Natural causes traduction Turc
478 traduction parallèle
The museum guard died of natural causes, too.
Müze bekçisi de doğal nedenlerle öldü.
And if there are noises now, they're from perfectly natural causes.
Ve şu an bu tür sesler oluyorsa tamamen doğal sebepler yüzündendir.
The farmer died from natural causes.
Çiftçi, doğal sebeplerden öldü.
Natural causes, cardiac failure... it might happen to any of us.
Doğal nedenler, kalp yetmezliği hepimizin başına gelebilir.
But it wasn't natural causes and it wasn't an accident.
Ama doğal sebeplerle değildi ve bu bir kaza değildi.
Natural causes. He tripped over me.
Doğal sebeplerden, üzerime düştü.
Natural causes.
Doğal sebeplerden.
Poison takes from 10 to 12 weeks if poor Mr. Cunningham is to die from natural causes.
Bay Cunnigham'ın "doğal nedenler" le ölmesi için 10-12 hafta gerek.
- Death from natural causes.
- Doğal nedenlerle ölüm.
- You better say natural causes for now.
- Şimdilik doğal nedenler deseniz iyi olur.
Only in her case it was of natural causes.
Ancak onunki doğal nedenlerle idi.
No, death was due to natural causes, but...
Hayır, ölüm doğal nedenlerden olmuş, fakat...
Natural sounds have natural causes.
Doğal seslerin doğal nedenleri vardır.
Well, he could have died from natural causes, you know.
Doğal sebeplerden de ölmüş olabilir.
Ladies, I'm sorry to inform you that your dear friend, Miss Elizabeth, did not die of natural causes.
Bayanlar, sevgili dostunuz Bayan Elizabeth'in doğal nedenlerden ölmediğini haber verdiğim için üzgünüm.
Mr Petersen, did they die of natural causes?
Bay Petersen, anne ve babanız doğal nedenlerle mi öldüler?
You say your parents died of natural causes.
Anne ve babanızın doğal nedenlerle öldüğünü söylediniz.
So when there's a collapse due to these wretched natural causes, why attribute the responsibility to humans?
Binaenaleyh, bu doğal sebeplerden dolayı.. .. çökmeler olduğu zaman, bunun sorumluluğu.. .. nasıl olur da insanlara yüklenebilir?
He will die of natural causes on July 11, 1956.
11 Temmuz 1956'da doğal nedenlerden ölecek.
- Death by natural causes, old age.
Doğal nedenlerden ölmüş.
Ryugen died of natural causes!
Ryugen eceliyle öldü!
And someone connected to the "highwayman" has died from natural causes.
Haydut ile temasa geçen kişi doğal sebeplerden ölmüş.
Although dead for years the body was quite well preserved And death appeared to be from natural causes.
Yıllarca ölü olmasına rağmen, vücudu iyi korunmuş... ve ölümün doğal nedenlerle olduğu anlaşılmıştır.
She died of natural causes - her heart failed her.
Doğal sebeplerden ölmüş. Kalbi dayanamamış.
When they find her here, they'll think she died of natural causes.
Burada bulduklarında, doğal sebeplerden dolayı öldüğünü düşünürler.
Obviously, a few of them will already have died of natural causes.
Tabii ki birkaçı çoktan doğal nedenlerden hayatını kaybetti.
The primary responsibility of the county coroner of Los Angeles County is to investigate and inquire the circumstances surrounding deaths of a sudden and unexpected nature, or by homicide, by suicide, by accident or presumed natural causes, but a diagnosis has not been determined.
Los Angeles Vilayeti Koroner *'inin birincil görevi cinayetlerin, intiharların, kazaların ani ve beklenmedik ölümlerin henüz teşhisi yapılmamış olan doğal sayılabilecek ölümlerin etrafındaki koşulları araştırmak ve soruşturmaktır.
But in my work, the patient dies of natural causes or a specific disease.
Ama benim işimde, hasta doğal sebeplerden ya da belirli bir hastalıktan ölmüş oluyor.
He died of natural causes.
Doğal nedenlerden öldü.
LAST YEAR, MORE PEOPLE WERE KILLED BY AUTOMOBILE ACCIDENTS, HEART ATTACKS, LUNG CANCER, AND NATURAL CAUSES COMBINED
Geçen sene herhangi bir domatesten daha fazla adam öldürdü.
it would be very difficult, because... these 8 people are dead now And not from natural causes.
Bu pek mümkün değil çünkü o 8 kişi şu an hayatta değil ve hiçbiri doğal bir şekilde ölmemiş.
What would a chief inspector from Scotland Yard be doing in St Mary Mead if poor Heather had died of natural causes?
Bir Scotland Yard müfettişi St. Mary Mead'de ne arayabilir ki?
- Natural causes.
- Doğal sebepler.
People just explode. Natural causes.
İnsanlar patlayabiliyor, tabii ölüm.
And all attributed to natural causes.
Ve doğal nedenlerden olduğu sanılacak.
Nothing indicated that the death was not from natural causes.
Doğal nedenler dışında hiçbir şey.
Finally died of natural causes.
Sonunda doğal nedenlerden ötürü öldü.
We would like their deaths to appear as from natural causes.
- Onlara ne olmuş? - Ölümleri doğal olmalı.
Natural causes.
Kendi eceliyle öldü...
I'm convinced she died of natural causes.
Doğal nedenlerden öldüğüne eminim.
You know, when someone is hated as much as Mrs Boynton was... a sudden death by natural causes seems a little too convenient.
Bayan Boynton gibi nefret edilen birinin doğal nedenlerden aniden ölmesi biraz fazla uygun kaçıyor.
Dr King thought it was natural causes.
Dr. King, doğal nedenlerden diyor.
- They died of natural causes.
- Doğal nedenlerden ölmüşler.
Natural causes?
Doğal nedenler mi?
Natural causes.
Doğal sebepten.
- Natural causes.
- Doğal nedenlerle.
It looks to me what the death of my mother it can explain oneself for natural causes.
Bana öyle geliyor ki, annemin ölümü doğal sebeplerden ötürü olabilir.
Leaving from there, insistent and superficially, it defended the theory of death for natural causes.
O andan itibaren gereksiz ve başarısız bir şekilde ölümün doğal sebeplerle olduğu iddiasını savundu.
That makes sense : Save the one who will die first of natural causes.
Bu gerçekten mantıklı, eceliyle ölecek ilk kişiyi kurtaralım!
This natural gas causes dangerous leaks sometimes.
Bu doğal gaz bazen tehlikeli kaçaklara sebep oluyor.
Maybe he died of natural causes.
- Önümde daha çok zaman var.