yarışırcasına koşan kalbimi sükuna kavuşturmak için, sevgilim kanatlanmış bir melodi gibi bana doğru uçuyor.
My heart is racing.
Kalbim deli gibi çarpıyor.
Why is my heart racing?
Kalbim neden hızlandı?
Why is my heart racing?
Kalbim niye böyle çarpıyor?
My heart is still racing, and you want to debrief me!
- Kalbim korkudan hala küt küt atıyor, sense hala beni sorguya çekiyorsun!
My heart is still racing.
Kalbim hâlâ çok hızlı atıyor.
And the next thing that would happen, besides my racing heart, is this burning sensation would happen on the back of my neck,
Ve daha sonra olan şey, kalp atışlarımın artması ve boynumun arkası da yanmaya başlamıştı...
My mind is racing. My heart is pounding.
Aklım uçuyor, kalbim yerinden fırlayacak.
My heart is racing!
Kalp atışlarım hızlandı!
My heart... is still racing.
Yüreğim hala küt küt çarpıyor.
My heart is still racing.
Kalbim hala atıyor.
Tears also. Oh, my heart is racing.
Aman Allah'ım.
So at that moment is when my heart just started racing.
O anda kalbim yerinden çıkacakmış gibi atmaya başladı.
My heart is totally racing right now.
Kalbim şuan deli gibi atıyor.
And my heart starts racing, and I'm like, what is this?
Kalbim gümlemeye başladı. Ben bu ne diye düşünüyordum.
"this is what we're looking for." My heart was racing - no palaeontologist had worked on that looking for early tetrapods.
Bunu görünce kalbim yerinden çıkacaktı çünkü daha önce hiçbir paleontolog özellikle ilkin tetrapodları aramak için bu bölgeyi araştırmamıştı.