English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ N ] / Nutball

Nutball traduction Turc

28 traduction parallèle
Now, Dr Nutball here released all of his patients.
Dr. Kaçık bütün hastalarını taburcu etmiş.
Get lost, nutball!
Kaybol çatlak!
Thank you, Mr. Nutball.
Teşekkürler Bay Taşkafa.
Surrounded by these all day, no wonder the guy's a nutball.
Tüm gün bunlarla çevriliyken herifin böyle salaklaşmasına şaşmamalı.
Mr. Brigance has gone to great effort to prove to this jury that Mr. Hailey is a nutball is a slow coach or what is the clinical definition?
Bay Brigance, jüriye bir şeyleri kanıtlamak için büyük gayret sarf etmişti. Bay Hailey'in kaçık olduğunu... aklını yitirdiğini... ya da... klinik tanımı neydi?
Who is this nutball?
Bu kaçık da kim?
Where would you get a nutball idea like that?
Böyle saçma bir düşünceye nerden kapıldın böyle?
You're acting like a nutball.
Delirmiş gibi davranıyorsun.
An old-fashioned nutball.
Eski moda deli!
Why do you let that little nutball be a waiter?
Niçin bu küçük ceviz kabuğunun garson olmasına izin verdiniz?
I thought you were a nutball,
Bir an için, senin kaçığın teki olduğunu sandım. Ama gelecekten olduğunu söylediğine göre...
You sign up to play nutball with our friend in the helmet?
Şu kasklı adamla birlikte üye olduğun grup falan var mı?
Sammy the Crab just went to nutball village!
Yengeç Sammy az önce tımarhaneyi boyladı!
All right. Well, so then, just to recap, since you've had Lux, you've manipulated her into going out with Jones, you got my nutball sister to give her a sex talk, and, oh, now?
Şimdi, tekrar edelim Lux yanına geldiğinden beri onun Jones'la çıkmasını sağladın çılgın kardeşimle onu seks muhabbetine soktun...
You mean you're betting this nutball?
Bahsi bu ceviz kafalıya koyduğunu mu söylemeye çalışıyorsun?
Technically, I'm losing everything to this nutball.
Teknik olarak, bu ceviz kafalıya her şeyimi kaybediyorum.
Let's go talk to Dr. Dumbass and his nutball wife.
Gidip Dr. Kalınkafa ile ve kaçık karısıyla konuşalım.
You run around like a nutball.
Etrafta çatlak gibi koşturuyorsun.
- Why does he always want to be bigger when he's already a hundred times bigger than a nutball field?
Neden daha fazla büyümek istiyor ki? şimdiden bir böcekten kat kat daha büyük.
See, 20 years from now when the city council decides to turn this new terminal into a shopping mall and some nutball like me finds your skeleton, nobody'll know who the fuck it is.
20 yıl sonra bu şehir bir terminalden bir alışveriş merkezine dönüştüğünde benim gibi bir piç senin iskeletini bulduğunda kimse bu lanet herifin kim olduğunu bilmeyecek.
- Tell that goddamn nutball to stop!
- Yanındaki manyağa söyle onu!
But in the interest of keeping Harley from getting any more black eyes from following your admittedly nutball advice...
Harley'nin, senin çılgınca fikirlerini dinleyip gözlerini tekrar morartmasını önlemek adına...
No, actually, I didn't admit to giving any nutball advice.
Aslında çılgınca fikir falan vermedim.
" Sorry, boss, Agent King is actually a superpowered nutball.
" Pardon patron, Ajan King süper güçlü bir kaçık.
My dead sister's alive, my nephew's on some nutball's hit list.
Ölü kardeşimin hayatta olması, yeğenimin bir delinin ölüm listesinde olması...
Hey, Glasses. Tell him about all your nutball friends.
Gözlüklü, ona deli arkadaşlarından bahsetsene.
I think, by now, you count as one of Harold's nutball friends, Lionel.
Bence artık sen de Harold'un deli arkadaşlarından birisin Lionel.
I heard Mystic Falls has become a nutball magnet for all sorts of supernatural thrill-seekers.
Mystic Falls'un her çeşit doğaüstü heyecan arayanlarla dolduğunu duymuştum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]