People do it all the time traduction Turc
92 traduction parallèle
People do it all the time.
Her zaman yapılan bir iş.
"People do it all the time."
"Her zaman yapılan bir iş."
People do it all the time.
İnsanlar bunu hep yapıyorlar.
People do it all the time.
İnsanlar bunu her zaman yapar.
People do it all the time.
Bunu herkes yapıyor.
People do it all the time. They look like they're fine.
Bunu herkes yapıyor ve hiç de rahatsız görünmüyorlar.
People do it all the time.
Herkes çocuğunu orada yetiştiriyor.
People do it all the time.
Herkes yapıyor.
People do it all the time.
Bu sık yapılan birşey.
Rich people do it all the time.
Zenginler bunu hep yaparlar.
People do it all the time.
İnsanlar bunu hep yapıyor.
It's just weird to think - People do it all the time.
Düşününce çok tuhaf- - Bunu insanlar her zaman yaparlar.
People do it all the time, Ted.
İnsanlar bunu hep yaparlar, Ted.
People do it all the time in the real estate business.
Emlak işinde hep yaparlar. Sadece...
People do it all the time, Sam.
- Herkes bunu yapıyor Sam.
People do it all the time.
Insanlar bunu her zaman yapıyor
People do it all the time, you know.
Bunu herkes yapar.
People do it all the time.
İnsanlar bunu her zaman yapıyor.
People do it all the time, it's cosmetic.
İnsanlar bunu hep yapıyorlar, bu kozmetik.
People do it all the time.
Neden? Herkes yapıyor bunu.
You people do it all the time.
- Siz bunu hep yaparsınız.
I'm getting married. People do it all the time.
- İnsanlar bunu her zaman yapıyor.
I mean, people do it all the time.
Bunu herkes yapıyor.
Come on, people do it all the time.
Hadi ama, millet hep yapıyor bunu.
People do it all the time.
- İnsanlar her zaman yapıyor.
People do it all the time, they drive down here in the dark... you know, it happends.
İnsanlar bunu hep yapıyorlar, otoparka girerken yakıyorlar ve.. biliyorsun hep oluyor.
People do it all the time.
İnsanlar devamlı yapıyor bunu.
People do it all the time, honey.
İnsanlar bunu hep yapar, tatlım.
People do it all the time.
İnsanlar bunu her zaman yaparlar.
People do it all the time.
Herkesin yaptığı şey.
I mean, you know, p-p-people do it all the time.
Biliyorsun, insanlar bunu hep yapıyor.
People do it all the time. - Um.
İnsanlar hep yalan söyler.
I've never done anything like that before, but people do it all the time, right?
Daha önce böyle bir şeyi hiç yapmamıştım ama insanlar bunu hep yapar, değil mi?
People do it all the time.
Sürekli yapıyorlar.
Now tell me, do these TV people go at it all the time?
Şimdi söyle bakalım, bu televizyondakiler hep dediğin gibi mi?
And then you have to kind of keep doing that, you know, so people will think it's something you do all the time.
Sonra o tarz yürümeye devam etmeniz lazım, ki insanlar sürekli öyle yürüdüğünüzü sansın.
Anthropologists do it all the time - dress and live as the people they're studying.
Antropolojistler hep yapar. İnceledikleri insanlar gibi giyinip, yaşarlar.
Because we participated in the riot, but I was aware all the time that it was a black people's riot, i.e. they had more of an axe to grind and they had the guts to do something physical about it.
Çünkü ayaklanmaya katılmıştık ama bunun siyahi bir ayaklanma olduğunun farkındaydım... Yani bu bir dışa vurumdan fazlasıydı ve bu konuda fiziki bir şey yapacak cesaretleri vardı.
People do it on TV all the time.
O kadar kötü olamaz. İnsanler televizyonda hep yapıyor.
People do it on TV all the time.
İnsanler televizyonda hep yapıyor.
You have to assess things... and people do it about you all the time... and that's life, and it's too bad.
İlişkilere değer biçmek zorundasınız... ve insanlar bunu size her zaman yapıyor... ve bu hayat. Ve çok kötü.
Even with the best intentions, most people don't have the inner strength it takes to do good all the time.
Hiçbir insanda, Her zaman herşeyi doğru yapma gücü yok.
People are robbing all the time, but they do it badly.
İnsanlar her daim soygun yaparlar. Ancak bu işi beceremezler.
I do a good Al Pacino too, but I don't do it in front of people all the time.
Ben de iyi Al Pacino yaparım, Ama insanların yanında sürekli yapmıyorum.
I do it for you people all the time.
Ben sizin için her zaman yapıyorum.
No, but people do all the time, and they've even been known to use pictures to do it.
- Hayır ama insanlar bu hep yapar. Ve bunu yapmak için resimleri kullanabileceklerini bilirler.
He knew he was about to be arrested - which of course meant he'd be searched - so he hid the rock right there under the table. [Stottlemeyer ] With his chewing gum.! [ Monk] People do it in restaurants all the time.
Ne yapacağını düşünmüş olmalı Masanın altına taşı sakladı sakızıyla Bunu lokantalarda hep yaparlar
You know, most people who do something like that talk about it all the time.
Böyle bir şey yapmış biri sürekli bundan bahseder.
I know we talk about it all the time, but do people ever really do it?
Bundan sürekli konuştuğumuzu biliyorum ama insanlar gerçekten bunu yapabiliyorlar mı?
People do it with magazines all the time.
İnsanlar bu işi dergilerle yapıyorlar.
* * well, I do, and it's a-ma-zing * * people think I'm crazy'cause I worry all the time * * if you paid attention, you'd be worried too * * you'd better pay attention or this world we love so much *
* * well, I do, and it's a-ma-zing * * people think I'm crazy'cause I worry all the time * * if you paid attention, you'd be worried too * * you'd better pay attention or this world we love so much * * might just kill you *