Nearing traduction Turc
348 traduction parallèle
The foreigners are nearing the flaming sea.
Yabancılar, alevli denizin yakınlarında.
The Northern division nearing the bridge to meet the supply trains.
Destek trenleri ile buluşmak için Kuzey tümeni köprüye yaklaşıyor.
According to Pablo's chart, he should be nearing Vina Del Mar.
Haritasına göre Vina Del Mar'da olmalıydı.
Thus the short life of Joan nearing its end.
Böylece Joan'un kısa ömrü son bulmak üzere.
My life is nearing its end.
Ömrümün sonuna geldim.
On the third day I was nearing the entrance to the stronghold.
Üçüngü günde kalenin girişine yaklaşıyordum.
Since we are nearing the island of Crespo, you will have an opportunity of selecting your own food.
Crespo Adası yakınlarına geldiğimiz anda, kendi yiyeceğinizi seçme özgürlüğünüz olacak.
We're nearing Vulcania.
Vulcania'ya yaklaşıyoruz.
Mr. Reid, my patience is nearing its end.
Bay Reid, sabrım sonuna gelmek üzere.
My belief in military justice is also nearing its end.
Benim de askeri mahkemelere olan inancım.
We're nearing Sparta...
Sparta'ya geliyoruz.
I'm nearing the retirement age.
Emekliliğe merdiven dayadım.
Since I'm nearing the age to go to Narayama, I no longer have all my teeth.
Narayama'ya gitme yaşım yaklaştıkça dişlerim eksiliyor.
N that is? Bamos Nearing the end of the mystery.
Yakında bu sırrı çözeceğimize dair içimde bir his vardı.
- He's nearing the seaport of Brundusium.
- Brundusium limanına yaklaşıyor.
- We're nearing the maelstrom.
- Girdaba yaklaşıyoruz.
"Fate's car still in lead and nearing Srednek Kolimsk."
"Fate'in arabası hala önde ve Srednek Kolimsk'e yaklaşıyor."
We're nearing the eye.
Göze yaklaşıyoruz.
- Radiation nearing the tolerance level.
- Radyasyon tolerans noktasına geliyor. - Hâlâ ilerliyor.
We are nearing our goal at last!
Nihayet amacımıza ulaşmak üzereyiz.
We are nearing our goal!
Amacımıza ulaşmak üzereyiz.
We are nearing our goal.
Amacımıza ulaşmak üzereyiz.
I'm nearing home base.
Merkeze yaklaşıyorum.
I'm nearing the camp.
Kampın yakınına geliyorum.
And that other man, though nearing retirement, is the young woman.
Diğer adam da emekliliği yaklaşmış olsa bile,.. ... genç bir kadın.
The war was ending and the Allied front was nearing Strasbourg.
Savaş bitmek üzereydi ve Müttefikler cephesi Strasbourg'a yaklaşıyordu.
We were nearing that fateful day of the June calends.
Temmuz'un ilk sadık gününe çok yaklaştık.
By noon tomorrow, the airship is expected to be nearing its objective.
Yarın öğleden önce, zeplinin hedefine yaklaşacağını umuyoruz.
The bellows create the illusion of wind, while the torch makes him think - - He's nearing the sun. - That's right.
Körükler rüzgar etkisi yaratırken, meşale ona güneşe yaklaştığını düşündürüyor.
The day for our final attack is nearing
# Son saldırımızın günü yaklaşıyor #
The tide is nearing!
Gel-git yaklaşıyor!
South of Rome, Clark's invasion force was nearing the beaches.
Roma'nın güneyinde, Clark'ın işgal kuvvetleri sahile yaklaşıyordu.
Participants of the ensemble Bom-bom are nearing the completion of their sentence.
Bom-bom adlı grubun üyeleri sunumlarını bitirmek üzereler...
Now we're nearing the finish.
- Artık sona yaklaşıyoruz.
Official, could you have a record of a murder commited on a lake nearing here sometime in the 40s?
Buraya yakın bir göl üzerinde işlenen bir cinayet ile ilgili resmi bir kayıt var mı 1940'larda
They're nearing their drop zone.
Atlama bölgelesine yaklaşıyorlar.
... "The space shot is nearing the moon." In 2 hours it goes into orbit.
" Uzay mekiği Ay'a yaklaşıyor Zonfeld, iki saat içinde yörüngeye oturacak.
I may be nearing retirement, but I'm still a proud employee of the great Japan Tobacco Salt.
Emekliliğime az kaldı ama hala Japon Tuz ve Tütün Şirketi'nin onurlu bir çalışanıyım.
Nearing the end of the race, only six cars left... and now only five... as the Caddy gets caught in the intersection there.
Yarışın sonuna geliyoruz ve yarışta toplam 6 araba kaldı bayanlar baylar.
My own food supplies are nearing exhaustion, and the local environment offers scant pickings.
Yiyecek stoğum tükenmek üzere ve yerel ortam, sınırlı yiyecek imkânı sunuyor.
- We are nearing the target.
- Hedefe yaklaşıyoruz.
♪ For the dear summer is nearing ♪ ♪ And I'll return with it ♪
Güzel yaz yaklaşmakta ve ben de onunla döneceğim.
WE'RE NEARING THE DROP ZONE!
Atlama yerine yaklaşıyoruz!
Well, if they're on course, they should be nearing the urine-drinking stage by now.
Rotalarından sapmadılarsa şayet, idrar içme merhalesine gelmiş olmaları lazım.
He'll send up a flare when he's nearing the dock.
İskeleye yaklaştığında fişek patlatacak.
- Number three shield nearing failure.
Üç numaralı kalkan gitmek üzere.
Deflectors nearing overload.
- Yansıtıcılar aşırı yüklenme sınırında.
It said that the ship was going home and was nearing its awakening point.
Geminin eve döndüğünü ve uyanma noktasına yaklaştığını söylüyordu.
The Duras are nearing defeat.
Duras'ınkiler neredeyse kaybedecek.
We are nearing the bridge to Iacon.
Varışa 1 megamil kaldı.
The moon is nearing its perigee.
Ay en yakın noktasına yaklaşıyor.