Novels traduction Turc
1,018 traduction parallèle
Two novels have been written about it... and it has been made into a motion picture called The Lady Vanishes.
Bunun hakkında şimdiye kadar iki roman yazıldı. Ve Lady Vanishes adında bir sinema filmi olarak çekildi.
- Have I read your novels? I doubt it.
- Hiç okuduğum romanınız var mıdır?
Don't you realize that, as Slade Saunders, I wrote over 75 mystery novels?
Anlamıyor musunuz, Slade Saunders gibi 75'in üzerinde gizem romanı yazdım.
One mustn't read novels, they depress you.
Roman okumamalıyız ; moral bozar.
Only what I read in novels. And as I only read thrillers, that doesn't amount to much.
Ben sadece roman okuyorum ki çoğu macera romanı ve içlerinde bu tür şeyler çok az yer alıyor.
There are now people who pride themselves... on being authors of films, as others were of novels.
Artık, roman yazarları oldukları için kendileriyle gurur duyanlar gibi... film yazarı oldukları için kendileriyle gurur duyan insanlar da var.
Those next door only buy crime novels.
- Yan binadakiler sadece polisiye alır.
- No, I don't read novels.
- Hayır, roman okumam.
It was a very fashionable name in bad novels when my mother was young and impressionable.
Annemin gençliğinde okuduğu korku romanlarında yaygın olarak kullanılan bir admış.
Novels, poems, songs and so forth.
Romanlar, şiirler, şarkılar falan.
Here you have beautiful stories, even better than in the novels.
Güzel hikayelerin var, romanlardakilerden bile daha güzel.
Even novels are sentimental now.
Artık romanlar bile duygusallaştı.
Written a couple of novels
Yazdıkları yüzünden ABD'den kovuldu.
Mr Stringer, how many detective novels have we read over the years?
Bay Stringer, toplam kaç polisiye roman okumuşuzdur?
You should write cookery books instead of novels!
Baba sen roman kitabı yerine neden yemek kitabı yazmıyorsun?
In your novels you're always flirting with a god.
Romanlarında güzellikle söz ettiğin bir Tanrın var.
I'm leaving you alone with your ideas and your novels!
Seni fikirlerinle ve romanlarınla başbaşa bırakıyorum!
Diseases of Horses and the novels of Joyce Cary and...
Atların hastalıkları ve Joyce Cary romanları
for detective novels.
detektif hikâyelerine göre.
Don't get me wrong. I mean... only existed in the movies or certain American novels.
Beni yanlış anlama ama yalnızca filmlerde ve Amerikan kitaplarında böyle şeyler olur.
You should write novels.
Roman yazmalısın.
I wonder how many times I wrote something like this in my novels?
Zaten romanlarda yazdığım şeyin aslını hep merak etmişimdir.
You used to write crime novels.
Sen polisiye romanlar yazardın.
They're writing dime novels and singing songs about you.
Hakkında ucuz romanlar yazıp şarkılar söylerler.
Maria Gavrilovna was brought up on French novels and, therefore, was in love.
Maria Gavrilovna bu nedenle, Fransız romanlar gibi aşık oldu.
- Novels, biographies, adventure stories.
- Romanlar, biyografiler, macera hikayeleri.
It's even worse than the novels.
Romanlardan bile daha kötü.
Life isn't like novels, novels and tears, novels and suicide.
Hayat romanlar gibi değildir. Romanlar ve gözyaşları. Romanlar ve intiharlar.
Novels are sick.
Romanlar hastalıklıdır.
Novels aren't life.
Romanlar hayat değildir.
- He writes novels as well.
- Romanlarıda var.
Novels aren't stories anymore, that's why I don't read them.
Artık romanlarda bir şey anlatmıyorlar, zaten ben de okumuyorum artık bu yüzden.
Have you read the romance novels?
Aşk romanı okur musun?
If I may, what do you think of the new novels?
İzin verirseniz, yeni romanlar hakkında ne düşündüğünüzü sorabilirmiyim?
You know what he's like after a few novels.
Birkaç romandan sonra nasıl olur, biliyorsun.
Your head's addled with novels and poems you come home every evening reeling of Chateau Latour and look what you've done to Mother.
Romanlar ve şiirlerle aklın karışmış. Her akşam eve Chateâu Latour'dan alıntı yaparak geliyorsun. Ve anneme şu yaptığına bak.
He didn't write novels.
Ama o, roman yazmadı.
Those were real novels!
Asıl onlar gerçek romanlardı.
Sounds like something out of one of them dime novels, don't it?
Ucuz romanlardan çıkma bir şeye benziyor, değil mi?
I want to write novels.
Ben roman yazmak istiyorum.
can not, without disgust and horror... read the poems and novels, or look at pictures and sculptures... in which officers, armed pen, brush or chisel... supervised by officers, armed with revolvers... glorify the great leaders and genius. Officers armed pen, brush or chisel... supervised by officers, armed with guns... glorify the great leaders to e geniuses... in which there is the slightest... of genius or scope.
Tedirginlik ve korku duymadan ne roman ne şiir okunabilir, ne de resimlere ve heykellere bakılabilir,... kalemle, fırçayla yahut keskiyle silahlanmış,... tabanca takan görevlilerin denetimindeki görevliler tarafından,... ne zeka ne de yetenek parıltısından nasibini almış büyük liderlerin dehasını göklere çıkartıyorlar bu eserlerde.
I prefer to lie in bed, reading magazines, novels...
Yatakta uzanıp dergi-kitap okumayı tercih ederim.
Do not do novels, as usual... if I had not found with his new Ferrari...
Romantizm de, makyaj olmaz. Senin "Ferrari" n olmasaydı...
I also write novels too, when I feel like it.
Ayrıca arada sırada romanlar da yazıyorum.
It`s true, why despise popular novels?
Doğru, popüler romanlar neden aşağılanır?
These creatures won't be characters in novels.
Bu yaratıklar birer roman kişiliği olmayacaklar.
Books of legends, books that have never been written, enormous epics, pale and monotonous. novels without a title, giants without a face, dark texts written for the drama of the evening clouds.
Efsane kitapları, hiç yazılmamış kitaplar, devasa destanlar, bir adı olmayan sönük ve tekdüze romanlar, yüzü olmayan devler, akşam bulutlarının dramasını yazan karanlık metinler.
You've read too many novels.
Çok fazla roman okumuş.
Variations on themes of short novels by M.V. Hohol and Ukrainian folk bales
Nikolay Gogol'un eserinden
You should write scary novels instead of being the modest little secretary of Karlstein.
Karlstein'ın sekreterliği yerine korku romanları yazıyor olmalısınız.
In the waverley novels
Waverley romanlarında Scott'un her zaman koruma kaygısı taşıdığı...