Nukes traduction Turc
451 traduction parallèle
They're talking about using nukes in Vietnam.
Vietnam'da nükleer silahların kullanılması hakkında konuşuyorlar.
No more nukes!
Nükleere hayır! Nükleer enerji, daha temiz bir çevre için alternatif olarak düşünülmüş.
Anti-nukes.
Nükleer enerji karşıtları.
MURDOCK : Nukes!
- Nükleer bomba.
That's why they won't use nukes anymore and we won't, either.
Bu yüzden artık nükleer bomba kullanmıyorlar ve biz de kullanmıyoruz.
Look, they hot-wire one of the nukes.
Bak, bir şekilde nükleer bombalardan birini aktif hale getirirler.
- If the sub blows, won't the nukes go?
- Patlarsa, silahlarda patlar mı?
We think Khaled's group bought the nukes and is trying to bring them to US soil.
Bizce silahları Halit'in grubu satın aldı ve Amerika'ya getirmeye çalışıyor.
These missiles won't set off those nukes, will they?
Bu füzeler o nükleer silahları patlatmaz, değil mi?
We "ve not used nukes in this war yet and we" re not going to use them now.
Tüm bu boklukların sebebi bu işte! Bu savaşta asla nükleer materyal kullanmadık, şimdi de kullanmayacağız.
I was here one time, though, for a no-nukes rally.
- Hayır. Bir kere gelmiştim.
Of course, sending the camera is the logical choice, but the electrical field nukes the picture.
Elbette kamera göndermek en mantıklı seçim ama elektrik alanı resimleri bozuyor
We're flying the B-3 with two live nukes.
B-3'le iki hazır nükleer bomba uçuruyoruz.
Carrying the nukes.
Nükleer bomba taşımak.
The nukes are gone.
Nükleer bombalar gitmiş.
You find those nukes, Chief.
O nükleer bombaları bulun, şef.
These nukes have codes or something to stop people using them.
Bu nükleerler başkalarının kullanmaması için şifre yada benzer tedbirlere sahiptir.
- The one in the front has got the nukes in.
Nükleer bombalar önde duran aracın içinde.
Now I get the nukes.
Bombalar artık bende.
But it's Deakins stealing the nukes.
Ama bombaları çalan Deakins idi.
Nice move with the nukes!
Bombalarla iyi iş yaptın!
Bet you never saw anything like that on one of them big nukes.
Böyle bir şeyi nükleer denizaltıda göremeyeceğine eminim.
You'll kill them and us. If we fire nukes...
Onları da bizi de aynı anda öldürürsünüz.
Using. Nukes are passé.
Denemiyorlar, kullanıyorlar.
Pulling the nukes so the North Atlantic is on the table for the summit.
Toplantıda Kuzey Atlantik'teki nükleer silahların kaldırılması kararı çıkabilir.
He crosses that border and those nukes are gone!
O sınırı geçerse, o nükleer silahları unutabiliriz!
We've got nukes heading for Iran.
İran'a giden atom bombaları var.
When that satellite is out of range, those nukes are gone.
Uydu menzilden çıktığı zaman, nükleer bombalar gitmiş olacak.
Are the nukes ready?
Nükleer silahlar hazır mı?
Which of our nukes are in that area?
Hangi nükleer silahlarımız o bölgede?
We have the environmental rallies and the no-nukes protest... and the Legalize Marijuana march... ifthey ever get it organized.
Çevre duyarlılığı ve nükleer karşıtı eylemler için.. ve mariuananın yasallaştırılması yürüyüşü için... eğer bir gün organize olabilirlerse tabi.
They're not nukes or nothin', but the bang sure would make your butt pucker.
Atom bombası değiller ama patlama eminim kıçını büzüştürür
Maybe nukes?
Belki de nükleer silahlar.
We'll send them to the asteroid, they'll land, drill a hole, they'll drop some nukes, take off and detonate, if we can fix this equipment problem.
- Yukarı mı? Göktaşına bir delik açıp içine nükleer bomba koyacaklar. Ama donanım sorunu var.
No nukes!
Nükleer silahlara hayır!
No nukes! You got any more bullets in that gun, Sharp?
Silahında kurşun kaldı mı, Sharp?
Houston, all moles are at depth. Nukes hot and ready.
Houston, tüm köstebekler yerleştirildi.
So, how many nukes do we have left in the back?
Arka tarafta kaç tane nükleer bombamız kaldı?
We may not have enough life support left to get back into the cargo bay for the nukes, much less to go down to the comet.
Kuyrukluyıldıza inmek bir yana, bombaları almak üzere kargo bölümüne geçmek için bile yeterli oksijenimiz kalmamış olabilir.
We need the arming codes for the last 4 nukes.
Kalan dört bomba için ateşleme kodlarına ihtiyacımız var.
Prepare to synchronize the nukes.
- Bombaları ateşlemeye hazır olun.
Firing control... do we have any tactical nukes left?
Ateşleme kontrolleri... Elimizde taktik nükleerlerden kaldı mı?
I'm authorizing use of tactical nukes.
Taktik nükleerlerin kullanılması yetkisi veriyorum.
We got the nukes in place.
Nükleerleri yerleştirdik.
I got nukes up the ying-yang.
Ying-yang'da füzelerim var, neden birini ateşlemiyorum.
They don't want anybody to know same as the U.S. didn't want anyone to know they only had two nukes when they went after Japan.
Kimsenin bilmesini istemiyorlar ABD'nin Japonya'ya saldırdığında iki tane nükleer bombası olduğu gibi.
We've done dug the hole and planted the nukes.
Houston, deliği deldik ve bombaları yerleştirdik.
Short - range tactical nukes
Kısa menzilli taktik silahlarıdır.
- Here come the nukes.
- Roketler geliyor.
The nukes are catching up.
Roketler yetişiyor.
What about nukes?
Atom bombası fikri nasıl?