No harm will come to you traduction Turc
98 traduction parallèle
I do hope and pray no harm will come to you... and that we shall all meet again.
Umuyor ve dua ediyorum ki başınıza bir şey gelmez ve bir gün yeniden görüşürüz.
No harm will come to you.
Size bir şey olmaz.
Learn your duties, obey orders and no harm will come to you.
Ödevlerinizi öğrenin, emirlere uyun, hiçbir zarar görmezsiniz.
What if I promise no harm will come to you that you will be returned safely to Alexandria?
Ya İskenderiye'ye döndüğünde sana zarar gelmeyeceğine ilişkin söz verirsem?
I assure you gentlemen, no harm will come to you.
Sizi temin ederim beyler, canınız hiç yanmayacak.
No harm will come to you on the condition that you help Professor Zalamea with his work.
Size hiçbir zarar gelmeyecek. Tabii, eğer Profesör Zalamea'nın çalışmalarına yardım ederseniz.
If you follow my instructions exactly, no harm will come to you.
Eğer talimatlarımı harfiyen yerine getirirsen hiç canın yanmaz.
No harm will come to you my son. Drive on you fool!
Sana bir zarar gelmeyecek evladım.
If you answer them correctly, no harm will come to you.
Eğer doğru cevap verirsen, sana zarar gelmeyecek.
Bear left, und no harm will come to you.
Devamlı sola dönerseniz zarar görmeyeceksiniz.
Stop right now and no harm will come to you
Olduğunuz yerde kalın size zarar gelmeyecek
Stop where you are and no harm will come to you
Olduğunuz yerde kalın size bir zarar gelmeyecek
Just tell me the truth and you can go free, and no harm will come to you.
Yalnızca bana doğruyu söyle, bu durumda sana zarar verilmeyecek.
Send out your four friends, and no harm will come to you!
Dört arkadaşınızı dışarı yollarsanız size zarar vermeyiz!
If you swim back now, I promise no harm will come to you.
Eğer şimdi geri yüzersen, söz veriyorum sana zarar gelmeyecek.
As long as you are under my command, no harm will come to you.
Benim komutam altında olduğun sürece, başına hiçbir felaket gelmeyecek.
If you will obediently do as we say, then no harm will come to you.
Söylediklerimizi yaparsanız, size hiç bir zarar gelmeyecek.
- Obey orders, do your duty, and no harm will come to you.
- Emirlere uy, görevini yap, ve sorun çıkmaz.
No harm will come to you ever again.
Bir daha kimse sana zarar veremeyecek.
No harm will come to you if you cooperate.
İşbirliği yaparsan bizden hiç zarar görmeyeceksin.
No harm will come to you.
Size bir zarar gelmeyecek.
Don't be afraid. No harm will come to you.
Korkmayın, acıtmaz.
Mr. Smith, no harm will come to you.
Bay Smith, size hiçbir zarar gelmeyecek.
No harm will come to you.
Sana hiçbir zarar gelmeyecek.
No harm will come to you from me.
Sana benden hiçbir zarar gelmez.
Mr. Hassan and yourself over to us for questioning, no harm will come to you, I promise you that.
Bay Hassan'ı serbest bırakıp sorgulama için teslim olursanız size zarar gelmeyecek, söz veriyorum.
And if you let us go, no harm will come to you.
Eğer bizi bırakırsan sana zarar vermeyiz.
Just do as they say, no harm will come to you.
Söylediklerini yapın, size zarar gelmeyecek.
No harm will come to you, I promise.
Söz veriyorum sana zarar vermeyeceğim.
No harm will come to you.
Korkmana gerek yok. Sana hiçbir zarar gelmeyecek.
Give yourself up and no harm will come to you.
Teslim olursan, zarar görmezsin.
No harm will come to you - so long as you tell me the truth!
Size hiçbir zarar gelmeyecek bana doğruyu söylediğiniz sürece tabii.
No harm will come to you.
Sana zarar gelmeyecek.
Surrender your weapons and no harm will come to you.
Silahlarınızı teslim ederseniz size zarar verilmeyecektir.
But I give you my personal guarantee that as long as I walk upon this Earth, no harm will come to any of my citizens.
Ama size kişisel garanti veriyorum ben bu dünyada olduğum sürece vatandaşlarımın hiçbirine bir zarar gelmeyecek.
I will give Him to you if you promise no harm will come to Him.
Eğer hiç bir zarar görmeyeceğine söz verirseniz, O'nu size vereceğim.
If my automobile is restored... and delivered to the front of this building... and the fire chief is handed over to my justice... I give you my solemn oath I will come out with my hands raised... and no further harm will come to this place or to any man.
Eğer otomobilim eski haline getirilir... ve binanın önüne bırakılırsa... ve itfaiye şefi bana teslim edilirse... size yemin ediyorum ellerim havada dışarıya çıkarım... ve bu binaya veya herhangi bir kimseye daha fazla bir zarar gelmez.
You must promise that they will come to no harm.
Onlara bir zarar gelmeyeceğine dair bana söz vermelisiniz.
You will come to no harm.
Sana bir zarar gelmeyecek.
No harm will come to you.
Size bir zarar gelmez.
I promise, no harm will come to you if you give yourself up!
Söz veriyorum teslim olursan sana zarar gelmeyecek!
As long as God is with us, you will come to no harm
Kadere inan. Evlilik zaten var, hadi bu sadece resmileştirme.
The prince will come to no harm as long as you cooperate.
Sen işbirliği yaptığın sürece prense bir zarar gelmeyecek.
No harm will come to you.
Size hiç bir zarar gelmeyecek.
You just do what we ask you to do, and no harm will come to him.
İstediğimizi yap, babana zarar gelmesin.
No harm will come to her, I promise you.
- O zarar görmeyecek. Söz veriyorum.
No harm will ever come to you.
Kimse sana zarar veremeyecek.
- No harm will ever come to you.
- Hiçbir zarar görmeyeceksin.
If you swear no harm will come to his son.
Oğluna zarar vermeyeceğiniz konusunda söz vermeniz yeterli.
I promise no long-term harm will come to you unless harm comes to me, in which case, you wouldn't survive.
Güven sorunu yaşıyor. Uzun vadeli zarar görmeyeceğine söz veriyorum ne yazık ki zararı ben göreceğim yine de kurtulacağından şüpheliyim.
I promise you, no harm will come to them.
Söz veriyorum... onlara zarar gelmeyecek.