English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ P ] / Paparazzi

Paparazzi traduction Turc

552 traduction parallèle
That Tae Yi Ryung. She's turned her manager into a paparazzi.
Tae Yi Ryeong, menajerini paparazziye çevirdin.
I have to go gnash my teeth for the paparazzi.
Paparazziler için dişlerimi göstermem lazım.
Um, Laurie, I don't think you should bug Dr Fleischman, cos he's from New York and they have a thing about paparazzi.
Um, Laurie, Dr Fleischman'ı çekmenin doğru olduğunu sanmıyorum, Çünkü o, New York'lu ve paparazilerle ilgili bazı sorunları var.
There's gonna be paparazzi there.
Paparazzi de orada olacak.
Dinner. Dancing. And all the paparazzi I can smile at.
Akşam yemeği, dans, objektiflerine gülümseyeceğim paparazziler.
It's the paparazzi wolves trying to get a scent of Lex's latest lady friend.
Paparazi çakalları, Lex'in son bayan arkadaşından iş çıkartmaya çalışıyorlar.
"Paparazzi, 2,000 yards." De-de-de-de-de-de-de-de-de.
"Paparazzi, 1 mil ötede." Dı-dı-dı-dı-dı-dı-dı-dı.
- Stalking paparazzi is not a flattering occupation, Dawson.
- Av izi süren paparazilik güzel bir meslek değildir, Dawson.
And the paparazzi, what do you think of them?
Paparaziler hakkında ne düşünüyorsun
The other's for Diane, she'll love the paparazzi bit.
Diğerleri Diane için paparazileri sevecektir
No, and anyhow... there'll always be paparazzi, upstarts too.
Hayır Buda hep paparazzi olacak.
These are matters of the rivers and lakes and the paparazzi are interested?
leş kargaları gibi toplaşmışlar hemen
I was totally attacked by paparazzi, like a celebrity.
Neler oluyor?
- What does he want?
- Ne istiyor? - O paparazzi.
- He's paparazzi. I can't shake him.
Onu gönderemem.
- Yeah. And I'd like to point out it's paparazzi-free.
Ve belirtmek isterim burası paparazzisiz.
This paparazzi scum is wearing a wire.
Sersem paparazzi, kayıt cihazı getirmiş
I mean I've got these crazy photographer ideas and don't think for a second that I am a paparazzi. I hate them.
Yani, çılgın fotoğrafçı fikirlerine karşı, bilirsin, ama benim bir paparazzi olduğumu sanma, onlardan nefret ederim
Ex-paparazzi smart ass who hasn't worked for seven years.
Yedi yıldır işsiz olan, zeki bir eski paparazzi.
No TV reporters have come by, not even the paparazzi.
Hiçbir aptal televizyon, hiçbir aptal paparazzi buraya uğramadı.
Paparazzi ; long lens.
Paparazzi, uzaktan çekmiş.
You must have moved through the paparazzi line rather quickly.
Paparazzilerin arasından oldukça çabuk geçmişsin. Bu arada konu açılmışken nişanlın nerede?
Watch out for the paparazzi, Dr. K.
Paparazzilere dikkat edin Dr. Kerry.
- Paparazzi to the left.
- Solda paparazziler var!
It's those bloody paparazzi again.
O lanet olası paparazziler.
The paparazzi have been trying to nail me for years.
Zaten paparazziler yıllardır peşimden koşup duruyor.
- Paparazzi?
- Paparazzilere mi?
I mean, just the one commercial... and you have paparazzi?
İmza ve her şey mi? Yani sadece bir reklam ve... paparazziler peşinde mi?
You're not afraid of paparazzi?
Paparazzolardan korkmuyorsun ya?
There're some photographer, paparazzi guys hanging out front.
Dışarıda basın ve Paparazziler var, o nedenledir.
Speaking of paparazzi...
Paparazzi'lerden söz etmişken
And there's paparazzi in every single hotel up and down The Strip.
Ve Strip'teki her otelde paparazzi var.
THERE MIGHT BE PAPARAZZI LURKING ON THE ROOFTOP.
Çatılara gizlenmiş fotoğrafçılar olabilir.
If you're here to grandstand for the paparazzi I will have you escorted out.
Eğer, paparazziler için Buradaysan seni dışarı attırırım.
Clark, I never thought you'd rate your own paparazzi.
Clark, hiç kendi paparazzilerinin olacağını düşünmemiştim.
This is the shot the paparazzi got.
Bu paparazzinin çektiği fotoğraf.
Celebrities getting approval over paparazzi's photos?
Paparazzi resimlerinden ün mü kazanıyorlar?
I tracked down those paparazzi guys you told me about.
Bana bahsettiğin paparazzileri izledim.
Bo, taking these paparazzi to court is only gonna cause more headlines.
Bo, bu paparazzileri mahkemeye götürmek sadece daha fazla gazete başlığına neden olacaktır.
I've now got two dead paparazzi... that were involved in your accident.
Elimizde senin kazana karışan iki ölü Paparazzi var.
It's the fucking paparazzi!
Lanet olasıca paparazziler.
I had to avoid the press, the paparazzi.
Basından, paparazzilerden kaçmam gerekti...
Got no fan mail, no paparazzi, no stalkers.
Hayranlarım yok, paparazziler yok, takipçiler yok.
- Paparazzi scum bag!
- Aptal paparazziler.
Paparazzi scum bag!
Pis paparazzi.
He's a paparazzi who started taking pictures of me... in compromising positions.
Fotoğraflarımı çekmeye çalışan paparazzilerden biri.
- Because some paparazzi have come
- Çünkü paparazziler gelmişlerdi.
And then the boat appears with... laden with pappa-ritzy,
Sonra içi paparazzi dolu bir bot yaklaşıyor,...
Stalkerazzi.
Kene paparazzi.
So, there's a paparazzi with no film and no camera.
Yani elimizde filmi ve fotoğraf makinesi olmayan bir paparazzi var.
There's paparazzi at the hotel.
Otelde paparazzi bekliyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]