Obispo traduction Turc
36 traduction parallèle
He's up in Obispo, and I think he may try to deal his way out.
Şu anda Obispo cezaevinde, ama çıkmak için ötebilir.
Her husband is listed as serving time for armed robbery at San Luis Obispo Prison.
Kocası ise silahlı soygun suçundan dolayı San Lois Obispo Hapishanesinde tutuklu bulunuyor.
Coastliner for Santa Barbara, San Luis Obispo, and San Francisco... now boarding on track four.
Santa Barbara, San Luis Obispo, ve San Francisco'ya giden Coastliner dürdüncü peronda kalkıyor.
You know, I read that last week in the paper about this family in Saint Luis Obispo.
Geçen hafta gazetede okudum... St. Louis Obispo'daki bir aile.
Variedades Obispo Cuban National Store, Habana
Variedades Obispo Cuban ulusal deposu Havana
Long enough to switch to highway one at San Luis Obispo?
San Luis Obispo'da birinci otobana girecek kadar süre geçti mi?
Well, I commute to San Luis Obispo twice a week.
Eh, ev ile iş arasında, haftada iki kez gidiyorum işte.
I guess if I do find my runaway bride, we'll have the next 12 hours to discuss the matter while waiting for the next train home from San Luis Obispo.
Eğer kaçak gelinimi bulursam, önümüzdeki 12 saat boyunca... San Luis Obispo'dan eve giden treni beklerken bunu konuşabiliriz.
There's a very famous pilot program at the San Luis Obispo county jail in the mid-nineties.
90'ların ortasında San Luis Obispo ilçe hapishanesinde uygulanmış meşhur bir pilot programı var.
Let's go over the suspect list and see how many of them did time in San Luis Obispo.
Şüpheli listesine bakalım da kaç kişi San Luis Obipso'da yatmış görelim.
This is San Luis Obispo County land.
Şurası San Luis Obispo İlçesi sınırları içinde.
- Where is home?
- Ev neresi? San Luis, Obispo.
Simi Valley, Oxnard, Santa Barbara,
Santa Barbara, San Luis Obispo'ya...
- San Luis Obispo...
-... gidecek yolcuların...
We take a cab back to the apartment, get my flash drive, and then race to San Luis Obispo, where, assuming the lights are with us and minimal traffic, we'll meet the train.
Eve kadar taksi tutarız, belleğimi alıp aceleyle, daha az trafik olacağını düşündüğüm San Luis Obispo'ya gideriz ve treni yakalarız.
You and I got married on the beach in San Luis Obispo, California.
Sahilde evlendik. San Luis Obispo, California'da.
A ace called San Luis Obispo.
San Luis Obispo denen bir yer.
San Luis Obispo Airport.
San Luis Obispo Havaalanı.
Is this the San Luis Obispo police?
San Luis Obispo polisi mi?
Uh, California, a place call San Luis Obispo.
California, San Luis Obispo denen bir yer.
San Luis obispo.
San Luis Obispo'ya.
He's working at the Obispo.
Obispo'da çalışıyor.
What's "Obispo"?
"Obispo" da ne?
And in Portland they told me San Luis Obispo.
Portland'takiler de San Luis Obispo'da dediler.
San Luis Obispo.
San Luis Obispo.
This is from silver barn collective up in San Luis Obispo.
Bu San Luis Obispo'daki Gümüş Ahır'dan alınma.
We met up on Pismo beach, near the town of San Luis Obispo.
San Luis Obispo kasabasına yakın Pismo sahilinde buluştuk.
Obispo.
Obispo.
... i gotta be in San Luis Obispo by noon tomorrow.
Yarın öğlen San Luis Obispo'da olmam gerek.
And where's, uh, San Luis Obispo?
Neresiydi, San Luis Obispo mu?
They're in San Louis Obispo.
San Louis Obispo'larmış.
He's an interior designer in San Luis Obispo.
San Luis Obispo'da yaşayan bir iç tasarımcı.
- San Luis Obispo.
- San Luis Obispo.
He's an interior decorator in San Luis Obispo.
San Luis Obispo'da yaşayan bir iç tasarımcı.
- I don't think this is a good week to be going to San Luis Obispo.
- Böyle konuşma. - Bu hafta... San Luis Obispo'ya gitmek için uygun değil.
I had my gun in my purse when I went to San Luis Obispo.
San Luis Obispo'ya giderken silahım çantamdaydı.