Quotient traduction Turc
57 traduction parallèle
Service quotient "X" plus condensation-atmospheric quotient "Y"... plus smile-and-affability quotient "X"... show in the last three months a sales gain line... that has hop, hop, hopped right off the lousy board!
Servis katsayısı "X" üstüne atmosfer katsayısı "Y" bir de gülümseme ve sevimlilik katsayısı "X" konunca son üç ayki satış artışı eğrimiz hop, hop, hop diye yükselip aldı başını gitti!
The "X" quotient, the new math.
"X" katsayısı, yeni matematik.
Is that a yes or the number of your intelligence quotient?
Bu bir evet mi yoksa zeka seviyenin oranı mı?
How about giving me a number that, when divided by the product of its digits the quotient is three, and if you were to add 18 to this number the digits would be inverted?
Bana öyle bir sayı söyle ki, rakamlarının çarpımına bölündüğünde bölüm 3, ve bu sayıya 18 eklendiğinde rakamlarının tersi olsun.
Look at this. "Test your F.Q.- - Fatherhood Quotient."
Bak. "iyi Babalık Testi"
- Yes, sir. The ramistat kiloquad capacity is a function, square root of the intermix ratio times the sum of the plasma quotient.
Ramistan kiloquad kapasitesi, plazma enjektörü bölüm toplamı, karışım oranı çarpımının kare kökünün bir fonksiyonudur.
He has the intelligence quotient of a newt.
Kertenkele kadar beyni var.
With the kids away, we get used to the lower noise quotient.
Çocuklar da yokken sessizliğe iyice alıştık.
My customer quotient just got multiplied by two.
Müşteri sayısı ikileşti.
- on the brothers quotient.
- Biraz yavaş ilerliyor.
Your patient quotient will be checked on a daily basis.
Hasta oranınız her gün kontrol edilecek.
A genetic quotient second to none.
Kesinlikle eşsiz bir genetik aşama.
Their resistance quotient is quite low.
Onların direnci oldukça zayıf.
Well, if you want to up the speed quotient with Oz, you need to do something daring.
Oz'la ilişkini hızlandrmak istiyorsan belki cüretkar bir şey yapman gerek.
Glad to see the paranoia quotient is as high as ever!
Paranoya ölçümlerinin her zamankinden yüksek olduğunu görmek güzel!
It will definitely increase her power quotient, though I'm not sure if it is enough to get us free.
Bu, güç bölümünü kesinlikle arttıracak olmasına rağmen yine de bizi kurtarmaya yeter mi bilmiyorum.
But it would only add to the quotient of sorrow in the world to doubt him.
Ama ondan şüphelenmek, dünyanın derdine dert katmak olur sadece.
Reflex quotient : 1.5.
Refleks : 1.5.
He is well aware of the hot-guy quotient at this campus.
Bu kampüsdeki ateşli çocukların farkında.
He's cute, but his punctuality knocks 10 points off the dream guy quotient.
Çok tatlı biri, ama bu dakikliği yüzünden on puan kaybetti!
"sympathy quotient"
.. 30 veriyorum.
Someone disagrees with this quotient thing of mine, but I think that sympathy, from the Greek word "sympazein"
Biri benim bu katsayı hikayemle hemfikir değil.. .. ama bence sempati.. .. ki Yunanca "sympazein" den gelir..
To others I apply the "antipathy quotient".
Diğerlerine "antipati katsayısı" nı uyguluyorum.
Carry the quotient load across the remainder.
Geri kalan bölümü artana geçir.
Ultraviolet quotient is very high.
Ultraviyole oranı çok yüksek.
He is about the only contemporary painter who can paint. There's usually something interesting and allegorical, plus of course, there is a very high perv quotient.
Gerçekten resim yapabilen tek çağdaş ressam olup, eserlerinde ilgi çekici ve alegorik bir tarz görülür, artı, biraz pornografik özelliği de vardır.
"IQ is" intelligence quotient ". "
IQ, "Zeka Derecesi" demektir.
But my stupid quotient kind of goes sky high when I'm flipped out and meeting my boyfriend's mother in the hospital with all this going on is pretty much off the stress charts for me.
Ama kimi zaman aptal olan kısmım benden uzaklaşır, ama erkek arkadaşımın annesiyle hastanede karşılaştığım zaman hepsi geri döndü ve bu sebeple stresim bir kat daha arttı.
Example of that stupid quotient thing.
Sana bahsettiğim aptal kısmım bu işte.
- Missing weapon, low projectile penetration, high residue quotient, missing second party, iPod, chopsticks, blood.
- Kayıp silah, düşük güçte mermi girişi, yüksek kalıntı miktarı, kayıp ikinci kişi, iPod, yemek çubukları, kan.
Come on, I need to up the babe quotient a little.
Hadi ama, bebek seviyesini biraz yükseltmek istiyorum.
Lowers the spaz quotient.
Acemilik katsayısını azaltıyor.
No, 8.5 is an extremely good match-up quotient.
Hayır, 8.5 çok iyi biri derece.
The intelligence quotient survey at 10, the full benefit plan at 20.
10 yaşında lQ testi, 20 yaşında eksiksiz sosyal yardım planı.
Gotta up the gorgeous quotient.
Göz kamaştırma katsayımız artsın.
- Quotient!
Zeka oranı.
Quotient. It's your IQ. You know the answer?
Cevabı biliyor musun?
Which quadruples our old-white-guy quotient.
Bu da yaşlı beyaz adam oranını dörde katlar.
I can totally think of more palatable ways to up my adventure quotient, thank you.
Macera katsayımı arttırmak için daha lezzetli şeyler düşünebilirim.
It's a weekly ranking of your glee club, based on a hotness quotient of sexual promiscuity.
Senin Glee kulübünün cinsel hafifmeşreplik bazında haftalık popülerlik sıralaması.
No offense, but the criminal-element quotient is already high enough around here.
Üzerine alınma ama buralarda zaten yeterince suçlu var.
Um, source reliability quotient : 71 %.
Kaynak Güven Oranı : % 71.
Look, even if she does go on the trip, you still have a couple days to ratchet up the romance quotient.
Bak, o geziye gitse bile, romantizm kilidini kırman için hala bir kaç günün var.
Have you met my mobile optimal neural quotient infiltrators?
Mobil Ayarlı Yenilmez Muvazzaf Ulak Neferlerimle tanıştın mı?
You have what we call a high media quotient.
Sizde bizim değişimzle büyük bi medya katsayısı var.
I have exceeded my lame quotient for tonight.
Bu geceki eziklik limitimi doldurdum.
- I'm cutting the crazy quotient in half.
- Bu çılgın insanların yarısını atıyorum.
And I know that doesn't do anything for my pathetic quotient.
Biliyorum, ezik olduğumu değiştirmiyor bu.
Well, nonetheless, this house has hit its quotient for vindictive harpies.
Yine de bu ev hissesine düşen kinci, gaddar kadınları yeterince buldu.
Cool quotient!
Havalı bölümler.
That's emotional quotient.
Duygusal zekâ.