Najid traduction Turc
39 traduction parallèle
What are you going to do about Najid?
Najid için ne yapacaksın?
Najid's tired.
Najid yorgun.
Those are for you, Najid.
Bunlar senin için Najid.
You take Najid out later and you show him the ropes.
Sonra Najid'i dışarı çıkar ve ona ipleri göster.
Even Najid did better than that.
Najid bile senden daha iyisini yaptı.
You did well, Najid.
İyi iş çıkardın Najid.
I mean Najid.
Yani Najid'in.
Najid needs us.
Najid'in bize ihtiyacı var.
I'm not losing Najid.
Najid'i kaybetmeyeceğim.
Come on, let's go and find Najid.
Hadi gidip Najid'i bulalım.
You wouldn't be lying to me, Najid, would you?
Bana yalan söylemezsin değil mi Najid?
Keep up, Najid.
Devam et, Najid.
Al, Anya and Najid, you look for the smaller shops.
Al, Anya ve Najid, siz daha küçük dükkanları alın.
If there's someone out there, Najid, we'll find them one day, I promise.
Eğer hayattalarsa, Najid onları bir gün bulacağız söz veriyorum.
Where the hell is Najid?
Najid nereye kayboldu?
There's this kid, Najid.
Najid adında bir çocuk var.
- We'd like Najid to stay. - Impossible.
- Najid'in kalmasını istiyoruz.
It's in Najid's best interests to remain here, in a secure environment.
Najid'in güvenliği için en iyisi burada kalması..
Najid.
Najid.
Do you believe in God, Najid?
Tanrı'ya inanır mısın, Najid?
Najid said that you were some kind of preacher.
Najid senin bir çeşit din adamı olduğunuzdan bahsetti.
My name's Najid.
Benim adım Najid.
Abby, Najid... me.
Abby, Najid... ben.
You tell Najid to be careful.
Najid e dikkatli olmasını söyle.
Najid, I'm sorry, but you're just a kid.
Najid, özür dilerim ama sen çocuksun.
Najid!
Najid!
Najid and I will wait.
Najid ve ben bekleyeceğiz.
I promised Najid I would be careful.
Najid'e söz verdim Dikkat edeceğim.
Reverse into the bay, Najid.
Geriye, limana doğru, Najid.
Go, Najid!
Git, Najid!
There's too many of them to fight, Najid.
Çok kalabalıklar, Najid.
- Where's Najid?
- Najid nerede?
- Najid!
- Najid!
Najid.
Al. Najid.
How's Najid?
Najid nasıl?
Najid, Al, Anya...
Najid, Al, Anya...
I need you to look after Najid.
Najid'e iyi bakın.
Najid, cut the horses loose!
Najid, atların ipini kes!