English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ N ] / Nomads

Nomads traduction Turc

232 traduction parallèle
There, where nomads lead their herds
Orada, göçebe sürüler
Are we a wandering tribe of nomads?
Biz gezgin göçebe kabilesi miyiz?
The health of the new nomads was at risk, and victory was held up by the chaos on the roads.
Yeni göçebelerin hayatı risk altındaydı. Zafer, yollardaki kaos yüzünden geride kaldı.
On top of the world nearer to the north pole than to any civilised area there live numbers of a singular race of nomads.
Dünyanın tepesinde Kuzey Kutbu'na her hangi bir medeni bölgeden daha yakın münferit bir göçebe ırk yaşar.
On the desert nomads, on the Medina field workers, on the employees of Oran, on the small wage-earners of Oran,
çöldeki göçebelerin üstüne, Medine'li işçilere, Oran'lı görevlilere,
I thought you nomads were hot-blooded?
Göçebeler ateşli olur sanırdım.
He couldn't say whether it was one man or a tribe of desert nomads, right?
Saldıranların tek kişi mi yoksa bir çöl aşireti kadar mı olduğunu söyleyemez, değil mi?
It's probably a nomads'camp.
Muhtemelen göçebe kampıdır.
- Nomads going towards the west?
- Batıya giden göçebelerin izi olmasın?
And I came to repair the fault of the nomads.
Bu yanlış anlaşılmanın düzeltilmesi için geldim.
Now we are poor nomads.
O eskidenmiş. Şimdi yoksul, perişan birer göçeriz.
They were nomads moving often by canoe between numerous campsites where they caught plentiful fish and sea otters and traded with neighboring tribes.
Onlar göçebeydiler kampları arasında genelikle kanolarıyla hareket ederler balık ve su samuru yakalayarak komşu kabileler ile ticaret yaparlardı.
The Stones are nomads.
Stone'lar göçebedir.
They're most likely Chitrali nomads.
Büyük bir ihtimalle Chitrali göçebeleridir.
They're nomads.
Onlar göçebe.
Nomads, yes.
Göçebeler, evet.
Nomads live in deserts... whether it's a desert of ice or sand... doesn't make any difference.
Göçebeler çöllerde yaşarlar kum ya da buz çölü olması bir şey değiştirmez.
[Mattingly] In Africa, there are a lot of nomads out in the desert.
Afrika'da çölde fazlasıyla göçebe insan bulunur.
Clear desert nights, you see the fires from all of these... these little yellow dots that represent the fires... from all these nomads camping out.
Bulutsuz çöl gecelerinde ateşleri görürsünüz bu küçük sarı noktalar kamp yapmakta olan göçebelerin ateşlerini temsil eder.
The Ancient Nomads.
Antik Göçmenler.
Sea Turtles and Ancient Nomads.
Deniz kaplumbağaları ve eski göçebeler.
Nomads. Continental wanderers. Dragging Ellen about.
Göçebeydiler, kıtalararası gezginlik yaptılar, Ellen'ı da peşlerinden sürüklediler.
Long ago the nomads must have been overcome by boredom... so they said, " Let us build, here and there and there... some hideous cities made of stone... so that our world-weariness lies in the squares and streets... houses and apartments.
Uzun zaman önce göçebelerin canı çok sıkılmış olmalı... bu yüzden demişler ki, " Hadi yerleşelim, buraya ve şuraya... ve şuraya taştan iğrenç şehirler kuralım... öyle ki hayattan bezmişliğimiz meydanlara, sokaklara... evlere ve dairelere sinsin.
I've been in subspace contact with some old friends of mine... uh, nomads, collectors, much as I used to be.
Bazı eski arkadaşlarımla, alt uzay iletişimi kurdum- - ah, Nomadlar, Kollektörler, işime yarayacak herkes ile.
From here on there are only the nomads.
Burdan itibaren orada sadece göçebeler var.
Desert nomads?
Çöl göçebeleri mi?
This was taught to us by the Serbian desert nomads.
Bize bunu Sırbistanlı çöl göçebeleri öğretti.
We're scattered, like nomads, with no home and little hope.
Göçebeler gibi, oradan, oraya saçıldık.
Nomads, you know.
Onlar göçebe bilirsin.
With the nomads.
Göçebelerle.
This was a space without law, shelter or mercy a continent of nomads
Merhametin, sığınağın ve kanunun olmadığı bir yer, göçebelerin kıtasıydı.
He did it to prevent an invasion by nomads to the north.
O küzeyden gelen göçebelerin istilasını önlemek için yaptırdı. Ne kadar büyüklükte?
We're nomads.
Göçebeyiz biz.
The Mongols were Turko-Mongolian nomads from the steppes of Central Asia.
Moğollar, Orta Asya steplerinden gelen Türk-Moğol göçebelerdi.
The restless nomads of the steppe would settle down to build an empire.
Bozkırların göçebeleri, bir imparatorluk kurmaya karar vermişti.
Nomads...
Göçebeler...
The nomads?
Göçebelerden mi?
The nomads are joining forces.
Göçebeler, güçlerini birleştiriyor.
Samite nomads from the northern steppes raided the village.
Kuzey bozkırlarının Samite göçebeleri köye baskın yaptılar.
On an endlessly sailing boat, living like flowing water never stopping, like nomads
Sonsuza kadar giden bir kayıkta, akan su gibi yaşamak.
- The gun came back to a guy with nine different aliases hooked up with an outfit called the Nomads.
- Dokuz farklı adı olan, ve Nomad grubuna dahil birinin silahıymış.
More nomads - flying fish.
Daha fazla göçebe - uçan balıklar.
With their food supply running low the great flocks of pelicans become nomads once more rising to search for that far flash of water over the horizon
Yiyecek stokları azalmaya başladığında ufkun üzerindeki su parıltısını aramak için büyük pelikan sürüleri bir kez daha göçebe olur.
Morbo wishes these stalwart nomads peace amongst the Dutch tulips.
Morbo, bu cesur göçebelere Hollanda lalelerinde huzur bulmalarını diliyor.
Word spread about his pilgrimage. Sometimes nomads would approach him and offer him water and something to eat.
Onun gelişini haber öncesinde ve bazen göçebe karşılamak için dışarı çıktı ona su ve yiyecek bir şeyler verdiler.
In this Wild West, there are nomads, also.
Bu Vahşi Batı'da ayrıca, göçebeler var.
Seven years from home, now we drift from one far region to another chasing nomads and bandits when Macedonia bleeds its manpower.
7 senedir evden uzaktayız. Bir uzak ülkeden diğerine rüzgarda sürükleniyor gibiyiz. Makedonya'nın erkek gücüne bu kadar ihtiyacı varken, göçebe ve haydutları kovalıyoruz.
Nomads.
Göçebeler.
They aren't nomads.
Onlar göçebe değil.
The nomads are very stingy.
Senin göçebeler cimrinin Allah'ı.
How far Muhammad's followers had come from the life of desert nomads.
Çöl yaşantısından gelen Hz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]