Nice to have you back traduction Turc
159 traduction parallèle
Mighty nice to have you back with us again, Pres.
Tekrardan bizimle olmanız büyük mutluluk, Pres.
It's so nice to have you back.
Senin tekrar burada olman öyle hoş ki.
It's nice to have you back.
Seni burada görmek güzel.
- Oh, so nice to have you back, Miss Edgar.
Size tekrar görmek ne güzel, Bayan Edgar.
Good morning. - Nice to have you back again.
- Sizi tekrar görmek güzel.
Certainly nice to have you back with the organisation.
Seni de aramızda görmek güzel.
Nice to have you back so soon.
Bu kadar erken dönmen ne güzel.
It's nice to have you back.
Aramıza dönmene sevindim.
It's so nice to have you back with us.
Sizi tekrar aramızda görmek çok güzel.
Ah, there you are, Mr Hutchinson nice to have you back again.
Demek geldiniz Bay Hutchinson, sizi tekrar görmek ne güzel.
- So nice to have you back again.
- Sizi yine görmek ne güzel! - Teşekkür ederim!
Nice to have you back, Big Bopper Two.
Seni tekrar aramızda görmek çok güzel, Yakışıklı İki.
What? Nice to have you back with us. A spy-catcher, eh?
"... işemek için dört gözle bekliyorum. "
- So nice to have you back.
- Geri dönmen çok iyi oldu.
Nice to have you back with us.
Aramıza dönmeniz ne hoş.
Nice to have you back, Mr. Brubaker.
Döndüğünüze sevindim, Bay Brubaker.
Nice to have you back.
Geri dönmen çok güzel.
- Nice to have you back.
- Geri dönmüş olman güzel.
Nice to have you back.
- Geri dönmene çok sevindim.
It's certainly nice to have you back.
Geri dönmen kesinlikle çok güzel.
It's nice to have you back.
Döndügüne sevindim.
Nice to have you back. - It's a pleasure.
- Benim için bir zevk.
It's so nice to have you back Where you belong
Geri dönmen çok güzel Ait olduğun yere
Nice to have you back.
Seni görmek ne güzel.
Nice to have you back safe and sound.
Sağ salim dönmeni görmek güzel.
Nice to have you back.
Geri dönmenize sevindim.
- Nice to have you back, Homer.
- Seni tekrardan görmek güzel, Homer.
Okay, I just wanted to tell you that I'm really sorry about your fiancé and it's nice to have you back.
Nişanlınız için çok üzüldüğümü söyleyecektim. Aramıza dönmeniz çok güzel.
It's nice to have you back, Belthazor.
Geri dönmen güzel Belthazor.
Probably got it standing in front of an open refrigerator. Nice to have you back, Dad.
- Eve dönmene sevindik baba.
It's nice to have you back.
Yeniden aramıza katılman çok güzel.
Nice to have you back, Daisy.
Seni tekrar görmek güzel, Daisy.
It's nice to have you back safe, Daisy.
Seni tekrar sağ salim görmek güzel, Daisy.
- It's nice to have you back.
- Seni görmek de güzel.
My rabbi agreed, so here I am. Nice to have you back.
Hahamım da bunu kabul etti.
We need a map of the area. How nice to have you back.
- Bir bölge haritası istiyoruz.
- Nice to have you back.
- Sağ ol. - Burada olman çok güzel.
It's mighty nice of you, Lucy. You and Eugene to have me over to your new house my first day back.
Sen ve Eugene dönüşümün ertesi günü beni yeni evinize davet ettiniz.
Mon cher Henri, it's so nice to have you safely back.
Sevgili Henri, sağ salim geri dönebilmeniz ne güzel.
You have a nice, cold wife to go back to.
Dönmen gereken iyi ve soğuk bir karın var.
How nice to have you safely back.
Sizi sağ salim görmek ne güzel.
That's nice of you but we have to get back for dinner
Çok naziksiniz ama yemeğe yetişmemiz lazım.
Have a nice trip home, and I'll call you tomorrow. Now, please, I don't want to smell you here when I get back.
Yarın ararım ve lütfen döndüğümde kokunu duymak istemiyorum.
Oh, that's nice, but it's getting late... and I do have to get back to the hospital, so if you would just...
Çok naziksiniz ama saat geç oldu ve hastaneye dönmem lazım. Şurayı imzalarsanız -
But you guys have a nice flight back to Miami.
Ama Şu SizinÇocuklar, Miami'ye Güzel Bir İniş Yapmışlar..
Anyway, it's nice to have you back here.
Her neyse, yeniden burada olman güzel bir şey.
We don't have to. I thought it'd be nice, but if you have to get back, that's okay.
Gitmek zorunda değiliz, güzel olur diye düşünmüştüm, gideceksen, sorun olmaz.
So all you have to do is just keep the house nice and tidy until I get back.
Yani yapmanız gereken tek şey ben dönene dek evi temiz ve düzenli tutmak.
It's pretty clear that when the bomb went off... the front entrance caved in, so, you know... we'll have to return to the surface... using this back entrance, which is very nice... because it has the service elevator.
Bomba patladığında durumu iyiydi... Ön giriş çöktü, yani, biliyorsun işte.. ... yukarı çıkmamız gerekince..
With all the shock ofthe new, it's nice to have one place that you can come back to where everything's predictable.
Evet, her şey yeni olunca, bilindik şeylerle karşılaşacağın tanıdık bir yere dönmek güzel oluyor.
I want you to have a nice sleep so that you look gorgeous for Brian when he comes back to get my money.
Böylece Brian paramı almaya geldiğinde güzel görünürsün.