Nipper traduction Turc
107 traduction parallèle
We call him Jerry the Nipper.
Ona Kadeh Deşen Jerry deriz.
You mean to say you don't remember Jerry the Nipper?
Yani Dolandırıcı Jerry'i tanımadığını mı söylüyorsun?
I'll get the little nipper in half a jiffy.
Küçük hergeleyi hemen yakalarım.
- If the nipper finds out where I've been...
- Yumurcak buradan geçtiğimi bir öğrenirse...
I'd like another little nipper of brandy please.
Bir damla daha konyak istiyorum, lütfen.
Of course, I was only a nipper at the time, but I knew a kid that lived in one of these houses.
O zamanlar tıfıl veledin tekiydim tabii ama bu evlerin birinde yaşayan bir çocuğu tanıyordum.
No more than my nipper could'ave told me the day he was... old enough to raise his... truncheon!
Onun sopasını yükseltmek için, yeterince yaşlıyım!
Well, when I was a nipper he was chart-buster.
Ben daha ufakken satışları rekor kırıyordu.
You see, I'm afraid I'm a midnight nipper, sir.
Maalesef gördüğünüz gibi biraz içkiye düşkünüm, efendim.
What, do you think I wouldn't know, me, who's been handling fowl since I was a nipper?
Küçüklüğümden beri kümes hayvanlarıyla haşır neşir olan benim bunu ayırtedemeyeceğimi mi sanıyorsun?
Honey, could you slide over a tad and raise the nipper up?
Tatlım, birazcık yana kayıp oğlanı yukarı kaldırabilir misin?
We've come to shoot the dogs, Nipper.
Köpekleri vurmaya geldik Nipper.
My own true love, who's been with me since I was a nipper!
Çocukluğumdan beridir yanımda olan, bizatihi benim gerçek aşkımı!
Now, George, Do you remember when I came down to visit you when you were a nipper for your sixth birthday?
Şimdi, George, altıncı yaşına girdiğinde ziyaret etmek için size uğradığımı, hatırlıyor musun?
You know, I have a young nipper of my own.
Benim de bir oğlum var.
But the little nipper is so excited about our camping trip, I just couldn't coax him out of the car.
Bizim afacan kamp için öyle heyecanlı ki, arabadan indiremedim.
Here, have a nipper.
Al, bir şeyler atıştır.
Go check on the little nipper, Peter.
Git ufaklığa bir bak, Peter.
The little nipper loved it.
Kahretsin.
Come on, hand over the little nipper.
Hadi, şu ufaklığı ver bakayım bana...
Where is the little nipper?
Ufaklık nerede?
The little nipper dropped in for a midnight visit last night.
Geçen gece ufaklığın biri uğrayıverdi.
- The not-so-little nipper?
- Ufaklıkla ilgili diyeceksin.
You just sleep on, little nipper.
Uyumaya devam et, ufak şey.
How can I forget the big nipper.
Nasıl büyük kıskacını unutabilirim.
I remember you that big nipper.
Büyük kıskacını hatırlıyorum.
Little nipper's tough.
küçük bir oğlan olmasına rağmen.
This nipper will grow all by himself.
Bu oğlanı kendi haline bırak büyüsün.
Why don't we take the little nipper over to Rabbit's for a great big Eastery egg hunt?
Neden ufaklığı da Tavşanın oraya götürmüyoruz? Büyük Paskalya yumurtası avı var.
Why, an Eastery egg hunt is practically the mostest fun a little nipper can have is all!
Paskalya yumurtası arayışı senin gibi bir ufaklığın tanık olabileceği en eğlenceli şeydir!
Or even a big nipper, too!
Büyükler için de eğlencelidir!
A nipper.
Bir yudum.
... our Spritz Nipper of the week with a high of just 24.
... haftanın en soğuk gününde sıcaklık - 5 C'yi geçmeyecek.
- What's the Nipper this week?
- Bu hafta en soğuk gün hangisi olacak?
Thursday's the Nipper? All right.
En soğuk gün perşembe, tamam.
We love the Spritz Nipper.
Haftanın En Soğuk Günü'ne bayılıyoruz.
"Hey," what's the Nipper?
Haftanın en soğuk günü hangisi?
- What's the Nipper this week?
- Bu haftanın en soğuk günü hangisi?
I just asked you about the Nipper.
Sadece haftanın en soğuk gününü sordum sana.
Spritz Nipper.
"Haftanın En Soğuk Günü".
Mrs. Khan's cat, the wee nipper has been spotted in Dundee...
Bayan Khan'ın kedisi, Dunde civarında bulunmuş.
The gift for the nipper has to be...
Oğlun için hediyen şu olacak...
The little nipper got ahold of a paint gun when I was painting this line to the smokers'lounge.
Küçük oğlan, sigara içme salonuna giden bu çizgiyi çizerken boya silahlarından birisini eline geçirdi.
First thing is, take a little nipper yourself.
Ben hallederim. İlk olarak bir yudum alacaksın.
I was just a little nipper you hired for a couple of weeks, sweeping up hair.
Saçları süpürmesi için tuttuğun küçük bir çocuktum sadece.
Well, start off, when I was a nipper there was Send Detention Centre,
Yani... Yani, ilk başta çocukken Send Islahevi vardı. Bırak!
Ah, what a nipper, and these cheeks she has.
Ah, ne ön dişler, ve bu yanakları var.
In ten years, I don't want to see Harry Woolf wandering around like Nipper after Ronnie Biggs.
On yıl içinde, Harry Woolf'u Ronnie Biggs'in ardında çocuk gibi dolanırken istemiyorum.
His name was Nipper.
Adı Nipper'dı.
# With me solo Polo vision # That's right # l'm a Cockney geezer Watch me bleed ya # l knew the Ripper When he was just a nipper # l taught him how to slice I cut him up a treat
# Benimle solo Polo yaparsın. # Bu doğru # Londralı bir moruğum.
I remember when I was a nipper.
Hatırlarım da ben küçükken bir Hogswatch'da.