Old chum traduction Turc
118 traduction parallèle
- Good night, old chum.
- İyi geceler eski dostum.
- I was driving down the road one day... and who do I see pumping gasoline but my old chum from the old times.
- Bir gün arabamla yoldan geçiyordum ki arabama benzin doldururken bir de kimi göreyim, eski günlerden ahbabım.
Here's your old chum.
Burada eski bir dostun var.
" Good luck, old chum
" Bol şans ahbap
- Hi, Freddie, old chum.
- Selam, kankam Freddie.
You continue to astonish me, old chum.
Beni şaşırtmaya devam ediyorsun ahbap.
Mein Dickie, old chum.
Mein Dickie, eski dostum.
Take it easy, Dickie, old chum.
Sakin ol Dickie.
''Life is a cabaret, old chum
" Hayat bir kabaredir, eski dostum
''Life is a cabaret, old chum
" Hayat bir kabaredir eski dostum.
''Life is a cabaret, old chum''lt's only a cabaret, old chum
"Hayat bir kabaredir, eski dostum " Yalnızca bir kabare.
Of course you did, old chum.
Tabii ki bilirim eski dostum.
Some day you'll learn a coffin costs the state less than a man in a cell, old chum.
Tabutun devlete hapisteki adamdan daha az maliyeti olduğunu bir gün sen de öğreneceksin eski dostum.
He is an old chum, isn't he? I didn't know then you were going to start hurling accusations at me and Kenneth.
Yani oda eski bir dostum değil mi o zaman beni ve Kenett'i suçlamaya... başlayacağınızı bilmiyordum.
Have you seen my old chum, Socki?
Yaşlı dostum Socki'yi gördün mü?
Well, old chum. What now?
İhtiyar, ne yapacağız?
How are you, old chum?
Nasılsın dostum?
Is the heat getting to you, old chum?
Sıcak başına mı vurdu yaşlı dostum?
Ah, Dante, old chum.
Dante, eski dostum!
"Dear Nedski, change of plan, old chum."
" Sevgili Nedsky. Plân değişti, eski dostum.
Swimming time again, old chum.
Yine yüzme vakti geldi ahbap.
Now, old chum I'm sure you agree this trial is an affront to our collective dignity.
Şimdi, eski dostum eminim ki bu duruşmanın saygınlığımızı zedelediğine katılıyorsuuz.
I promised my old chum Gerda to show her some spirits.
Arkadaşım Gerda'ya ruhları göstereceğime dair söz vermiştim.
Indubitably, old chum.
Katılıyorum, kadim dostum.
Well, I've had a lot of surgery, old chum,
Epey estetik ameliyatı oldum, birader.
That thoughtless destruction will surely bankrupt the museum, old chum,
Bu düşüncesiz yıkım emin ol müzeyi iflas ettirecek, birader.
- Not so fast, old chum. - [Screams]
O kadar hızlı değil, ahbap.
I want you all to meet an old chum of mine.
Pekala size eski bir arkadaşımı tanıtmak istiyorum.
♪ Look around, old chum ; Slow it down, old chum
¢ Ü Etrafına bak eski dostum ; yavaşla biraz eski dostum
Smithers old chum, there's nothing like coming home with a clean bill of health.
Smithers, sağlığın yerinde olarak eve geri gelmek gibisi yok.
Come on, old chum.
Gel, eski dostum.
I've got you, old chum.
Seni yakaladım eski dost.
Gather your wits, old chum.
Sakin ol dostum.
- Daffy, old chum, how the heck - -
- Daffy, eski dostum, nasıl- -
I'm sorry, old chum, we did everything we could.
Üzgünüm George, biz elimizden geleni yaptık.
Until then, bye-bye, old chum.
O zamana kadar, hoşça kal, eski dostum.
Your old school chum, Jefferson.
Eski okul arkadaşın, Jefferson.
An old college chum of yours.
Eski üniversite arkadaşlarından biri.
Your old college chum, Elster.
Üniversiteden arkadaşın, Elster.
I'm thinking very seriously of getting rid of your father's old school chum. You can tell him that.
.. avukatı vekaletten çıkaracağım.
PICKERING : I have an old school chum at the Home Office.
Higgins, emniyette okuldan tanıdığım bir arkadaşım var.
Meet Georges Randal, an old college chum.
Georges Randal'la tanışın, üniversiteden eski bir arkadaş.
My old school chum, first in Essen then in Heidelberg.
Eski okul arkadaşım, önce Essen'de sonra da Heidelberg'de.
"Why not stop in to see my dear old school chum?"
"Niye durup eski okul arkadaşımı ziyaret etmiyorum ki?"
Well, like I said, an old buddy of ours, a very close chum, like to meet up with him again.
- Dediğim gibi, eski bir dostumuz. Çok yakınız ve onu yeniden görmek bizi mutlu edecek.
She's worked her way over to your old college chum.
Eski okul arkadaşının üzerinde çalışıyor.
I just popped out for the champagne, bumped into an old college chum.
Az önce şampanya almaya çıktım, kolejden eski bir arkadaşa rastladım!
And if you would like, Lt. Huff, I will speak to the mayor... a golfing chum of mine... about finding you a replacement, since you don't like it here in Old Baybrook.
Ve eğer isterseniz, Teğmen Huff, Old Baybrook'ta olmaktan hoşnutsuz olduğunuz için yerinize birini bulmak hakkında... vali ile de konuşurum... ki kendisi golften ahbabımdır.
Would this have something to do with an old high school chum you ran into yesterday during your holiday from hygiene?
Roz, bunun hijyeni tatile çıkardığın gün gördüğün eski lise arkadaşınla bir ilgisi var mı?
You see, my friend Woody is an old bar chum from back at Cheers...
Woody, Cheers'tan eski bir bar arkadaşım.
To have an old college chum that lives upstairs?
Yukarı katta oturan eski bir kolej arkadaşımın olması?