Overcome traduction Turc
2,173 traduction parallèle
to overcome the curse of the sea-god Poseidon and get home he'll need instructions from the blind prophet Tiresias.
deniz tanrısı Poseison'un lanetini yenip eve varabilmesi için kör bir kahin olan Tiresias'ın bilgilerine ihtiyaç duyacaktır.
Inside the gates he comes face to face with the prophet Tiresias who explains that Odysseus and his men can overcome the wrath of Poseidon and make it home... if they follow his instructions.
Kapıların ardında, söylediklerini harfiyen yaptıkları takdirde Odesa ve adamlarının Poseidon'un gazabından kurtulup eve nasıl ulaşabileceklerini açıklayacak olan kâhin Tiresias'la yüz yüze gelir.
Just, uh, overcome with the, uh...
Sadece, bu başarı...
I see you have overcome your prejudice against the Coles.
Gördüğüm kadarıyla Cole'lar hakkındaki önyargını yenmişsin.
Of course, we're going to have to wait about a half hour, give my erectile medication a chance to overcome my anti-depressants.
Tabii, yarım saat kadar beklememiz gerekecek aldığım viagranın anti depresanları bastırması için.
To the ancient Norse, this story demonstrated that even the gods can't overcome the awesome power of nature.
Bu hikâye antik İskandinavlara, tanrıların bile doğanın korkunç gücünü yenemeyeceklerini göstermiştir.
For every creature, every day is full of challenges, all of which must be overcome, somehow, in order to survive.
Bütün canlılar için her bir gün, hayatta kalabilme yolunda üstesinden gelinmesi gereken mücadelelerle doludur.
It can take eight years for a capuchin to master this art and overcome the palm's formidable defences.
Bir kapuçinin, palmiyenin zorlu savunmasının üstesinden gelebilecek uzmanlığa ulaşması sekiz yıl sürebilmektedir.
With your patience and determination, you will be able to overcome everything.
Azim ve sabır sayesinde sen bu tüm güçlükleri yenebilirsin.
I think the fact that you shared your feelings with me, and I really listened, made the sex more intimate and helped you overcome whatever was inhibiting you from...
Bence duygularını benimle paylaşman ve benim de dinlemem, seksi daha içten yaptı ve seni engelleyen şey neyse onu aşmanda sana yardım etti...
I met James when he was using but I helped him overcome that addiction.
James'le uyuşturucu kullandığı zamanlarda tanıştık. Ama bırakmasına yardım ettim.
I'm sorry. Far be it from me to be overcome with holiday spirit, but this Scrooge act?
Özür dilerim benim için de tatil havasında kurtulmak zor ama paragöz tavırlar?
I'm sure you can overcome your fear.
Korkunun üstesinden gelebileceğinden adım gibi eminim.
Red-billed tropicbirds rely on extreme aerial agility... to overcome the many challenges of their life.
Kırmızı gagalı tropik kuşları yaşamlarındaki birçok zorluğun üstesinden gelebilmek için havadaki çevikliklerine güvenirler.
The sheer size of the shoal defeated the sea lions, but there are fish that can overcome such strategies.
Sürünün büyüklüğü deniz aslanlarını bozguna uğrattı ama bu tür taktiklerin üstesinden gelebilen balıklar var.
I want to know exactly how you're going to manage to overcome this!
Bu işin altından nasıl kalkacağınızı bilmek istiyorum!
It's proving more difficult to overcome than we'd like.
Durum altından kalkabileceğimizden çok daha zor görünüyor.
We could overcome Earth's gravity
Yerkürenin çekimini yenebiliriz
You will gain nothing from training if you cannot overcome your own limits.
Eğer sınırlarınızı aşamazsanız eğitimin size bir yararı olmaz.
Only when you have overcome yourself can your true beauty shine at its brightest.
Ne zaman ki kendini aşmayı başarırsın o zaman gerçek güzelliğin en güçlü şekilde parlayacak.
No matter how long it may take us to overcome this premeditated invasion, the American people in their righteous might, will win through to absolute victory!
c : # 0080FFBu planli ve kasitli istilanin üstesinden gelmek... c : # 0080FF... ne kadar uzun sürerse sürsün ; Amerikan halki,... c : # 0080FF... hakperestliginden dogan kudretiyle mutlak zaferi kazanacaktir. "
Overcome by paranoia, he insists on having stenographers present.
Paranoyanin baskisiyla, görüsmelerinde Zabit Katiplerinin hazir tutulmasinda israr ediyordu.
If you can't overcome this, how can you be a relative of Grandpa's?
Bunun üstesinden gelemezsen, nasıl büyükbabanın akrabası olabilirsin?
But because she developed antibodies she could overcome the virus.
Ama vücudunun ürettiği antikorlar sayesinde, hastalığın üstesinden gelmiş.
I've considered several times. The solution for us to overcome this crisis, I found it.
Birçok defa düşündüm ve krizi aşmak için bir çözüm yolu buldum.
Earn the right to overcome your fear!
Korkularını görmelisiniz.
We just have to show them one can overcome his fear!
Onlara korkularını aşabileceklerini gösterdik.
I believe, for the good of the Republic, you are the one, who can tolerate any painful experiences and overcome obstacles
Ülkemizin kurulma sürecinde karşılaşacağımız acılara katlanabilecek bir insan olduğuna inanıyorum.
Together we've overcome all the difficulties that have come our way.
Ama bu insanlarla tanıştım ve biz hep beraber savaşırken yenilmez oluruz. Beni dinle Adamai!
Before we do that, there is a mountain we must overcome.
Bunu yapmadan önce aşmamız gereken bir dağ var.
Yet here we are... thousands of years later, with technology that can clone DNA, vehicles that can break the sound barrier and probe the depths of space, and science that can overcome almost any sickness,
Binlerce yıl sonra, DNA kopyalayabilecek bir teknolojiye sahipken, uzayın derinliklerini araştıran ve ses duvarlarını aşan araçlara sahipken, ve bilim neredeyse bütün hastalıkların üstesinden gelirken,
My one and only love needs me to be bad to overcome the inhibitions that compel me to be law-abiding polite to my elders and excessively nice.
Biricik ve tek aşkım kötü olmamı istiyor. Beni yasalara saygılı, büyüklerime terbiyeli ve aşırı kibar olmaya mecbur bırakan engellerin üzerinden gelmek için Francois Dillinger adında ek bir kişilik yaratmaya karar verdim.
Suddenly, you find yourself surrounded... by obstacles you can't overcome.
Aniden kendini, başa çıkamayacağın engellerle sarılmış şekilde bulursun.
When Nikolai found his beloved Tatiana, he was overcome by the darkness inside him.
Nikolai Tatiana'yı öyle bulunca, içindeki karanlık dışa vurdu.
She passed on a certain predilection for addiction that not even a lifetime of medical education has overcome.
Tıbbi eğitimimin başa çıkamadığı bir bağımlılıktan ötürü öldü.
- Overcome.
- Pes ettim.
For example, you think... one can overcome the trauma a bad relationship and try again?
Mesela.. Kötü bir ilişki sonrasında bir travma oluşabilir.. Bunu bile bile tekrar denermisin?
O Victory, you have overcome the Devil, hurry here with your warriors.
Zafer Şeytan'ı alt ettin
I hope peace has returned to you, and you've overcome the new start.
Umarım yeniden huzura kavuşmuşsunuzdur ve bu yeni başlangıcın üstesinden gelmişsinizdir.
Here Air 1-1, confirm the three targets which we must overcome them first?
Burada Hava 1-1, üç hedefimiz onaylayın Biz ilk olarak hangisinin üstesinden gelmeliyiz?
The last wish of an important figure is difficult to overcome.
Biliyorsun, kendine ilham aldığı bir kişinin ölmeden önceki isteğinden, ilham alan kişiyi vazgeçirtmek çok zordur.
Yet we did manage to overcome this one deadly outlaw.
Bu ölümcül kanunsuzun hakkından gelmeyi başardık.
The last of it, the late great Abelar and how it came to be overcome.
Ne yazık ki yüce Abelar'ın da sonu geldi bunun üstesinden nasıl gelecek bilinmez.
Overcome.
Üstesinden gel.
Improvise, adapt, overcome.
Doğaçlama yap, adapte ol, üstesinden gel.
We must be more here to overcome.
Bunu atlatmak istiyorsak, hayvan olmak az bile kalıyor.
We shall overcome.
Biz kazanacağız.
We shall overcome?
Biz kazanacağız?
- We shall overcome.
- Biz kazanacağız.
¶ We shall overcome.
Biz kazanacağız.
We shall overcome. ¶
Biz kazanacağız.