Oaks traduction Turc
400 traduction parallèle
- The Gallows Oaks in Sherwood tomorrow.
Yarın, Sherwood'da. Darağacı meşeliğinde.
- Meet Robin in Sherwood at Gallows Oaks.
Sherwood'da, darağaçlarında Robin'le buluş.
Meet Robin in Sherwood at Gallows Oaks.
Sherwood'da, darağaçlarında Robin'le buluş.
- Sunrise at the Oaks satisfactory?
- Oaks'da gün doğumu sizin için uygun mu?
We'll talk about the Wilkes'barbecue at Twelve Oaks.
Wilkes'lerin barbeküsü hakkında konuşalım.
- How are they at Twelve Oaks?
Twelve Oaks'dakiler nasıl?
- Welcome to Twelve Oaks, Mr. O'Hara.
Twelve Oaks'a hoş geldiniz Bay O'Hara.
- You love Twelve Oaks as I do.
Sen de Twelve Oaks'u benim sevdiğim kadar seveceksin.
Did you meet Captain Butler at Twelve Oaks, Scarlett?
Twelve Oaks'da yüzbaşı Butler ile tanışmış mıydın Scarlett?
Let's talk Twelve Oaks and Tara and times before there was a war.
Noeldeyiz. Twelve Oaks'u, Tara'yı ve savaştan önceki o zamanları konuşalım.
We're nearly at Twelve Oaks.
Neredeyse Twelve Oaks'a geldik.
If the war hadn't come, I'd have spent my life happily buried at Twelve Oaks.
Savaş olmasaydı, Twelve Oaks'ta mutluluk içinde hayatımı yaşayacaktım.
You said you loved me at Twelve Oaks.
Melanie'yi sevmiyorsun. Twelve Oaks'da o gün, beni sevdiğini söylemiştin.
Can't we ever forget Twelve Oaks?
Ben sana çocuk... Twelve Oaks'u unutabilecek misin?
I made up my mind you were the only woman for me... the first day I saw you.
Böyle bir zamanda... Benim için tek kadın olduğuna, seni Twelve Oaks'da ilk gördüğüm gün karar verdim.
You haven't changed a bit since our last barbecue at Twelve Oaks... where you sat under a tree surrounded by dozens of beaus.
Twelve Oaks'taki son barbeküden beri hiç değişmedin ağacın altında, etrafın bir düzine delikanlıyla çevriliydi.
- Why, at the battle ofThree Oaks —
- Three Oaks savaşında -
This is also the weapon that stampeded the blasted blue-bellies at Three Oaks... and cleared Clay County forever of the pesky invaders.
Ayrıca Three Oaks'da lanet olası Yankileri çil yavrusu gibi dağıtıp Clay County'i sinir bozucu istilacılardan ebediyen temizleyen silahtır bu.
He lives at Seven Oaks.
Seven Oaks da oturuyor.
You've just arrived from Seven Oaks.
Seven Oaks'tan yeni gelmişsiniz.
Pardon my mentioning it but adhering to your left boot heel is a type of clay known only in Seven Oaks.
Dile getirdiğim için kusura bakmayın ama sol çizmenizin topuğundaki çamur sadece Seven Oaks'a özgü bir toprak türünden.
He said, "I'll take care of that little Seven Oaks matter at 11 : 00 tonight."
Dedi ki, "Bu gece 11 : 00'de Seven Oaks işini halledeceğim."
Seven Oaks, isn't that where- -
Seven Oaks, orası şey değil miydi yahu...
The oak trees, the oaks!
Meşe ağaçları, meşeler!
- 35904 Glen Oaks Blvd.
Adres ne? - 35904 Glen Oaks Bulvarı.
- 35904 Glen Oaks Blvd?
- 35904 Glen Oaks Bulvarı mı?
It's regarding your property on Glen Oaks Boulevard.
Glen Oaks Bulvarı'ndaki malınızla ilgili.
- He'll keep the Twin Oaks and everything.
- Twin Oaks'u alır, her şeyi de alır.
- I wore one at the Twin Oaks.
- Twin Oaks'ta giyiyorum ya.
Operator, this is Twin Oaks.
Santral, burası Twin Oaks.
Get in. - We're going back to Twin Oaks.
- Twin Oaks'a geri dönüyoruz.
I'm selling the Twin Oaks.
Twin Oaks'ı satıyorum.
People started flocking to the Twin Oaks just to see what she looked like.
* İnsanlar Cora'yı merak ettiklerinden Twin Oaks'a sürü gibi akın etmeye başladılar.
Then what? Last night they auctioned off the fixtures at the Twin Oaks.
Dün gece Twin Oaks'ın demirbaşlarını açık arttırmaya çıkardılar.
Twin Oaks Inn it's called. Yeah.
İkiz Meşeler Oteli.
It was no more than a piece of youthful bravado but it was one of those acorns from which great oaks are destined to grow.
Bu, gençliğe özgü boş bir meydan okuma değil kaderinde ulu bir meşe ağacına dönüşmek yazan, bir fideydi.
O Cicero, I have seen tempests, when the scolding winds have rived the knotty oaks, and I have seen the ambitious ocean swell and rage and foam, to be exalted with the threatening clouds.
Bak bana Cicero, ben çok fırtınalar gördüm. Meşeleri söktüğünü gördüm hırçın rüzgarların. Azgın okyanusları gördüm köpükler içinde gemi azıya almış bulutlara karşı.
I don't hack down oaks to make room for wretched aspens.
Ben meşeleri titrek kavaklara yer açmak için devirmiyorum.
Milton, Delford Junction, North Oaks and Parkman.
Milton, Delford Kavşağı, North Oaks ve Parkman.
As long as you're in Glen Oaks, the line's yours.
Glen Oaks'ta bulunduğun sürece, hizmet senin.
Near the Dueling Oaks at the end of Esplanade Street.
Esplanade Caddesi'nin sonunda Dueling Oaks yakınında bir yere.
I think I got out of the car before he got out of the car, and we walked through the wet grass toward the great misty oaks as if as if somebody were calling for help there.
Sanırım o inmeden ben arabadan indim ve ıslak çimenlerin üstünden büyük sisli meşeliğe doğru yürüdük sanki sanki orada birisi yardım istiyordu.
And those trees are the Dueling Oaks and that tormented figure is the girl, Catherine, losing her honor.
Şu ağaçlar Dueling Oaks şu işkence görmüş şekil kız, Catherine, onurunu kaybediyor.
- The Dueling Oaks.
- Dueling Oaks olacak o.
It began after the Dueling Oaks.
Dueling Oaks'tan sonra başladı.
"Where did she think she was going, back to the Dueling Oaks?"
"Gittiğini sandığı yer Dueling Oaks mıydı?"
There is a box canyon with live oaks in it.
İçinde canlı meşe ağaçları olan dar bir kanyon var.
We'll go straight on and stop here, at the cork oaks, where we will have our food.
Yolumuzdan ayrılmayacağız ve burada duracağız,... meşe mantarları yiyeceğimiz olacak.
Where age-old oaks Loom like wizardly gods,
Asırlık ağaçlardan Sihir gibi dağılan,
And the wizardly oaks Whisper something in darkness.
Ve meşe ağaçları Gizemli şeyler fısıldar.
George Kellerman, 1174 Willow Tree Lane, Twin Oaks, Ohio.
George Kellerman, 1174 Willow Tree Lane, Twin Oaks, Ohio.