My mom's here traduction Turc
244 traduction parallèle
And our moms would throw in... Well, my mom would throw in... a good meal here and there, you know.
Annelerimiz, daha doğrusu annem... ara sıra bize yiyecek doğru dürüst şeyler getirirdi.
Mom, a kid here says he's my brother.
Anne, burada bir çocuk benim kardeşim olduğunu söylüyor.
Just borrow your mom's car, drive to my house, get my wallet and bring it here.
Annenin arabasını ödünç al, evime git, cüzdanımı al ve buraya getir.
My mom's got a lot of stuff for me to do around here.
Annemin yapmamı istediği epey iş var.
What if my mom calls and finds out Rachel's not here with us, huh?
Ya annem arayıp Rachel'ın bizle olmadığını anlarsa?
Here's what we'll do. I'll tell him that after the bus accident, your stuff got mixed up with my mom's stuff at the hospital, and... I just happened to find this letter.
İşte şöyle yapacağız.Ona diyeceğim ki otobüs kazasından sonra, hastanede senin eşyaların benim annemim eşyalarıyla karışmış, ve... ben de bu mektubu buldum.
Ever since my mom died, every now and then I get this feeling that she's right here, you know?
Annem öldüğünden beri buralarda olduğunu hissediyorum.
Here's my mom and dad on their wedding day.
Bak, annemle babamın düğün fotoğrafları.
Plan A, I drive to a jewelry store, steal a necklace, shoot my way out and get back here before your mom gets home.
Ben bir mücevher mağazasına gideceğim, bir kolye çalacağım ışık hızıyla hareket edip anneniz eve gelene kadar geri döneceğim.
Here's one my mom taught me.
Bunu da annem bana öğretti.
My dad's here with his wife, but my mom couldn't make it.
Babam karısıyla burada, ama annem gelemedi.
My mom's in here.
Annem burada.
Listen, you've been a wonderful help, but now that my mom's here... why don't you watch the game with Dad?
Bana çok yardımcı oldun ama artık annem burda.. neden babamla maçı izlemiyorsun?
My Mom's not here yet, but....
Anne gelmedi mi hala....
Here's where my mom and dad live.
Burası bizimkilerin yaşadığı yer.
I was counting on my mom to give me a ride, but she's not here.
Beni bugün annem alacaktı, ama gelmedi.
My mom's gonna be here any minute.
Annem her an gelebilir.
My mom's in the hospital, so she hasn't been able to take care of her. I have this friend Janice who also has a daughter and she lives a couple blocks from here, so she's been helping me out a couple days a week watching Deedee.
Biliyorsun, annem hastanede, yani ona bakma şansı olmayacak ve bir arkadaşım var, Janice, buradan bir iki sokak ötede oturuyor.
My mom's trying to be French in here and you're £ £
Annem burada Fransızca dersini takip etmeye çalışıyor.
I did. I'm just here for my mom's birthday.
Sadece annemin doğum günü için geldim.
My mom's here so I guess I'll see you in school.
Annem geldi, okulda görüşürüz.
laurent, here's my mom Emma, and here's our new trainee hi, hope you'll enjoy your stay with us.
Laurent, işte bu annem, bu da yeni stajyerimiz. Selam, umarım bizimle olmaktan memnun olursunuz.
Because everything's a little screwed up right now... and because my mom's leaving and I don't understand why... and my dad's moving here, and I don't want him here!
Çünkü her şey berbat bir halde şimdi çünkü annem ayrılıyor ama nedenini anlamıyorum ve babam buraya taşınıyor ama buraya gelmesini istemiyorum...
To my mother, it said,'Mom, here's some smelly sex juice...'the kind I use to lure boys with.'
Anneme göre ise, Anne, işte kokulu seks suyu erkekleri kendime çekmek için kullandığımdan.
Hey, you can tear up the house if you want with my mom here and explain it to her or you can quit and slink away like the monosyllabic mouth-breathers you are.
Hey, istiyorsanız annem buradayken evi parça parça edip olanları ona açıklarsınız. Ya da vazgeçip tek heceli ağız-nefesçileri gibi buradan sıvışabilirsiniz.
MY MOM'S HERE WITH MY UNCLE VIC.
Brian'ın dövmesi nerde?
MY MOM'S GONNA BE HERE IN 3 HOURS.
Üç saat sonra annem geliyor.
My mom needs the car, and I gotta move Dov's shit out of here.
Araba anneme lazım. Dov'un eşyalarını da buradan çıkaracağım.
What's important is my mom's birthday, and she's here.
Önemli olan annemin doğumgünü ve o, şu anda burada.
My mom's here
Annem burada.
- Is my mom here yet? - Yeah, she's on her way.
- Annem geldi mi?
He talks to himself to my mom like she's still here.
Kendisiyle sanki annem hâlâ oradaymış gibi konuşuyor.
I don't care, as long as my mom's here.
- En azından annem gelecek.
- What? My mom's not gonna be here?
- Annem gelemeyecek mi?
And the entire number, I was just thinking,'Mom's not here.' And it was my fault that she wasn't there.
Ama sürekli "Annem burada değil" diye düşündüm.
Now that my mom is here, you know, doing this community service, well, she and me and Cyril, it's like we're a family, you know?
Annem şimdi burada, biliyorsun, kamu hizmetinde, O, ben ve Cyril, tıpkı bir aile gibiyiz, biliyor musun? Muhteşem bir şey.
My mom hit him somewhere around here.
Annem ona burada bir yerde çarpmış.
My mom started this for me when I was just born... and there's not a year of my Iife that Isn't in here.
Annem buna, ben doğduğumda başladı... ve hayatımın burada olmayan bir yılı yok.
And my mom lives here and works and stuff.
Annemde burada kalıyor, çalışıyor, işte böyle.
My mom's first love is in here
Annemin ilk aşkı, bu kutunun içinde saklı.
This is my mom, waiting for me in front of my house, while I'm saying goodbye to Pacho and Rosita, back here's the old man who always sees me off.
Bu annem, evinin önünde beni bekliyor, ben Pacho ve Rosita'ya veda ederken, burada ise her zaman beni kollayan ihtiyar.
Over here, my mom's holding my hand, while I kept crying, I used to cry.
Burada, annem elimden tutuyor, ben ağlamaya devam ediyorum.
You're here because my mom would rather have me shipped off to a mental institution than have to deal with what's really going on.
Buradasınız çünkü annem beni akıl hastahanesine göndermeyi tercih ediyor. Gerçeklerle yüzleşmek yerine bunu yapıyor.
My mom's not here.
Annem burada değil.
The police chief is here to check on my mom's security.
Polis şefi annemin güvenlik sistemini kontrole geldi.
Here's Mom, Nan, Bon, and this is my friend.
Bu annem, sen, ben ve bu da arkadaşım.
Because if my mom finds out there's an apartment here, she'll want to move in immediately.
Çünkü eğer annem burada boş bir daire olduğunu öğrenirse, hemen taşınmak isteyecektir.
Well, my mom's at The Plaza, there's been some sort of misunderstanding, and she's been here for 5 fucking days.
Annem Plaza'da imiş, sanırım bir yanlış anlaşma olmuş aramızda. ve 5 gündür buradaymış.
I woke up in Charleston and realised... nobody knows me here, nobody knows about Dan, my mom, all the things I regret. It's all been erased.
Charleston'da bir anda uyandım ve farkına vardım ki burada beni kimse tanımıyor, Dan'den bihaberler, annemden de keza ve yaşadığım tüm pişmanlıklardan.
Look, I don't know what my mom told you, but here's the drill, pool boys don't get swimming privileges.
Bak, annem sana ne söyledi bilmiyorum ama burada havuz çocuklarına yüzmeleri için izin verilmez.
Look, my mom's here.
Bak annem burada.
my mom's dead 20
my mom's 24
mom's here 19
here 35434
here we go 9033
here you go 5858
here we go again 374
here goes nothing 99
here comes the sun 21
here comes the bride 39
my mom's 24
mom's here 19
here 35434
here we go 9033
here you go 5858
here we go again 374
here goes nothing 99
here comes the sun 21
here comes the bride 39
here it comes 620
here we are 2264
here it is 2313
here she comes 366
here you are 1966
here i come 382
here's my number 71
here's the thing 1106
here we come 237
here they come 557
here we are 2264
here it is 2313
here she comes 366
here you are 1966
here i come 382
here's my number 71
here's the thing 1106
here we come 237
here they come 557