O'reilly traduction Turc
314 traduction parallèle
I'm O'Reilly, the house detective.
Ben ev dedektifi O'Reilly.
Mike O'Reilly, the track bartender, came home.
Hipodromun barmeni Mike O'Reilly, evine döndü.
Mike O'Reilly was ready at 11 : 15.
Mike O'Reilly saat 11 : 15'de hazırdı.
- From Dublin, Mr. O'Reilly? - That's right.
- Dublin'den mi, Bay O'Reilly?
- My name's O'Reilly.
- Adım O'Reilly.
My name is Patrick O'Reilly.
Adım, Patrick O'Reilly.
- Lucy, this is Mr. Patrick O'Reilly.
- Lucy. Bu, Bay Patrick O'Reilly.
Mr. O'Reilly is making inquiries about Willie Martin.
Bay O'Reilly, Willie Martin için aramıştı.
Looking for O'Reilly.
O'Reilly'yi arıyorum.
O'Reilly?
O'Reilly mi?
Bernardo O'Reilly!
Bernardo O'Reilly.
Ghostly Music by Irving O'Reilly.
Ruhani Müzik, Irving O'Reilly.
- We have Irving O'Reilly's permission.
- Irving O'Reilly'nin iznini aldık.
" Michael O'Reilly...
" Mayfair, Londra'dan...
"of Mayfair, London."
"... Michael O'Reilly.
My mother's maiden name was O'Reilly.
Annemin kızlık soyadı O'Reilly idi.
- O'Reilly-Canetti - but I found it a bit heavy.
O'Reilly-Canetti - Ancak bunu biraz heybetli buldum.
So I dropped the O'Reilly and kept the Canetti.
Bu yüzden ben de O'Reilly'i attım ve Canetti'de karar kıldım.
- l'm Corporal O'Reilly.
- Ben Onbaşı O'Reilly.
Corporal O'Reilly, you're not billeting these enlisted men in the officers'area, are you?
Onbaşı O'Reilly, bu eratı subay yatakhanesine yerleştirmiyorsun, değil mi?
Sneaking up on it like this is killin'us.
- Ben Onbaşı O'Reilly. Bana Radar derler.
I just got the most wonderful letter from my father! - How nice. - He doesn't think I should go to the states after the war.
Onbaşı O'Reilly, bu eratı subay yatakhanesine yerleştirmiyorsun, değil mi?
/ O'Reilly, put a price on these, each one.
- O'Reilly. Bana bunların her birinin değerini söyle.
I'll do better. Jackson, a carriage and escort of cavalry for Mrs. O'Reilly..
Daha da iyisi, Jackson, gidip Bayan O'Reilly'i arabayla getir.
There, sir. Pick out O'Reilly's two new ones if you can.
Söyleyebilirsen, hangisinin yeni olduğunu söyle.
Ah, yes, Mr. O'reilly, well, it's perfectly simple.
Ah, evet, Bay O'reilly, şey, tamamıyla çok basit.
Ah, yes, but when, Mr. O'reilly?
Ah, evet, ama ne zaman, Bay O'reilly?
Yes, I should have guessed, Mr. O'reilly, that and the potato famine I suppose.
Evet, tahmin etmiş olmalıydım ki o ve patates kıtlığı, değil mi?
It's Mr O'Reilly.
Bay O'reilly, Basil.
Hello, O'Reilly?
Alo, O'reilly?
O'Reilly's a cut-price, cock-up artist.
O'reilly ucuzcu, berbat etme uzmanı bir.
One other thing, when the men come, they won't be Stubbs's, they'll be O'Reilly's.
Birşey daha... adamlar geldiğinde, Stubbs'ınkiler olmayacak...
Where is it?
O'reilly'ninkiler olacak. Nerede bu?
- What?
- Ne? O'reilly mi?
O'Reilly?
- Evet!
When O'Reilly's men come, you must wake me.
O'reilly'nin adamları geldiğinde beni uyandırmalısın.
When Orelly please men...
O'reilly'nin adamları geldiğinde...
- Señor O'Reilly...
- Senor O'reilly'nin...
He means O'Reilly.
O'reilly demek istiyor.
Well, you hired O'Reilly, didn't you?
O'reilly'yi sen tuttun, öyle değil mi?
- You hired O'Reilly. I see.
- O'reilly'yi siz tuttunuz.
We'll call O'Reilly.
O'reilly'yi arayalım.
I'll call O'Reilly.
Tamamdır!
Call O'Reilly.
O'reill'yi arayın.
- Call O'Reilly! - What?
- O'reill'yi arayın.
Ah, hello, Mr O'Reilly.
Merhaba Bay O'reilly.
Now, look here, O'Reilly, I want my dining room door put back and this other one taken away by 1 : 00, do you understand?
Bak O'reilly 1'e kadar, salon kapısının... geri takılmasını ve diğerinin sökülmesini istiyorum... anlıyor musun?
- Where's O'Reilly? - Criminal.
- O'reilly nerede?
Where's O'Reilly?
O'reilly nerede?
- O'Reilly?
- O'reilly mi?
- Yes, O'Reilly.
- Evet, O'reilly.