Nice to finally meet you traduction Turc
400 traduction parallèle
It's nice to finally meet you, Mrs Chambers.
Sonunda sizinle tanıştığıma çok sevindim, Bayan Chambers.
George, it is so nice to finally meet you.
George, sonunda seninle tanışabilmek çok güzeldi.
It's nice to finally meet you.
Sonunda tanıştığımıza memnun oldum.
- It's nice to finally meet you.
- Sonunda seninle tanışmak güzel.
- Nice to finally meet you.
- Selam frasier sonunda tanışabilmemize memnun oldum.
- I'm Nina. - Hey! It's nice to finally meet you.
- Merhaba, sonunda tanıştık.
- It's so nice to finally meet you.
- Tanıştığıma memnun oldum.
Nice to finally meet you.
Sonunda tanışabildik.
It is so nice to finally meet you in person.
- Bayan Mitchell. Nihayet sizinle şahsen tanışmaktan mutluluk duydum.
Oh, it's nice to finally meet you, Erin, so to speak.
Sonunda tanıştığımıza sevindim Erin.
It's nice to finally meet you...
Sonunda tanıştığımıza sevindim...
It's nice to finally meet you, man.
Ah, sonunda seninle tanışmak çok güzel.
It's nice to finally meet you. - Everything okay? - Fine.
- Her şey yolunda mı?
- It's so nice to finally meet you.
- Sonunda seninle tanışmak çok güzel.
So nice to finally meet you. I'm Ian.
- Tanıştığıma memnun oldum.
Ta-ta. Well, it's, uh, nice to finally meet you, Poppy.
Pekala sonunda seninle tanışmak çok güzel, Poppy.
It's really nice to finally meet you.
Sonunda tanıştığımıza sevindim.
It's nice to finally meet you.
Sonunda tanıştığımıza sevindim.
Nice to finally meet you. It's nice to meet you, too.
- Sonunda tanışabilmemize memnun oldum.
- Nice to finally meet you.
- Memnun oldum.
- lt's nice to finally meet you, Miss Douglas.
- Sonunda tanışabildik, Bayan Douglas.
It's so nice to finally meet you.
Nihayet tanışabildik.
Nice to finally meet you.
Sonunda tanıştık.
Lev Valentine, nice to finally meet you.
Lev Valentine. Nihayet sizinle tanışmamıza memnun oldum.
It's so nice to finally meet you, Mrs. Standon.
Sizinle tanıştığıma sevindim bayan Standon.
Nice to finally meet you.
Nihayet bizzat tanışabildik.
HANK, MICHAEL. IT'S NICE TO FINALLY MEET YOU, HANK.
Sonunda seninle tanışmak çok güzel Hank.
So nice to finally meet you.
Sonunda tanışabildik.
So nice to finally meet you, sir.
Sonunda sizle tanisabilmek güzel, efendim.
It's nice to finally meet you.
- Jim. - Evet. Burada.
( ALL LAUGHING ) Nice to finally meet you, too.
Üzgünüm, bu kollar tanrı'yla boks yapmak için çok kısa.
But it's nice to finally meet you, by the way.
Bu arada, seninle nihayet tanıştığıma sevindim.
- It's so nice to finally meet you.
- Sonunda tanışabildiğimize çok sevindim.
- It's nice to finally meet you.
- Sizinle sonunda tanıştığıma sevindim.
- Hi, nice to finally meet you.
- Tanıştığımıza sevindim.
Nice to finally meet you, Major.
Sonunda sizinle tanışmak güzel, Binbaşı.
It's nice to finally meet you.
Sonunda sizinle tanıştık.
It is so nice to finally meet you in person.
Seninle sonunda şahsen tanışmak çok güzel.
Nice to finally meet you, too, Sheriff.
Nihayet sizinle tanıştığıma memnun oldum şerif.
Nice to finally meet you.
Nihayet karşılamak için güzel.
It's nice to finally meet you.
Sonunda seninle tanışmak çok güzel.
- It was really nice to finally meet you.
- Seninle tanışmak güzeldi.
- Hello. - It's nice to finally meet you, Rory. - Terrence is my life coach.
- Terrence benim yaşam koçum.
Nice to meet you finally, John.
En sonunda seninle tanışabilmek güzel John.
Nice to meet you, finally.
Sonunda tanışmamız ne güzel.
It's so nice to finally meet all of you.
Sonunda hepinizle tanıştığıma sevindim.
Nice to finally meet you.
Nihayet tanıştığımıza memnun oldum.
- Hi. It's nice to meet you finally.
- Sonunda tanıştığımıza sevindim.
Nice to meet you finally.
Sonunda tanışabildiğimize memnun oldum.
- Hi. Nice to meet you finally.
- Selam, sonunda tanıştığımıza sevindim.
Nice to meet you too, finally.
Ben de nihayet tanıştığımıza sevindim.