English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ P ] / Poorly

Poorly traduction Turc

995 traduction parallèle
There must first be a chance for all now poorly fed To get their slice Of life's great loaf of bread
Şimdi karnı doymayanların bir şansı olmalıdır kendi dilimlerini almaya büyük somun ekmeğinden hayatın.
She's doing very poorly.
Durumu çok kötü gözüküyor.
I may... have reacted poorly... before.
Ben.. daha önce.. yanlış davranmış olabilirim.
Only, Miss Melly, she feel kind of poorly now it's all over.
Sadece Bayan Melly kendini biraz bitkin hissediyor ama sonunda herşey bitti.
- Sort of poorly.
Biraz rahatsız.
My mule's kind of poorly, and something done happened to him and I sure need a mule.
Katırım zayıftır başına da böyle birşey geldi işte ve benim kesinlikle bir katıra ihtiyacım var.
He does look poorly.
Bitkin görünüyor.
I won't say I did my job poorly.
İşimi düzgün yaptığımı söylemeyeceğim.
Against volunteers of the people, poorly clothed, and badly armed.
Gönüllü halka karşı, kötü giyimli, ve kötü orduya!
I express myself poorly.
Kendimi tam ifade edemedim.
How's your sister today, Henny? Poorly, thank you.
- Kız kardeşin bugün nasıl Henny?
I hear Mrs. McCanles has been feeling kind of poorly.
Bayan McCanles biraz rahatsızmış diye duydum.
You look a little poorly. No?
Biraz solgun görünüyorsunuz.
Why he treats me so poorly
Neden hiçe sayıyor beni
Almost every capital like New York, Paris, London hides, behind its wealth, poverty-stricken homes where poorly-fed children, deprived of health or school, are doomed to criminality.
New York, Paris, Londra gibi hemen hemen bütün büyük şehirler refahının ardında, yoksulluk içinde sürünen evleri ve bu evlerde yaşayan sağlıksız ve eğitimsiz çocukları suç işlemeye mahkûm çocukları barındırır.
Yes, I scold myself for praying so little and so poorly.
Evet, böyle rahatsız ve çok az dua ettiğim için kendime kızıyorum.
I'm afraid you must think poorly of me.
Korkarım, hakkımda kötü düşünüyor olmalısınız.
- We're doing poorly enough afloat.
- Denizde yeterince yoksulluk çekiyoruz.
Yes... well... she went to visit her mother who's feeling poorly.
Hasta annesini ziyarete gitti.
You know me poorly.
Beni kötü biliyorsun.
They are people a great moral force, great physical strength, despite being very fragile because they eat poorly.
Onlar yetersiz beslenmeden çok kırılgan olmalarına rağmen, müthiş moral gücü ve müthiş fiziksel kuvvete sahiptir.
My leg is feeling poorly.
Bacağım ağrıyor.
Are you feeling poorly?
Hasta mısın?
Excuse me, dear, I'm feeling rather poorly.
Afedersin, canım, kendimi çok kötü hissediyorum.
A poorly made bed means 20 baton blows.
İyi yapılmamış bir yatak 20 cop demekti.
Turn to Hymn 579, everyone, and lift up your voices... to save our poorly beset brother.
579ncu ilahiyi açın ve seslerinizi etrafını kötülük saran bu kardeşimizi kurtarmak için yükseltin.
"Poor, poorly. Great, greatly."
"Zavallı, zavallıca, müthiş, müthiş bir şekilde."
Roller skates at the bottom of the stairs, poorly insulated wires near the bathtub, ground glass in the sugar bowl, arsenic in the coffee.
Merdivenlerin bitimindeki tekerlekli patenler, banyo küveti yakınlarındaki iyi yalıtılmamış kablolar, şeker çanağındaki öğütülmüş cam, kahvede bulunan arsenik.
You behaved very poorly.
Çok zavallıca hareket ediyorsun.
I've been feeling poorly all day, sir.
Sabahtan beri kötüydüm.
I, Shirai, chief of contracts for Public Corporation, hereby undertake to serve, however poorly, as master of ceremonies.
Ben Shirai, Kamu Şirketi ihale departmanı başkanıyım, beceremesemde, tören yönetisi görevini üzerime aldım.
The point is not to recognize that... some people live more or less poorly than others, but that we all live in ways that are out of our control.
Mesele, bazı insanların diğerlerinden... daha çok veya daha az yetersiz koşullarda yaşaması değil, aslında hepimizin, denetimimizde olmayan biçimlerde yaşamamızdır.
"Now, please practice playing pool politely, poorly, proudly."
Lütfen çalış, üç tunç tas has hoşaf.
- It seems so, but he's very poorly.
- Öyle görünüyor, ama o çok hasta.
You poorly counselled.
Siz kötü yönlendirilenler.
Poorly calculated, mathematician.
Matematiksel hesaplaması kötü.
She was very fond of that room. My poor little room is dark and damp and poorly heated.
Odasını seviyordu.
These are subjects in their earliest stages of development. They are funded poorly and grudgingly.
Bu konular ilerleme süreçlerinin erken aşamalarında ve yetersizce ve gönülsüzce finanse ediliyorlar.
The lakes to the west are poorly marked certain important hill positions not even noted.
Batıdaki göller kötü işaretlenmiş kimi önemli tepe noktaları hiç işaretlenmemiş.
She looked so poorly at the station, it wasn't right to let her travel.
İstasyonda çok solgun görünüyordu, yolculuk etmesini istemedim.
Winter is coming, and many are poorly clothed
Kış yaklaşıyor ve çoğunun doğru düzgün kıyafeti bile yok.
I didn't even know he was feeling poorly
Niye kendini zavallı hissetiğini bile bilmiyorum.
He's poorly.
Fena durumda.
Mussolini's torch marches, in contrast, were poorly organized, though.
Buna karşı meşaleli yürüyüşleri daha kötü organize edilmişti.
How can you think so poorly of us!
Neden bu kadar kötümser düşünüyorsunuz!
But if it's done poorly, he'll turn it against you in one final blow.
Ama onu yetersiz şekilde kullanırsan, bu zayıflığı seni öldürmek için kullanır.
Ready to fall down, poorly guarded...
Bir baskın için çok elverişli, savunması zayıf...
Take it away from them, they do poorly.
Bunları ayırırsanız onlardan, zayıflarlar.
For grace... for happiness... 37. There's something horrible growing inside me now, that doesn't arise from within me, but from the darkness inside me, and soon there'll be nothing but our obscene masks which poorly mimic reality among the spittle and dung of this world.
Şimdiyse içimde büyüyen korkunç şeyler, kendini göstermeyen ama varolan, içimizdeki kötülük, çok yakında ahlâki açıdan yozlaşmış maskelerimizi bu dünyanın bütün pislikleriyle beraber yüzlerimizden düşürecek.
The Councillor's daughter dressed so poorly?
Avukatın kızı böyle gariban gibi mi giyinirmiş?
You look poorly, lass.
Çok berbat görünüyorsun kızım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]