Orwell traduction Turc
193 traduction parallèle
Have you ever read George Orwell's experiences at Maxim's in Paris?
George Orwell'in Paris'teki... "Maxim's" de yaşadıklarını hiç okudunuz mu?
Say, I'm ill orwell.
Bir konuş yeter. İyiyim de, hastayım de. Ne dersen de.
He's completely cut them out of his life... because he really does feel that we're living in some kind of Orwellian nightmare now... and that everything that you hear now contributes to turning you into a robot.
Bunları tamamen hayatından çıkartmış çünkü şu anda, bir tür Orwell tarzı kâbusta yaşadığımızı ve işittiğimiz her şeyin bizi birer robota çevirmeye yardım ettiğini düşünüyor.
George Orwell.
George Orwell.
I've translated the Orwell.
Orwell'ı çeviriyordum.
Do you have a collection of essays by George Orwell?
Acaba sizde George Orwell'in denemelerinin bir derlemesi var mı?
We don't have Orwell's essays... but I do have a nice first edition of Animal Farm.
Orwell'in denemeleri yok... ama Hayvan Çiftliği'nin güzel bir ilk baskısı var.
Mr. Orwell's simple tale of animals rising up... against their human oppressors.
Mr. Orwell'in basit hayvan hikayeleri hayvan... severleri ayaklandırıyor.
Fought with Orwell.
Orwell'le savaştım.
Orwell. Down and out.
Orwell, Down and Out.
Orwell's here and living large.
Orwell burada ve rahatça yaşıyor.
George Orwell said that if liberty means anything, it means the right to tell people what they don't want to hear.
George Orwell şöyle demiş : Eğer özgürlüğün bir anlamı varsa, insanlara duymak istemedikleri şeyleri söyleme hakkı demektir.
George Orwell would be thrilled at this idea.
Bu düşüncenin George Orwell'ı heyecanlandıracağını biliyorum.
George Orwell's novel Animal Farm.
George Orwell'ın romanı Hayvan Çiftliği.
- Orwell!
- Orwell!
- Yes, George Orwell.
- Evet, George Orwell.
I just talked to Orwell down at the garage.
Garajda Orwell'la konuştum.
- I'm Orwell.
- Adım Orwell.
Something by George Orwell.
George Orwell yazmış.
George Orwell once wrote that, " It's not a matter of whether the war is not real or if it is.
George Orwell şöyle yazmış... " Savaşın gerçek olup olmaması önemli değildir.
The thought of the police working in tandem with a psychic is absolutely Orwellian.
Polisin bir psişikle aynı bisikleti sürmesi fikri tam da Orwell in bilimkurgularına layık.
Nick Koslov, Nadia Orwell... and a cat psychic named madame Lulu.
Nick Koslov, Nadia Orwell... Madam Lulu adlı bir kedi medyumu.
Find me Nadia Orwell.
Bana Nadia Orwell'i bul.
Nadia Orwell?
Nadia Orwell?
So, basically, what Orwell was saying was, "It's not perfect but I'll take it."
Yani temel olarak, Orwell demiş ki, "Mükemmel değil, ama yapacağım..."
Gideon : George orwell said,
George Orwell şöyle demiş :
I know we don't see eye to eye on a lot of stuff, because, you know, politically, I think we live in an Orwellian nightmare, due to...
Biliyorum birçok şeyde göze göz şeyler görmüyoruz, çünkü politik olarak, bence biz orwell kabusunda yaşıyoruz...
No, george orwell.
Hayır, George Orwell.
Feel like helping me prepare a syllabus or... grading 30 essays on Orwell's Animal Farm?
30 tane Orwell'in Hayvan Çiftliği kompozisyonuna not vermeme ve özet çıkarmama yardım edecekmişsin gibi bir his var içimde.
Extremists in Orwellian paranoia as well as stunted religious beliefs.
Bodur dini inanışları kadar da Orwell'ci paranoyalı müfritler.
George Orwell, you sure were right about 1984.
George Orwell, neredeyse 1984'teyiz.
So the concept of the totalitarian authority in orwell's book really coined the now ever-so-popular term " big brother.
Demek oluyor ki Orwell'in kitaplarındaki totalitarian yazım şimdiye kadar kullanılan "ağabey" terimine anlamını vermiştir
- George Orwell!
- George Orwell!
My name... is Robert Orwell.
Adım Robert Orwell.
But she found there instead the impostor, Monsieur Robert Orwell.
Ama onun yerine, karşısında sahtekar Robert Orwell'i buldu.
And recognising this as the opportunity for which you had wished so long you, Mademoiselle Frances Cary, unbeknown to your mother, confronted the impostor, Monsieur Orwell, and insisted that he join in your plan so terrible.
Sen de bunu, uzun zamandır beklediğin bir fırsat olarak görüp annenin haberi olmadan, Bay Orwell'le yüzleştin ve korkunç planına katılması için ona ısrar ettin.
And in order to achieve this end you had Monsieur Orwell install her in the building of apartments that also housed Nanny Seagram - a woman whose very presence would remind her of the guilt she felt over the suicide of her mother.
Bu amacına ulaşmak için de Bay Orwell'in onu Dadı Seagram'ın da kaldığı binaya yerleştirmesini sağladın. Bayan Seagram'ın sadece varlığı bile annesinin intiharından duyduğu suçluluğu unutturmayacaktı ona.
She could endure the pretence that Monsieur Orwell was Monsieur Restarick, but the sheer wickedness of this new conspiracy proved too much for her.
Bay Orwell'in, Bay Restarick rolünü oynamasına katlanabilirdi. Ama bu son planın katıksız kötülüğü onun için çok fazlaydı.
It could not have been Monsieur Orwell or Mademoiselle Claudia who had observed Madame Oliver retrieve that letter, for they were with me.
Bayan Oliver'in o suçlayıcı mektubu aldığını Bay Orwell veya Bayan Claudia görmüş olamazdı.
No, Mademoiselle, it was you yourself who observed her and called Monsieur Orwell to inform him of this fact.
Çünkü onlar benimle birlikteydi. Hayır bayan, onu gören sizdiniz. Bay Orwell'i aradınız ve ona haber verdiniz.
And the moment I realised that he was looking for photographs of the family to prove Monsieur Orwell an impostor, it was then I knew that he was acting for Mademoiselle Norma and not against her.
Aile fotoğraflarını araştırıp, Bay Orwell'in sahtekar olduğunu kanıtlamaya çalıştığını anladığımda da.. ... onun Bayan Norma için çalıştığını, ona karşı olmadığını gördüm.
Orwell, Hemingway, famous writers, lots to lose, coming all the way to Spain!
Orwell, Hemingway ünlü yazarlar, kaybedecek çok şeyleri olanlar hepsi de İspanya'ya geldiler. Umurlarında bile değildi.
The President, Congress, and the FCC have announced plans to not only curtail speech on talk radio and newspapers, but to also regulate speech on the Internet through the Orwellian named "Fairness Doctrine."
Başkan, Kongre ve FCC, sadece radyo konuşmalarını ve gazeteleri sınırlamayan, aynı zamanda internette Orwell-vari "Dürüstlük Doktrini" uyarınca internet üstünden ifadeyi düzenleyecek planları olduğunu açıkladılar.
Doctor Lenon Orwell stated in his work on DNA :
Doktor Lenon Orwell, DNA üzerindeki çalışmasında şöyle diyor :
Hemingway, Dos Passos, Orwell.
Hemingway, Dos Passos, Orwell.
No, I-I wanted something more... Norman Rockwell, less George Orwell.
Hayır, Ben, ben başka bir şey istiyordum... daha ziyade, Norman Rockwell olmayı... daha az, George Orwell.
Ah, she's gone to report to her friend Orwell.
Herif neden muhbirden bahsedip duruyor?
Don't argue with me. Orwell, new wrinkle.
Mülke zarar vermekten alıkoyalım derim.
Welcome to George Orwell's 1984, with my father as Big Brother.
George Orwell'ın "1984" üne hoş geldiniz. "Big Brother" olarak da babam.
It's, uh, George Orwell.
Şey...
Looks like somebody has been reading the "Orwell is watching" blog.
Sen daha iyi bilirsin.